Oğuzhan SARZEP
20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen-Gözlükçüler Odası Başkanı Taylan Küçüker, “Uzun süre doğal ışıktan uzak, yakına odaklanmak, kapalı mekânlarda kalmak miyopi'nin artmasına sebep olmaktadır. Sokağa çıkmayan bilgisayar başında kapalı mekânlarda vakit geçiren çocuklarda miyopi artıyor. Pandemi süreci miyopiyi artıracaktır. 2050 yılında Dünya nüfusunun yarısı, 5 milyardan fazla insanın miyopi olacağı öngörülüyor” dedi.
Düzenli göz muayenesinin genel sağlık kontrolünün bir parçası olduğunu belirten Küçüker, “Görme kaybı kişiyi önemli ölçüde etkiler. Özgürlüğünü kısıtlar sınırlar ve hayattaki başarı şansını, yaşam kalitesini engeller. Görme kaybı aynı zamanda depresyona yol açabilir. Deprasyon riski 3,5 kat daha fazladır. Depresyonu teşhis ve tedavi etmek kamu sağlık maliyetini artırır. İnsanlar çoğunlukla en önemli duyu organı gözlerine değer vermelerine rağmen yine de her yıl birçok kişi çeşitli nedenlerden dolayı görme kaybına uğrar. Bazı insanlar iyi görebiliyorsa, görme ile ilgili bir problemleri yoksa sağlıklı gözlerinin olduğunu düşünürler. Görmelerindeki kademeli değişikliği, azalmayı çoğu zaman fark etmeyebilirler. Bazıları görmedeki değişiklik ve azalmanın başlamasının yaşlanmayla ilgili olduğunu düşünürler” ifadelerini kullandı.
Küçüker, açıklamasında şunları kaydetti:
“Göz sağlığının önemi, görme profilini yükseltmek, körlüğe neden olacak hastalıkların erken teşhis ve tedavisi, refraksiyon kusurlarının düzeltilmesi için göz muayenelerinin düzenli sağlık kontrolünün bir parçası haline getirilmesi ihtiyacı ilgili planlamalar yapılmalıdır. Düzenli göz muayenesi genel sağlık bakımınızın bir parçasıdır.
Uzun süre doğal ışıktan uzak, yakına odaklanmak, kapalı mekânlarda kalmak miyopi'nin artmasına sebep olmaktadır. Sokağa çıkmayan bilgisayar başında kapalı mekânlarda vakit geçiren çocuklarda miyopi artıyor. Pandemi süreci miyopiyi artıracaktır. 2050 yılında Dünya nüfusunun yarısı, 5 milyardan fazla insanın miyopi olacağı öngörülüyor.
Türkiye'deki çocukların cihaz sahipliğine yönelik araştırma yapılmış. 6 ila 15 yaş arası çocukların %59'unda akıllı telefon olduğu görülmüş. Tablete sahiplik oranı ise %42. Bilgisayara sahip çocuk oranı ise %44. Araştırmada, çocukların %41'inin sosyal medya hesabı var. En çok da “arkadaşlarıyla iletişim kurmak”. Video izlemek için %66, oyun için %56 için kullanıyorlar.
Pandemi süresince çocuklarımızın evde kalma sınırlandırılmasının kaldırılması ile birlikte Çocuklar açık havada aktivitelere teşvik edilmelidir. Ebeveynler çocuklarının tablet, bilgisayar, televizyon, akıllı telefon, sosyal medya, kullanımına kısıtlama getirilmeli kullanırken düzenli molalar verilmelidir.
Öğrendiklerimizin %83 nü gözlerimizle sağlarız. Eğitim materyallerinin %80'nide görsel malzemedir. Her üç çocuktan birisinin gözü bozuk. Öğrendiklerimizin %83 nü gözlerimizle sağlarız. Gözlerimiz vücudumuzun Dünya'ya açılan pencereleridir. Gözlük çocuğunuzun gözlerini Dünya'ya açabilir. Görmeyen çocuk öğrenemez. Görme kusurları az bir masrafla restore edilebilir. Gözlük öğrencilerin ders başarısını performansını yükseltir.
Öğrenciler her yıl kayıt yenilerken tam gördüklerine, dair göz doktorundan alınmış bir raporu kayıt evraklarına eklenmesinin şart koşulmalıdır. Bu bazı ülkelerde uygulanmaktadır. Öğrencilerin okul başarısını artırır. Görmeyen çocuk öğrenemez.
Düzenli göz muayenesi, körlüğe neden olan hastalıkların erken teşhisine ve tedavisine imkân verir. Trafik kazlarında can ve mal kayıplarını azaltır, üretim iş verimliliğini ve öğrencilerin okul başarısını artırır. Periyodik göz muayenesi ve Gözlük çağdaş bir toplum inşa etmenin anahtarıdır. Her şey bir göz muayenesi ile başlar.”