Görgen, “Muharrem ayı vesilesiyle, bu topraklarda derin bir iz bırakan Kerbela hadisesini, Hz. Hüseyin ve yoldaşlarının hak ve adalet uğruna gösterdiği destansı direnişi bir kez daha rahmet ve saygıyla anıyoruz. Muharrem, sadece bir hicri ay değil; adaletin, kardeşliğin ve vicdanın çağrısıdır. Bu çağrıyı en yakıcı şekilde hissedenlerden biri de bu ülkenin barış, adalet ve ahlak mirasını taşıyan Alevi yurttaşlarımızdır” dedi.
“TÜM İNSANLIĞIN ORTAK VİCDANI”
Muharrem ayının birlik, adalet ve kardeşlik değerleriyle hatırlanması gerektiğini kaydeden Görgen, Hz. Hüseyin’in Kerbela’da sergilediği adalet ve ahlak mücadelesine atıfta bulundu. Görgen, “Bu mücadele yalnızca bir inanç grubunun değil, tüm insanlığın ortak vicdanıdır” dedi.
Görgen, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“Alevi canlarımız asırlardır bu topraklara kardeşlik tohumu eken, vicdan ve adalet duygusunu diri tutan asli unsurlardandır. Cemevlerinin hükümetçe desteklenmesinin yerinde olduğunu ve daha fazla desteğin de mümkün olduğunu ifade ediyoruz. Alevi inanç ve kültürünün kamusal alanda görünür kılınması ve tüm yurttaşlarımızın eşit haklara kavuşması için desteğimiz sürecek.”
Muharrem orucunun yalnızca fiziksel bir açlık olmadığını, aynı zamanda zulme karşı bir direniş, vicdanı canlı tutan bir öğreti olduğunu belirten Görgen, “Bilhassa Türk milleti için aşure bize gösteriyor ki farklı tatlar, bir araya geldiğinde en anlamlı birliktelikleri oluşturabilir. Tıpkı bu ülkenin renkleri gibi, acıyı bal eyleyerek bu matem bize has bir çözüm yoludur. Muharrem ayı, birlikte yaşamanın, acıları paylaşmanın ve barışı büyütmenin vesilesi olsun” açıklamasında bulundu.