Makinistlerin zor şartlar altında görev yaptığını, ekonomik, psikolojik ve sosyal açıdan ciddi sorunlarının olduğunu belirten Albayrak, en büyük sorunun ise iş yükü olduğuna dikkat çekti, Albayrak, ‘Bir makinist bir görev yapar ama maalesef bir makiniste 10 görevi yüklediler. Bir insan on tane yükü taşıyamaz’ dedi.
ERSAN ARSLAN
Türk Ulaşım-Sen Sivas Şube Başkanı Nurullah Albayrak, Kangal’a bağlı Çetinkaya Köyü yakınlarında meydana gelen ve 21 yaşındaki makinist Reşat Aşkın’ın hayatını kaybettiği tren kazası ile ilgili inceleme ve soruşturmanın devam ettiğini söyledi. Elim kazanın tüm yönleri ile ele alınması gerektiğini belirten Albayrak, kaza ile ilgili değerlendirmede bulunmak için soruşturmanın tamamlanması gerektiğini belirtti. Kazanın demiryolu camiasında büyük üzüntüye neden olduğunu belirten Albayrak, hayatını kaybeden genç makinist Aşkın’ın ailesine, yakınlarına ve demiryolu camiasına başsağlığı diledi. Yaralı makinist Ramazan Ağbaba’nın tedavisinin ise devam ettiğini belirten Albayrak, ‘Bu kardeşimizle de sendika olarak yakından ilgilenmekteyiz. Kendisine Allah’tan acil şifalar diliyorum’ dedi.
‘BİR MAKİNİST 10 İŞ YAPIYOR’
Sivas’ta meydana gelen tren kazasının büyük bir kaza olduğunu ve tüm detayları ile bu kazanın sebeplerinin irdelenmesi gerektiğini belirten Albayrak, kafasının rahat olmadığına dikkat çekti.
Bir makiniste on iş yaptırıldığını, makinistlerin, ekonomik, psikolojik ve sosyal sorunlarının bulunduğunu belirten Albayrak, bu sorunların biran önce çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi.
Makinistlerin sorunlarını dile getirerek, adeta kazaya davetiye çıkaran unsurları sıralayan Albayrak, şu ifadeleri kullandı:
‘Ben kendimde bu iş kolundan geldim. 7-8 yıl bu görevde bulundum. Şuanda yönetim kurulumuzda da makinist arkadaşlarımız var. Yani makinistlerin sıkıntı ve sorunlarını bizatihi bilmekteyiz. Bu arkadaşlarımızın fiili hizmet tazminatı adı altında tazminatları var. Bu tazminatlar kaldırıldı ve biz bununla ilgili davalar açtık. İnsanlar burada rahat evlerinde istirahatlarını yaparken bu kardeşlerimiz bu ülke için, bu ülkenin ekonomisi için yük trenlerini, yolcu trenlerini ve yolcuları menzile ulaştırmak için gece gündüz çalışmaktadır. Gerçekten fili hizmet tazminatlarının kaldırılması haksızlık oldu. Bu konuda açtığımız davaların bir kısmı reddedildi, bir kısmı kazanıldı. İnsanın bir iş yerinde çalışabilmesi için huzurlu olması gerekiyor.
Diğer bir sıkıntı, demiryolları serbestleşme ve özelleştirme adı altında, bir önceki yönetim, genel müdür taşradaki bağlantıyı kopardı. Şuanda birçok iş yerimizde sorumlu amirlerimiz bulunmamaktadır. Erzincan, Divriği, Zile, Çetinkaya gibi taşra teşkilatlarımızdaki amirlerimiz ya emekli oldular, ya da nakil yoluyla gittiler. Buralarda maalesef altta çalışan memur arkadaşlara bu görevler yaptırılıyor. Bu da hiyerarşinin ve disiplinin yok olmasına sebep oluyor. Buradaki amirliklerin, müdürlüklerin ve şefliklerin korunması disiplini sağlayacaktır. Burada da biz mücadelemizi verdik. Ama maalesef serbestleşme ve demiryolları özelleştirmesi kapsamında böyle bir hilkat garibesi ile karşı karşıya kaldık. Makinistlik, bana göre pilotluk kadar, gemi kaptanlığı kadar önemlidir. Bir makinist kardeşimiz kolay yetişmiyor, 10 yılda, 15 yılda makinist oluyor. Bu nedenle makinistlik payesi verilirken bunun öneminin ekonomik olarak da verilmesi gerektiğini ve Avrupa standartlarında bunun olması gerektiğini her zaman söyledik.
Biz bu ülkede bir çakıl taşının dahi yanlış oynamasını istemeyiz. Biz bu kurumun düzeltilmesi, bu kurumda daha rantabl çalışılabilmesi ve bu kurumun AB standartlarında olması adına hep şunu söyledik; bir insan bir görev yapabilir. Bir makiniste onlarca görev verildi. Yönetmelikler, iç düzenlemelerle bir makiniste manevracılık, yeri geldi tren şefliği yaptırıldı. Bir makinist sadece makinesinden sorumlu olmalı. Makinist sadece süreceği kendi makinesini bilmeli. Ama siz tren şefliğini kaldırır tren şefinin yapacağı görevi, manevracının, revizörün yapacağı görevi makiniste verirseniz, bir insan on tane yükü taşıyamaz. Makinist kardeşimiz makinesini mi kullansın, seyrüseferini mi takip etsin, çizelgesini mi yapsın? Biz bu konuyla ilgili iş bırakma eylemleri dahi yaptık ve bunun yanlış olduğunu söyledik. Ama maalesef bizi dinlemediler ve bugün bizim haklı olduğumuz ortaya çıkıyor.
Bir kez daha altını çiziyorum; Makinist kardeşlerimizin yükü çok ağır… Ben konunun içerisinde olan biri olarak söylüyorum. Bir makinist bir görev yapar ama maalesef bir makiniste 10 görevi yüklediler. Makinist kardeşlerimizin hem iş yükü ağır, hem psikolojik olarak işine odaklanamadan gidip gelmektedir. Ben makinist kardeşlerimizin ekonomik, sosyal açıdan rahatlatılması gerektiğini düşünüyorum.’