Hayrullah AĞKAŞ
Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi Radyoloji Ana Bilim Dalı Girişimsel Radyoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr, Bülent Yıldız, gazetemize ziyarette bulundu. Ziyarette Sivas´ta ilk kez uygulanmaya başlayan kapalı yöntemle anjiyografi tedavisi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi´nde beyin damarlarındaki baloncukların kapalı yöntemle anjiyografi ile endovasküler tedavisinin yapılmaya başlandığını belirten Yıldız, şuana kadar 6 operasyonun başarıyla tamamlandığını belirtti.
Yapılan kapalı operasyonlarla ilgili bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Yıldız, ?Beyin ameliyatlarının bir kısmının özellikle damarsal bozukluklar artık kapalı yöntemlerle yapılabiliyor. Tabi ki bunun için çok ciddi bir bilgi birikimi ve deneyim gerekiyor. Bölgemizde de bu konuda ciddi bir açıklık vardı. Bu hastalarımızın bir kısmı ameliyat edilemediği için hastanelerde kaybediliyor. Bir kısmı büyükşehirlerdeki hastanelere sevk ediliyor. Dolayısıyla bu konuda Sivas´ta ciddi bir boşluk var ve bunu doldurmakta kolay değil. Çünkü bunun için yeterli ekipman, yetişmiş kadro ve her türlü cihaz parkını barındıran merkez olması gerekiyor. Şuan itibariyle Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi´nde bu cihazlarımız var? dedi.
Aslen Sivaslı olduğunu ve geçtiğimiz yıllarda bu operasyonlarla ilgili İstanbul Cerrahpaşa´da önemli ölçüde eğitim aldığını belirten Yıldız, ?Benim Cerrahpaşa´da aldığım eğitim olmasa ben buraya gelip de hiçbir şey yapamazdım. Hasta nasıl karşılanır, hangi hasta nasıl tedavi edilir, hangi yöntemler uygulanmalıdır bunların hepsinin bilinmesi gerekiyor? ifadelerini kullandı.
HASTANE´DE YETERLİ
EKİPMANA SAHİBİZ
Cumhuriyet Üniversitesi´nde şuan itibariyle yeterli ekipmana sahip olduklarını belirten Yıldız, ilgili dekanlarla görüştüklerini ve önümüzdeki dönemlerde bu ekipmanların daha da iyileştirilmesi için girişimde bulunacaklarını belirtti.
Yıldız, ?Bizim hastalarımız Beyin Cerrahisi bölümüne yatıyor. O yüzden beyin cerrahisi olmazsa olmaz. Bu açıdan hastanemizde bir alt yapı var. Hastanemizde Beyin Cerrahı Ünal Özüm Hocamız var. Zaten kendisi burada beyin ameliyatlarını yapıyordu. Bu nedenle zamanında bir alt yapı oluşturulmuş. Kendisine de buradan çok teşekkür ediyoruz. Ünal hocanın desteği olmadan bizim hareket etmemiz çok zor. Ekipman noktasında Dekanlığımızdan yeterli desteği alıyoruz. Dekanlıktaki hocalarımız bu konularda bizleri gerçekten destekliyorlar. Zaten dekanlığın ve Beyin Cerrahisinin desteği olmadan bizim bu ameliyatları yapabilmemiz mümkün değil. İlerideki dönemlerde daha da iyi olacağımızı düşünüyorum. Teknik anlamda şuanda iyiyiz. Ancak hocalarımızla görüştük. Ekipmanlarımızı önümüzdeki dönemde daha da iyileştireceğiz. Gerekirse yeni cihazlar alacağız? şeklinde konuştu.
KAPALI YÖNTEM SİVAS´TA
İLK KEZ UYGULANDI
Yıldız, Cerrahpaşa´da aldığı eğitimin ardından Cumhuriyet Üniversitesi´nde göreve başladığını ve geçtiğimiz haftalarda Sivas´ta ilk kez kapalı olarak bir operasyon yaptıklarını belirtti. son iki operasyonu kendisinin yaptığını belirten Yıldız, tüm hastaların sağlık durumlarının iyi olduğunu kaydetti.
