USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ÇOCUKLARIMIZ BİZE NE ANLATMAYA ÇALIŞIYOR

17-03-2018

                                    

Çocuk deyip geçmeyin onun da dünyası var. Bize göre çok sıradan fakat çocuklarımız için çok büyük önem teşkil eder resimler. Bir cin ali çizer ve bize göre bu sıradandır, çocuktur ve resim çizmeyi yeni öğreniyordur. Çizerken ne kastı olabilir ki deriz. Hiç aklımızın ucundan bile geçmez resimle çok şey anlattığı. O resimle anne babasından gördüğü ya da görmek istediği sevgiyi, ilgiyi anlatacağı hiçbirimizin aklından geçmez. Oysaki resim çizmek ve oyun oynamak çocuğun en önemli işidir. Onun için bir oyun değildir. Yaptığı resim onun iç dünyası, düşünüş biçimi ve yakın çevresiyle olan sorunları hakkında önemli ipuçları verir. Çocuklar kendilerini çizdikleri resimlerle ifade ederler. Kimi zaman şiddet gören ya da azarlanan ama bunu kimseye anlatamayan çocuklar resimleriyle anlatmaya çalışırlar ama tabi bunu anlayabilmek lazım. İşte geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın bize direk söyleyemediği resimle anlattığı şeyleri daha iyi anlarsak onlara daha faydalı birer ebeveyn oluruz ve daha mükemmel bir gelecek hazırlarız diye düşünerek bu yazıyı hazırladım. İşte çocuklarımızın çizdiği resimlerin açıklamaları:

Kafa: Resimde kafanın normalden büyük çizilmesi duygusal ve sosyal iletişimde yetersizlik belirtisi olmakla beraber kendini zekâca yaşıtlarından geri gören ve anne-baba tarafından okul başarısı düşük bulunan çocuklarda görülebilir. Normalden küçük çizilen kafa arkadaş edinmede ve insanlarla ilişki kurmada zorluk çeken, içe kapanmaya eğimli çocuklarda görülür. Saçlar: Çocuğun resminde bastırarak boyadığı saçlar çocuğun fiziksel olarak daha güçlü olma arzusunu göstermektedir. Ebeveynin saçının bastırılarak boyanması otorite kurma, aile içinde söz sahibi olma isteği konusunda ipuçları verir.

Ağız: Kalın çizgilerle belirtilmiş, dişlerin göründüğü açık bir ağızsa insanlarla konuşma isteğini; kapalı, dar, çizgi şeklindeki ağız ise insanlarla ilişki kurmaktan çekindiğini gösterir. Kızgınlığını kötü ve küfürlü sözlerle ifade etmekte olan çocukların ağzı fazla açık çizdiği görülür. Kızgınlığını argo ve kötü sözle ifade etme eğilimi olan çocuk açık, içi, siyah boyanmış bir ağız çizerken; insanlarla konuşmaktan çekinen çocuk çizgi şeklinde bir ağız yapar

Gözler: Göz yuvarlağının içine gözbebeği çizen bir çocuk, özünün, kişiliğinin farkına varmış demektir. Çünkü gözbebeği olmadan, göz yuvarlığı boş ve anlamsız bir şeydir. Okula başlama yaşına gelmiş bir çocuk insan resmi çizerken göz yuvarlağının içine gözbebeği koymazsa, bu çocuğun kişiliğinin farkında olmadığı, zihinsel ve duygusal yönden geri kaldığı, iç dünyasının boş olduğu söylenebilir. Gözlerin büyük çizimi merakı ifade eder.

Burun: Burnu, olduğundan büyük çizen çocuklarda ben algısı gerçek benin üzerindedir. Burnu çok küçük çizenlerde benlik algısı gerçek benin altında, özgüvenleri zayıf çocuklardır. Ayrıca Astım, bronşit gibi solunum yolu rahatsızlıkları yaşayan çocuklar çoğunlukla bu solunum güçlüğünden dolayı burunu büyük çizerek vurgularlar.

Kollar: İki yana açılan kollar insanlarla yakın ilişki kuran, sevecen çocukların çizimlerinde görülür. Bazen insanlarla yakın ilişki kurma isteğinin bir göstergesidir. Gövdeye bitişik çizilen kollar insanlarla ilişki kurmada zorluk çeken çocukların çizimlerinde görülür. Kolların hiç çizilmemesi çevreyle kopuk ilişkilerin varlığına işarettir. Kolsuz olarak çizilen ebeveynin çocuk tarafından yeterince ilgi göstermediği şeklinde algılanabilir.

Eller: Ellerin olduğundan büyük çizilmesi dış dünyadan saldırganlık gördüğü ve dış dünyaya saldırgan davrandığı anlamına gelir. Ellerin çizilmemesi, olduğundan küçük çizilmesi, arkaya gizlenmesi veya cebe konması özgüven eksikliğini, utangaçlığı, insanlarla iletişim kurmada yetersizliği gösterir. Yumruk şeklindeki eller saldırganlığın bir işaretidir.

