Sağlık

Sivaslı Doktor Uyardı: İlaç Tamamen Tedavi Etmiyor, Erken Teşhis Çok Önemli!

Medicana Sivas Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Yaşar Alpaslan, Alzheimer hastalığında erken teşhisin çok önemli olduğunu belirtti.   Alzheimer hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçların hastalığın ilerleme hızını yavaşlatmaya yönelik olduğunu belirten Alpaslan; “Henüz hastalığı durdurucu ya da tamamen tedavi edici bir ilaç geliştirilememiştir." dedi.

Sivaslı Doktor Uyardı: İlaç Tamamen Tedavi Etmiyor, Erken Teşhis Çok Önemli!
05-09-2023 11:30
SİVAS

 Sevda ÇİFTÇİ 

Medicana Sivas Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Yaşar Alpaslan, Alzheimer hastalığına yönelik önemli açıklamalarda bulundu.

Alzheimer hastalığında erken teşhisin çok önemli olduğunu belirten Alpaslan; “Unutkanlık, günümüzde her yaştan bireyin günlük yaşamında ortaya çıkabilecek yaygın bir problemdir. Bu durumun çoğunlukla sebebi dikkat bozukluğudur ya da günlük koşuşturmalara bağlıdır ve bir hastalığa işaret etmez. Buna karşın unutkanlığın hastalığın bir parçası olan demans, kazanılmış zihinsel yetilerin sonradan bireyin günlük yaşam aktivitelerini etkileyecek derecede bozulduğu bir grup hastalığı kapsar. Demanslar birincil olarak beyin hücrelerinin yaşlanma ve ölümü ile giden ‘nörodejeneratif hastalıklar’ dediğimiz hastalıklar bünyesinde gelişir. Bunun dışında, çoklu beyin damar tıkanıklıklarından kronik infeksiyonlara kadar pek çok hastalıkta zihinsel yetilerde bozukluk olaya eşlik edebilir. Nörodejeneratif demanslar içerisinde en sık görülen Alzheimer hastalığıdır. Başlangıç yaşı 40-90 arasındadır. Sıklıkla 65 yaş üzerinde görülür. Hastalığın ilk başlangıç yakınmaları, beyinde sinir-hücre hasar ve ölümünün başladığı bölge ile ilişkilidir” dedi.

“Alzheimer hastalığının farklı tipleri bellekten çok mekânı algılama fonksiyonunda bozuklukla başlamakla birlikte; tipik klinik özelliği yakın hafızaya ait bozukluklarla başlamasıdır. Uzun süreli hafıza korunmuşken kısa süreli bellekte bozulmalar dikkati çeker” diyen Alpaslan; “Zamanla, hastalığın ileri evrelerinde uzak bellek de bozulur. Bu bağlamda hasta, aynı soruları defalarca sorabilir. Anlattığı bir konuyu defalarca kez daha önce hiç anlatmamış gibi anlatabilir. Özel eşyalarını koyduğu yerleri kaybeder, randevularını unutur, yemeği ocakta ya da anahtarı kapıda unutabilirler. Kısa süreli bellek problemleri yanında lisan bozuklukları görülebilir. Hastalarda en sık görülen ve dikkat çeken ise kelime bulma güçlüğüdür. Söyleyecekleri kelime yerine ‘şey’ sözcüğünü sık kullanma görülür. Tutuk konuşma ve cümle uzunluğunun kısalması, evet-hayır şeklinde kısa kelimelerle yanıt verme diğer dikkat çeken durumlardır. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde isimlendirme bozukluğu ve akıcı fakat anlamsız konuşma da olabilir. Beceri isteyen motor işlevlerin kaybı bir diğer durumdur ve ilerleyici beceriksizlik, sakarlık şeklinde anlatılır. Hastalar ellerini eskisi gibi kullanamadıkları, objeleri düşürdüklerinden yakınırlar. Üzerini giyip çıkarmada zorlanırlar ya da ters çıkarılmış bir elbiseyi düzeltemezler. Giyme işlemini başlatamaz ya da başarı ile tamamlayamazlar. Çatal, kaşık kullanmada zorlanırlar. Yazı yazma bozulabilir. Dikiş dikememe, marangozluk işlerinde beceriksizlik, mutfak ve diğer ev aletlerini kullanamama olabilir. Hastalarda az bildikleri yerlerde, hatta iyi bildikleri yerler dahi dış mekânda yolunu kaybetme görülebilir. Bazı hastalarda ise daha ilginç olarak aradığı eşya gözünün önünde olduğu halde diğer nesnelerden ayırıp bulamama, okurken satırların birbirine karışması, yazı karakterlerinin bozulması görülebilir. Görme, işitme ve dokunma algılamasının bozulması da olabilir. Buna bağlı olarak yüzleri, sesleri ve objeleri tanıyamama, vücut tarafını belirleyememe ya da ayırt edememe ortaya çıkabilir. Hücre yaşlanması beynin ön bölgelerine ulaşan hastalarda yargılama, soyutlama sosyal ortam ve konumlara uygun davranma ve dürtü kontrolü bozukluğuna bağlı yakınmalar ya da tam tersine içe kapanma, inisiyatif kaybı görülebilir. Bu olgularda dikkatin kolay dağılması, yeme bozuklukları da tabloya eşlik edebilir. Tüm bu zihinsel fonksiyonlardaki kazanılmış yeti kayıpları nihai olarak günlük yaşam aktivitelerinin pek çok alanında zorlanmalara sebep olur” ifadelerini kullandı.

Günümüzde Alzheimer hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçların hastalığın ilerleme hızını yavaşlatmaya yönelik olduğunu belirten Alpaslan; “Henüz hastalığı durdurucu ya da tamamen tedavi edici bir ilaç geliştirilememiştir. Bununla birlikte unutkanlık şikâyeti olan bireylerde tanının erken konması ve tedavinin mümkün olduğunca erken başlanması oldukça önemlidir” açıklamasında bulundu.

Sivas İrade- Sivas Gündem- Sivas Haberleri- Sivas son dakika

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER