HAYRULLAH AĞKAŞ
Sivas´ta önceki yıl yaşanan kuraklığın mahsulü ciddi anlamada etkilediğini ifade eden Çetindağ, "Hiç yağmur yağmadı. Şu anda çiftçimiz buğdayını yağmur olmadığı halde ekti. Bu arada mazot fiyatının aşırı derecede yükselmesi, Dolar ve Euro´nun yükselmesi nedeniyle kimyevi gübrenin ve yem fiyatlarının da artması çiftçimizi olumsuz etkiledi. Hükümetimizden isteğimiz mazot fiyatının düşürülmesidir. Bu konuda çiftçimize ayrıcalık tanınması lazım. Nasıl esnafımıza ve sanatkarlarımıza bu konularda birtakım kolaylıklar sağlanıyorsa çiftçimizin de başta mazot olmak üzere girdi maliyetlerinin düşürülmesi lazım" diye konuştu.
Çiftçilerin para kazanmadığı için köyleri terk etmeye başladığına dikkat çeken Çetindağ, şunları kaydetti:
"Bizim mükemmel arazilerimiz, meralarımız var ama maalesef bunları değerlendiremiyoruz. Ben buradan hükümetimize sesleniyorum: Milli tarım seferberliği başlatılmıştı. Bir an önce milli tarıma geçilerek Türk çiftçisi koruma altına alınmalıdır. 5-10 yıl içerisine kadar köylerde insan kalmayacak. Bizim tek kurtuluşumuz tarım. Topraklarımız bakir, arazilerimiz kıymetli, dört mevsimi yaşıyoruz ama bunların hiçbirini değerlendiremiyoruz. Bu insanları köylerimizde tutamıyoruz."
İTHAL ET ÇÖZÜM DEĞİL
Et ithalatı konusunda dışarıdan et getirmekle sorunun çözülemeyeceğini ifade eden Çetindağ, "Taşıma su ile değirmen dönmez. Atalarımız bunu demiş. Biz kendi çiftçimizi koruyalım. Gözümüz kör değil, kolumuz çolak değil, zekâmız eksik değil. Biz neden hayvanları kendimiz yetiştirip diğer ülkelere ihraç etmeyelim? Niye bugün Sırbistan gibi Güney Amerika gibi ülkelerden hayvan getiriyoruz? Bizim topraklarımız onlarınkinden daha kaliteli. Et ithalatının durdurulup milli besicilerimize sahip çıkılması lazım. Yıllardır dışarıdan hayvan getiriyoruz. Daha bir tane olsun kendi ırkımızı üretemedik. Bizim üniversitelerimiz, veterinerlik fakültelerimiz, ziraat fakültelerimiz ne iş yapar? Neden böyle bir çalışma yapılmıyor? O zekâmız da altyapımız da var. Ama sadece Cumhurbaşkanının çalışması ile bu iş olmaz. Tüm sivil toplum kuruluşlarının, kurumların, birliklerin bir araya gelerek tarım politikalarını ele alması gerekir" dedi.