Bacaklar: Bacakların çizilmemesi kişinin var olmak için başkalarının desteğine ihtiyacı olduğuna işaret eder. Bacakların sağlam ve dengeli çizilmesi özgünlüğü gösterir.  Ters yöne bakanlar kararsızlığa; çocukluk ile büyümek arasındaki çatışmaya işaret eder. Sağa dönük ayak kişinin geçmişe, sola dönük ayak hedef belirlemeye yönelik olduğunu gösterir.

Kulak: Kısa saçlı veya saçsız kafada kulak çizilmemesi çocuğun sosyal ilişkilerde problem yaşadığını gösterir. Büyük kulak çizmesi ise eleştirildiğini gösterir.

Omuz: Köşeli omuzlar ve sert vücut hatları saldırganlığa işaret eder. Bu hatlarda çizilen ebeveyn, çocuğa sert davranıyor demektir. Yumuşak hatlar tersini ifade eder.

Aile Fertleri: Aile çizerken birkaç üyenin eksik çizilmesi aile fertleri arasındaki kopukluğu; aile fertlerinin arasına başka şeyler mesela; ev, araba, köprü, ırmak, yol türü şeyler çizilmesi de aile içi problemlerin bir göstergesidir. Anne babanın ya da ikisinden birinin büyük çizilmesi ailede baskıcı bir tavrın varlığını gösterir. Anne ve babanın abartılı çizimi onlara duyulan hayranlığı simgeler. Resimde kardeşlerden birinin anne babanın elini tutup diğerinin ayrı durması kardeş kıskançlığını, eli tutulmayan kardeşi yok saydığını göstermektedir.

Ay ve Güneş: Güneş; mutluluğu, sıcaklığı, güven ve gücü temsil etmektedir. Bazı psikologlara göre bundan maksat babadır. Eğer çocuk babasıyla iyi ilişkiler içindeyse güneş hep parlak, etrafına ışık saçan ve açık alandadır. Ama eğer baba ile çocuk arasındaki ilişki iyi değilse güneşin dağların arkasındaki hali çizilir. Ay ise yokluğu yansıtır. Genelde ölüm, mezarlık gibi resimlerde ay çizilir.

İnsan ve Ağaç: İnsan resimlerinin azlığı ve yokluğu sosyal ilişkilerdeki kopukluğu gösterir. İnsan figürünün çokluğu ise ilişkilerdeki gelişmişlik düzeyini yansıtır. Çizilen ağaçlarda meyve olması verimli olma isteğini, yeşil yapraklı ağaçlar canlılığı, solmuş yapraklı ağaçlar ve yaprak dökümü ölüm isteğini, ağaç köklerinin olması içgüdüye önem verdiğini yansıtır.

Ev: Çatının üzeri kiremitle örtülmüş, ev kar ve yağmura karşı korunmuş. Bacadan çıkan duman yoğun ve yukarıya doğru çıkıyor, kâğıdın üst ucundan taşmış. Evde sıcak ve yoğun bir duygusal iletişim var. Evin dış duvarları ince ve esnek çizgilerle çevrili. Aile dış dünyaya açık, insanlara karşı iyimser ve geçimli, arkadaş edinmede bir sıkıntıları yok. Kısaca bu evi çizen çocuk; kendinden emin, çalışkan, aktif ve dışa dönük. Duygularını açıkça ifade edebiliyor.  Evde kendisini güvende ve korunmuş hissediyor. Anne, baba ve çocuk arasındaki iletişim sağlıklı ve uyumlu.  Kapıda ve pencerede kilit var. Kapının altına eşik çizilmiş, çocuk arkadaş edinmek ve onlarla dostluk kurmak istiyor ama buna cesareti yok, özgüveni zayıf. Ev penceresiz, aile kendi içine kapanmış, dış dünyayla iletişimi yok. Çatı kalın çizgilerle eğimli ve üçgen biçiminde çizilmiş. Anne, baba ve çocuk ilişkisi değişmez kurallara bağlı. Çatının üzeri kapatılmamış; ev kar ve yağmura karşı korumasız. Siyah yuvarlak pencere çocuğun ruhen sıkıldığını ve yalnızlık çektiğini gösteriyor. Bacadan çıkan duman aşağıya doğru kıvrılmış. Evin içinde zayıf da olsa bir sıcaklık, bir duygusal iletişim var. Evin duvarları kalın çizgilerle çevrili. Aile dış dünyaya kapalı, insanlara güvenmiyor, bu yüzden fazla arkadaşı yok. Sonuç olarak; bu evi çizen çocuk utangaç, ağzı sıkı, sessiz, içine kapalı, alçak sesle konuşuyor, bazen gizlice ağlıyor. Duygularını belli etmiyor. Diğer çocuklarla iletişim kurmada ve arkadaş edinmede zorlanıyor. Ailede baskı görüyor ve sık eleştiriliyor. Ailenin bu konuda incelenmesi gerekir.

Şunu da unutmayalım ki, çocuklarımızın resmini yorumlarken tek resimden yola çıkarak yapılan bir değerlendirme hatalı olabilir. Diğer resimlere de bakmalı ve toplu değerlendirilmelidir. İşte bu işaretlerden yola çıkarak lütfen siz de çocuğunuzun size verdiği mesajı anlamaya çalışın. Çocuklarımız geleceğimizdir!

 

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?