FATİH TABUR
Sivas Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği Başkanı Mustafa Hızal, terörle mücadele ederken yaralananların gazi sayılması noktasında çalışma yapılması gerektiğini söyledi.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe kalkışmasında yaralananların çıkarılan kanun hükmünde kararnameyle gazi sayıldığını ve gazilerin faydalandığı tüm haklardan yararlanabilir hale getirildiğini anımsatan Hızal, terörle mücadele ederken yaralanan kişilere de bu unvanın verilmesi gerektiğini dile getirdi.
Dernek Başkanı Hızal, ?3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında operasyon sırasında yaralanan askerlerimiz var. Operasyona gidiyor, yaralanıyor. Yaralandıktan sonra 1-2 aylık hava değişimi alıyor. Aldıkları hava değişiminden sonraki süreçte vücutlarında kurşun yarası olanlar var, şarapnel parçası bulunanlar var veya operasyona giderken trafik kazası geçirenler var. 15 Temmuz sürecinin ardından verilen sosyal haklardan sonra Güneydoğu´da geçmiş yıllarda bu süreci yaşayanlar ?O zaman neden biz gazi sayılmıyoruz´ diyorlar. Şu anda bunlar gruplaştılar. Gerek Ankara´da gerekse İstanbul´da dernekler kuruldu. Bir araya gelmeye çalışıyorlar ve sosyal haklarını doğal olarak talep ettiklerini dile getiriyorlar? diye konuştu.
Terörle mücadele esnasında yaralanarak vücudunda kalıcı hasarlar oluşan kişilerin büyük sorunlar yaşadığına dikkat çeken Hızal, ?Vücudunda parçalar kalan kardeşlerimiz MR´a giremiyorlar. Vücutlarındaki farklı hastalıklara cevap ararken bu tür rahatsızlıklarından dolayı onlar gazilik unvanını alamadıkları gibi sağlık sorunları da yaşıyor. 2017´de çıkan 684 sayılı kanunda belirtilen ifadeleri biz 15 yıldır söylüyoruz? ifadelerini kullandı.
?BU KİŞİLERİN ARKASINDA DURULMALI?
Terörle mücadele ederken yaralananlara devlet tarafından gereken ilginin gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Hızal, ?O dönemlerde terörle mücadelenin içine girmiş bu insanlar. Bu insanlar Türk Silahlı Kuvvetleri´nde hiçbir karşılık beklemeden yara almış. Bir uzman çavuş değil bunlar. Sonuçta vatanı, milleti, devleti için ülkesinin bekası için gitmişler ve canlarını ortaya koymuşlar. Bugün Kore savaşına katılmış ve yara almamış kişilere biz şeref maaşı veriyorsak gazi dediğim bu kardeşlerimize de devletimiz iş hakkı tanıyabilir. Bugün mahkum kadrosunda olan bir vatandaş, suç makinesi haline gelmiş olan kişiler bile bu devletin yüzde 3´lük kadrosundan faydalanabiliyor. Bir engelli kardeşimiz devletimizin yüzde 3´lük kadrosundan faydalanabiliyor. Bu kişiler sonuçta bu devletin üniter yapısı için mücadele etti. Devletimizin bu kişileri en azından onore etmesi, bağrına basması lazım. Geride kalan çoluğuna çocuğuna destek olması lazım. Unvanlar hadi verilmeyebilir diyelim. Devletimizin sayılar konusunda rakamları çok yüksek olabilir ama yapılması gereken bu kişilerin arkasında durulması. Şu anda TYP´den eleman alıyorsunuz, bu insanlara öncelik tanıyın. Devletimizin kurumlarına veya üniversitelere kadrolu eleman alınıyor, bu noktada öncelik tanıyın. Devletimizin şefkatli kollarını bu kardeşlerimize açması ve sorunlarının çözümü noktasında ilgili kurumlarımızın adım atması bizleri sevindirir? değerlendirmesinde bulundu.