Güdük Minare ödenek kurbanı oldu... Restorasyonu yılan hikayesine döndü!
Kubbesindeki aşırı nemden kaynaklı yeşeren otlar, filizlenen çam ağaçları, kırılan camları ve adeta kaderine terk edilmiş vaziyetiyle adına ve geçmişine yakışır bir şekilde restore edileceği günü bekliyor.
Sivas merkezde bulunan Güdük Minare (Şeyh Hasan Bey Kümbeti), son dönemde yerel basında “ihmal” ve “bakımsızlık” başlıklarıyla sıkça yer aldı. Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri 2025 yılı başlarında türbenin restorasyon projesinin hazırlandığını ve Anıtlar Kurulu’ndan onay aldıklarını açıklamış olsa da ödenek yetersizliği nedeniyle restorasyon başlatılamadı.
GÜDÜK MİNARE’NİN HALİ İÇLER ACISI!
Güdük Minare’nin mevcut hali görenlerin içini sızlatır cinsten… Özellikle kubbesindeki taşların dökülmesinin yanı sıra aşırı nemden ötürü otların yeşerdiğini ve hatta çam ağaçlarının filizlendiği gözlemlendi. Sandukanın bulunduğu türbe içerisindeki camın kasasıyla birlikte yerinden çıkarak sandukanın yanı başına düşmesi ise türbenin kaderine terk edildiğini gözler önüne serdi.
Tarihi yapının kimliği niteliğindeki tabela ise kabrin bulunduğu alana gelişi güzel atılmış vaziyette görüntülendi. Ayrıca “tel bahçe çiti” ile kapatılan türbenin kapısından içeri adak adayarak bozuk para atıldığı görüldü.
Bölgedeki vatandaşlar ise ilgililerin sadece Çevre Haftası vs. gibi özel günlerde göstermelik bir temizlik çalışması yaptığını bunun dışında türbenin kaderine terk edildiğini ifade ettiler. Restorasyon sürecinin başlatılamamasına tepki gösteren vatandaşlar, en azından türbe ve çevresinin belirli periyotlarla temizlenmesi gerektiğine vurgu yaptılar.
PROJE HAZIR, ÖDENEK BEKLİYOR
1347 yılında Eretnaoğulları tarafından yaptırılan, halk arasında ise “Dabaz Tekkesi” olarak da bilinen Güdük Minare ile ilgili yılbaşında yaptığı açıklamalarda restorasyonunun en kısa sürede başlayacağını ifade eden Cemal Karaca, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Güdük Minare, halk arasında 'Dabaz Tekkesi' olarak da bilinir. Vatandaşlarımızın bir misyon yüklediği birisidir. Ancak o dönemlerde türbe olarak yapılan bir alan. Şu anda biz buranın da projesini hazırladık. Sadece projesini hazırlamakla kalmayıp kurul onayını da aldık. Kurul, tamamen projelerimizi beğendi ve olumlu yönde karar verdi. Bölge Müdürlüğü olarak 2025 yılı içerisinde bu çalışmaları Genel Müdürlüğü'müze sunacağız. Cumhurbaşkanlığı'ndan ödenek onayı çıktığı zaman başlayacağız. Bu hususta yetkililerimizden destek isteyeceğiz. Bu eserlerin çizilen onaylı projelerin hayata geçirilmesi konusunda müracaatımız olacak. Bu onaylar çıktığı zaman şehrimizde restore edilmeyen eserimiz kalmamış olacak. Eserlerimizi hem kültürümüze hem tarihimize kazandırmış olacağız.”
NEDEN DABAZ TEKKESİ?
Sivas’ta 1347 yılında Eretna Sultanı Alaeddin Eratna tarafından Dabaz hastalığından ölen oğlu Şeyh Hasan için yaptırdığı Güdük Minare hem tarihi dokusuyla hem de ilginç hikayesiyle dikkat çekiyor. Dabaz hastalığına yakalananlar minarenin etrafında dönerek söylediği tekerlemeyle hastalıktan kurtulacağına inanıyor.
Küçük Minare Mahallesi’nde bulunan Eretnaoğullar’ın kurucusu Alaeddin Eretna tarafından yaptırılan halk arasında Küçük Minare olarak da bilinen Güdük Minare asırlara meydan okuyor. Tarihi dokusuyla dikkat çeken Güdük Minare yapılma amacındaki hikayeyle de ilgi görüyor. Alaeddin Eretna tarafından Sivas Valisi olan oğlu Şeyh Hasan’ın dabaz hastalığından (alerji, kaşıntı, kurdeşen) Artuklu Sultanı’nın kızıyla evleneceği gün ölmesinden sonra yaptırılan Güdük Minare’nin bu hastalığa iyi geldiği düşünülüyor. Hastalığa yakalananların buraya gelip, minarenin etrafında dönerek bu hastalıktan kurtulacağına inanıyor.
Kaynak:Hayrullah AĞKAŞ - Elif ELMALI
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.