USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

CHP´de Neler Oluyor (Yine Bir Komplo Mu?)

26-11-2019

CHP yandaşı sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan´ın 20 kasım günü köşesinde yazdığı ?müthiş bir haber? başlıklı yazısı bir haftadır tüm Türkiye´nin gündemini işgal etmeye devam ediyor.

Haberi bu denli önemli kılan husus yılların gazetecisi olarak bilinen bir gazetecinin yine CHP´ye çok yakın bir gazetede böyle bir yazıyı yazmış olmasıydı.

Yılların gazetecisi(!) kendinden ve haber kaynağından o kadar emin ki haber kaynağından hiçbir belge ve kayıt istememesine rağmen  haberin yüzde yüz doğru olduğuna kanaat getiriyor (yılların gazetecisi böyle oluyormuş anlamında) ve hemen hiçbir araştırma yapmadan ?müthiş bir haber? diye hasta yatağından veriyor velveleyi.

Şimdi bu habere yanlış haber desek tam olarak ne demek istediğimizi karşılamıyor, yalan haber desek o da karşılamıyor,kasıtlı haber desek o da tutmuyor, o halde diyeceğimiz tek bir söz kalıyor o da ?komplo? bir haber. Gerçekten derinlemesine analiz yaptığımızda  bu haber tam bir komplo haber.

Öyle ki,yılların gazetecisi(!) Rahmi Turan bey; haydi bir anlık gaflete düştün belgesiz kayıtsız bir habere inandın ve yazdın.Yazının içeriğine baktığımızda

Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın CHP li siyasetçiye;

?Türkiye´nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir.? Dediği, CHP´li siyasetçinin ise önce ses çıkartmadığı, sonra itiraz eder gibi bir ifadeyle:

?Engellerim var? şeklinde cevap verdiği,

Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın ise ?Düşün, karar ver. Memleketin iyiliği için bu gerekli. Ben de yardımcı olurum!?şeklinde cevap verdiğini nasıl yazdın.

Haber kaynağının  CHP´li siyasetçinin Külliyeye farklı araçlarla girdiğini görmesi ve söylemesine inanmanı anlayabiliriz. Ancak içeride ne konuşulduğunu keskin bir dille oradaymış gibi yazmanı nasıl anlayacağız. Hiç düşünmedin mi?

İşte bu yüzden bu yazı ve olay tam komplo diyorum. Yılların gazetecisi(!) Rahmi Turan´a İngiltere´de hastanede  hasta yatağında yatarken komplocular tarafından tutuşturulduğu anlaşılıyor.

Bu komplo yazıyı Rahmi Turan´a tutuşturanlar ile CHP eski genel başkanı Deniz BAYKAL´a komlo kuranların iş görme biçiminde paralellik olması dikkatlerden kaçmıyor tabi.

Deniz BAYKAL´a yapılan komplodan Kemal KILIÇDAROĞLU Genel Başkan olarak çıktı. Bu komplodan Kemal Kılıçdaroğlu nasıl çıkar şimdilik kestirmek zor. Ancak komplonun kaynağında o dönemde olduğu gibi şimdi de CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu´nun olduğundan şüphe yok. Burada da bir paralellik göze çarpıyor.

Aslında CHP´nin yerel seçimde başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bir çok büyükşehir belediyesini almış olması CHP yi başarılı bir parti konumuna taşımıştı. Önümüzdeki dönemde CHP genel başkanlığı için Sn.Kılıçdaroğlu´nun karşısında kimsenin pek şansı da görünmüyordu. Bu yüzden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu´nun böyle bir komploya ihtiyacı yok gibi duruyor.

Ama kendi gücüyle değil bir kaset komplosuyla gelen Kılıçdaroğlu´nun böyle bir komployla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanı yıpratmak,CHP de kendine yönelik ortaya çıkabilecek muhtemel tüm adayları bertaraf etmek  ve kendi genel başkanlığını daha da güçlendirmek ve 2023 te daha güçlü CHP´nin olacağına komplocular tarafından inandırılmış olabilir diye düşünüyorum. Zira komployu kuranlar Kılıçdaroğlu´nun neye ve kime inanacağını çok iyi biliyorlardı.

Peki şimdi ne olacak;

Bu komployla 1.Hedefin Cumhurbaşkanı Erdoğanı yıpratmak olduğu,

2.Hedefin Muharrem İnceyi yıpratmak olduğu, açık bir şekilde ortaya çıktı.Peki 3.Hedef kim olabilir sorusuna 2023´te Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğana rakip olarak çıkarmak istedikleri birisini bu kargaşada aradan çıkarmak olabilir mi? Sorusunun yabana atılacak bir soru olmadığını düşünüyorum.

Belki de komployla gelen CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu başka bir komployla gidebilir mi? Böylelikle sayın Kılıçdaroğlu genel başkan olmada ve genel başkanlıktan ayrılmada  paralellik usulünü de yerine getirmiş olacağından böylelikle geldiği gibi gider ilkesine de sadık kalacaktır.:))

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?