?Değerli okuyucular,
?Bu yazımızda sizler ile 31.03.2019 tarihinde yapılacak olan ve oldukça yakın bir zaman dilimi bulunan Mahalli İdareler Seçimlerinin mart ayı sürecini yaşanılan gelişmeleri, gözlemlerimizi sizler ile paylaşacağız.
?Mart ayında her iki ittifak cephesi de seçim çalışmalarına ciddi manada hız vermiş durumdadır.
?Cumhur İttifakı cephesinde Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı, Cumhurbaşkanımız durmak bilmeksizin her gün en az belki 2 noktada olmak üzere seçim mitingi yapmaktadır.
?Yine, Cumhur İttifakı ortağı MHP genel başkanı Dr. Devlet BAHÇELİ´ de adaylarını ittifak doğrultusunda gösterdiği bölgelerin yoğunluğuna göre mitinglerine devam etmekte, Cumhur İttifakının ilk ortak mitingi ise İzmir´de 17.03.2019 tarihinde yapılmış bulunmaktadır.
?Gözlemlediğimiz kadarı ile Cumhur İttifakı kapsamında her iki lider Ankara ve İstanbul´da da ortak mitingler yapacaklardır.
?Tabi her iki Cumhur İttifakı liderinin büyükşehirlerde yaptıkları ve yapılandan yola çıkılarak kanaatimizce yapacakları ortak mitinglerin faydalı olabileceği ve Şubat´ta geçen atmosferden daha faydalı olabileceği görülmektedir.
?Sayın Cumhurbaşkanımız önceki dönemlerde genel seçimlerde ağırlıklı mitingler yapar iken belki de hayatının en yoğunluklu mitinglerini bu yerel seçimlerde yapmakta, mücadelesi ve azmi dayanıklılığı, ne yiyip ne içtiği, nasıl beslendiği, enerjisinin durumu ulusal kanallarda en son konuşulmakta idi.
?Tabi seçimlere az bir süre kaldığı ve meydanların YSK takvimine göre adayların konuşmalarına açılacağı, meydan mitinglerinin yapılabileceği 21.03.2019 Perşembe günü itibarı ile yaşanılacaklar, söylemler, karşılıklı beyanlar seçim havasını zirve yaptıracak düzeye eminim ki gelecektir.
?Her süreçte belirttiğim gibi, gönlüm arzu eder ki yerel seçimlerde başkan ve yerel parlamento adayları gerçek manada toplumsal katkı ve toplumsal hizmetin, vizyon projelerinin yapılabileceği yeterlilik ile karşımıza çıksın.
Artık lider ve partilerin genel merkezlerinin politikaları doğrultusunda değil, başkan adayları ve yerel yönetim meclis adaylarının da gerçek manada etkin olabildiği, onların anıldığı, bu yüklerin büyük kısmının liderlerin de üzerinden alındığı süreçler gözlerimiz önüne gelsin.
Ancak, birçok yazımda bu konudaki görüşlerimi açıkladığım gibi, burada da belirtiyorum ki, maalesef yerel seçimlerde de iş partilerin liderlerine düşmekte, özellikle Cumhur İttifakı cephesinde Sayın Cumhurbaşkanımız üzerinde kalmaktadır.
Ancak, 2004, 2009 ve 2014 süreçlerinde yaşanılanlar hususunda ülkemiz genelinde yerel seçimlerde seyrin nasıl geliştiğine baktığımızda, hafızalarımızı bu yöne yönlendirdiğimizde ve bugün 2019 süreci ile karşılaştırdığımızda görmekteyiz ki, en zor dönem bu içinde bulunduğumuz 2019 süreci olmuştur. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın Adalet ve Kalkınma Partisi Genel başkanı sıfatı ile verdiği mücadele ve cumhur ittifakı kapsamında Sayın Devlet BAHÇELİ´den gelen destek, millet ittifakı cephesinde de ön planda Kemal KILIÇDAROĞLU tarafından yürütülen mücadeleler yine eski alışkanlıklar ile lider ve partiler genel merkezleri etkin bir yerel seçimi önümüze koymakta, yerelde her bir yöre için adayların klasik çalışmalar yürüttükleri açıkladıkları projelerde ise genel merkez destekli olduğu yönlü beyanların yer aldığı, sorulan sorulara bu yönlü açıklamalar getirdikleri görülmektedir.
Mart ayı sürecinde Ocak ve Şubat aylarında olduğunun aksine Cumhur İttifakına daha lehe ve müspet bir bakış açısının geldiği ve ibrelerin yerelden öte genel politikalar da gözetilerek Cumhur İttifakından yana olduğu, bir noktada bölgesel manada partilerce belirlenmiş adayların kimler olduğundan öte, her dönemde olduğu gibi sandık yansımalarının biraz daha farklı hale gelmeye başladığını gözlemleyebilmekteyiz.
Her bölgede Cumhur İttifakı adaylarına yaklaşan seçmenin değerlendirmesinin ise merkezi hükümet desteği ile projelerin sağlanabileceği aksi takdirde yerel yönetim bütçeleri ile bu durumun sağlanmasının çok da kolay olamayacağı hatta bazı bölgelerde öne sürülen proje maliyetlerinin rakamsal tutarlarının yerel yönetim bütçesi ile karşılanabilmesinin asla mümkün olamayacağı kanaatinin hasıl olması karşısında seçmenin kanaatlerinin Mart ayında bu yönde ağırlık kazandığını toplumda şu sıralar gözlemleyebildiğimi beyan etmek isterim.
Son söz ve takdir kadir şinas milletimizin olup, hayırlara vesile olması temennilerimiz ile?
