Sivas'ın Zara ilçesinde bir maden ocağında dün patlama meydana geldi. Patlamada 1 kişi vefat ederken 2 kişi de yaralandı.
Kardere köyü Yanık Mezrası’ndaki maden ocağı kapasite artışı için “ÇED Gerekli Değildir” kararı verildiği ve geçen yıl Eylül ayında yeraltında “daimi nezaretçi ataması” yapılmaması ile Zorunlu Ferdi Kaza Sigortası Poliçesi olmaması sebebiyle “durdurma kararı” verildiği, ancak faaliyetlerine devam ettiği ortaya çıktı. “Yaşanan bir kaza değil, cinayet” diyen CHP’li Karasu, konuyu Meclis’e taşıdı.
Hemgrup Madencilik şirketi tarafından işletilen maden ocağında dün meydana gelen patlama, yöredeki madenlerdeki denetimsizliği ve kontrolsüzlük ile kaçak göçmen işçi sorunlarını bir kez daha ortaya koydu. Kömür ocağının, işletme ruhsatının Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 16.04.2014 tarihinde verildiği ve geçen yıl Eylül ayında yeraltında “daimi nezaretçi ataması yapılmaması” ve Zorunlu Ferdi Kaza Sigortası Poliçesi olmaması sebebi ile “durdurma” kararı verildiği belirlendi. Bu konunun ilçe jandarmaya bildirildiği, jandarmanın da firma yetkilisine tebliğ etmesine karşın çalışmalarını sürdürdüğü belirlendi. Yani madenin faaliyette bulunmaması gerektiği halde kaçak faaliyette bulunduğu ortaya çıktı. Ayrıca, şirketin madende şirkette sadece 2 işçi çalışıyormuş gibi bildirim yaparak, önemli bölümü yabancı olan işçilerin kaçak ve ucuz işgücü olarak çalıştırıldığı, yapılan şikayetlerin de yetkililerce sonuçsuz bırakıldığı ifade edildi.
KOPYALA YAPIŞTIR ÇED DOSYASI
Öte yandan, maden ocağında; yıllık 300 bin ton kapasite ile patlatmasız açık ocak ve 300 bin ton kapasite yer altı ocağı olmak üzere yıllık toplam 600 bin ton üretilmekte iken, 2024 Haziran ayında 2 milyon 240 bin tonluk kapasite artışıyla yıllık 2 milyon 540 bin tona çıkarıldı. Açık ocakta alansal olarak artış yapılmadığı, yeraltı ocağında ise alansal ve üretimsel herhangi bir artış yapılmadığı ifade edilirken, kapasite artışıyla ilgili ÇED dosyasının ise “kopyala yapıştır” yöntemiyle hazırlandığı ve Van Erciş’te bulunan bilgilerin ÇED dosyasına girdiği belirlendi.
KAZA DEĞİL CİNAYET
Maden hakkında “durdurma” kararı bulunmasına karşın faaliyetlerini sürdürmesini denetimsizlik ve kontrolsüzlük olduğunu vurgulayan CHP’li Karasu, firmanın sadece 2 işçi çalışıyormuş gibi bildirim yaparak çoğu yabancı olan işçilerin kaçak çalıştırıldığı yönünde iddialar bulunduğunu belirtti. “ÇED Gerekli Değildir” kararı alınan kapasite artışındaki dosyanın “kopya yapıştır” olduğu yönündeki iddiaları da hatırlatan Karasu, “Kapasite artışı yapan maden şirketinin söz konusu projesinin, felaket riski taşıdığının hem bölge halkı, hem de ilgili STK’lar defalarca dile getirdi. Ancak sorumsuz yöneticiler bu uyarıları asla dikkate
almadılar. Ve söz konusu tesise; doğaya yaratacağı tahribat, su kaynaklarının korunması bakımından bilimsel gerçeklere aykırı olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca ÇED Gerekli Değildir kararı verildi. Üstelik, bu dosya da kopyala yapıştır yöntemiyle hazırlanmış. Ama buna göz yumulmuş. Yetmemiş, projede diğer madenlerde olduğu gibi kaçak göçmen işçiler çalıştırılmış, buna da göz yumulmuş. Yani çok açık ki facia göz göre göre gelmiş” dedi. Madenin, çevresel etki değerlendirme sürecine tabi tutulmadığı için özellikle yöre halkının içme ve kullanma suyunda zarar oluştuğunu vurgulayan Karasu, bölgedeki tarım arazilerine ve tarıma, hayvancılığa, doğaya, ağaçlara ve yer altı ve yer üstü su kaynaklarına ve bölge halkının sağlığına vereceği zararlara da dikkat çekerek, konuyu Çevre ve Çalışma bakanlıklarına ayrı ayrı soru önergesiyle de soran Karasu, sorumluların bir an önce cezalandırılması gerektiğini vurguladı.