Yıldız, şöyle devam etti:
?Özellikle damarsal bozukluklarda kullanılan bu kapalı ameliyatlar ülkemizde uzun yıllardır yapılıyor ama bu ameliyatlar genellikle büyükşehirlerde yapılıyordu. Hem alt yapı gerektiriyor, hem yetişmiş eleman gerektiriyor. Dolayısıyla küçük illerde yapılamıyor. Bu anlamda Sivas´ta da ilk ameliyatı ben yaptım. Aslında Cumhuriyet Üniversitesi´nde şuana kadar 6-7 ameliyat yaptık. Ama ilk ameliyatlarda Kayseri Erciyes Üniversitesi´nden büyük destek aldık. Bu konuda Halil Hoca bize önemli ölçüde destek oldu. İlk vakaları Halil Hocamız ile birlikte yapmıştık. Son 2 vakayı da ben tek yaptım. Son iki vakamızda da ameliyatlar başarılı geçti. Bir hastamız ameliyat olduktan sonra Giresun´a gitti. Diğer hastamızda ameliyatını oldu ve 10 gündün hastanemizde yatıyor. İki operasyonumuzda gayet başarılı geçti. Hastalarımızın durumları da çok iyi. Bu iki vakamızda da hastalarımızın durumları kritikti. İkisi de beyin kanaması ile gelmişti. Bu gibi durumlarda hastaların yarısına yakını operasyon sırasında hayatını kaybediyor. Yani gerçekten çok ciddi rahatsızlıklar. Ama son iki hastamızın bu konuda yaşları ilerlemiş olmasına rağmen vücutları dirençliydi. Bu konuda yaptığımız ameliyatların hepsi il dışından gelen hastalarımızdı. Zaten geçtiğimiz dönemlerde Cumhuriyet Üniversitesinde beyin cerrahi ameliyatları açık olarak yapılıyordu. Halen de yapılıyor. Biz şuanda kapalı teknik ile ameliyat yapıyoruz. Eskiden beri hastanemizde açık ameliyat için gerekli alt yapıya sahip olduğu için zaten il dışından hastanemize gelenler oluyordu. Zaten açık cerrahinin olmadığı yerde kapalı cerrahi uygulanamaz. İki tekniğinde birbirine göre avantajları ya da dezavantajları olabiliyor. Yeri geldiğinde hastanın durumuna göre aynı anda hem açık hem de kapalı cerrahi ile müdahale edilebiliyor.?
BU YÖNTEMLE DAMARSAL
HASTALIKLAR TEDAVİ EDİLİYOR
Kapalı teknik ile genellikle beyindeki damarsal hastalıkların tedavi edildiğini belirten Yıldız, ?Bu halk arasında baloncuk olarak biliniyor. Bazı damar yumaklarında yine kapalı teknik kullanılabiliyor. Yani kısacası beyin ve boyundaki tüm damarsal hastalıklar diyebiliriz. Bazen de atar damarlarla toplar damarlar arasında kaçak olabiliyor. Bu gibi durumlarda da kapalı yöntemle bu kaçaklar kapatılabiliyor. Yine beyindeki tümörlerin tedavisinde kullanılabiliyor? dedi.
Kapalı cerrahinin açık cerrahiye oranla hastanın tedavi sürecini de kısalttığını belirten Yıldız, ?Bir kere kafa açılmıyor. Hastalarımız bazen ameliyat olduğunu bile hissetmiyor. Kanaması az olan hastalarımız birkaç günde bile taburcu olabiliyor. İki operasyon arasındaki riski değerlendirecek olursak, her hastayı kendi özelinde değerlendirmemiz gerekebilir. Yani hastanın durumuna göre açık veya kapalı cerrahi daha doğru olabiliyor. Bazı baloncukların yeri daha kolay veya daha zor ulaşılabilir bir bölgede olabiliyor. Hastalarımıza önce bir tanısal anjiyo yapıyoruz ve hastamızın durumuna göre açık veya kapalı cerrahiyi tercih ediyoruz. Hastalarımız genellikle kapalı tekniği tercih ediyor ama bazı durumlarda açık cerrahi kaçınılmaz olabiliyor. Mesela kapalı tekniğin açığa göre en büyük avantajı beynin arka tarafına ulaşabiliyor olmasıdır. Açık cerrahide beynin arka bölümüne ulaşamazsınız. Ama kapalı teknik ile her bölgeye rahatlıkla ulaşabiliyorsunuz? ifadelerini kullandı.