Skandal iddia: Sivas’ta merdivenaltı implantlar hastanelere satıldı

Sivas’ta faaliyet gösteren bir medikal şirketin, standartlara uygun olmayan ortopedik implantları piyasaya sürdüğü ve bu ürünlerin Ankara merkezli bir firma aracılığıyla hastanelere satıldığı iddia edildi. Söz konusu uygulamayla hem kamu zararına yol açıldığı hem de hasta sağlığının ciddi biçimde riske atıldığı öne sürüldü.

İddialar, Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen bir soruşturma kapsamında gündeme geldi. Başsavcılığa yapılan suç duyurusunda, Sivas Merkez Organize Sanayi Bölgesi’nde üretim yapan şirketin, CE belgesi ve gerekli teknik yeterlilikleri bulunmayan implantları ürettiği belirtildi.

“Standart dışı implantlar hastanelere satıldı” iddiası

BirGün’de yer alan habere göre, Suç duyurusu dilekçesinde, söz konusu ürünlerin Ankara’da faaliyet gösteren bir firma üzerinden çeşitli hastanelere pazarlandığı ifade edildi. Aralarında büyük üniversite hastanelerinin de bulunduğu sağlık kuruluşlarına satıldığı öne sürülen bu ürünlerin; diz, kalça, omuz ve dirsek protezleri olduğu aktarıldı. Ürünlerin “merdiven altı” üretim olduğu ve hastaların sağlığını tehlikeye düşürebilecek nitelik taşıdığı savunuldu.

Diş implantında logo taklidi iddiası

Habere göre iddialar yalnızca ortopedik ürünlerle sınırlı kalmadı. Aynı şirketin, diş implantı ve bazı dental ürünler de ürettiği, bu ürünlerde ise dünyaca bilinen bir Alman markasının logosu, hologramı ve ambleminin taklit edildiği öne sürüldü.

Suç duyurusu dosyasına, ilgili Alman firmayla yapılan yazışmaların da eklendiği belirtildi. Yazışmalarda Alman şirketin, ürünlerinin yalnızca Almanya’da üretildiğini ifade ettiği kaydedildi.

“Markalama bilerek yapılmıyordu” iddiası

Dosyada yer alan bir çalışan ifadesine göre, şirket bünyesinde üretilen ürünlerde bilinçli şekilde markalama yapılmadı. Çalışan, ifadesinde ürünlerin ÜTS’ye “specar” olarak bildirildiğini ve Ankara’daki firmaya gönderildiğini, buradan da danışman hekim aracılığıyla hastanelere satıldığını ileri sürdü.

Aynı ifadede, ürünlerin mukavemet açısından yetersiz olduğu ve bu durumun bir üniversite hastanesinde görev yapan doktor tarafından fark edildiği de yer aldı. İddiaya göre söz konusu doktor, ürünlerin markasız ve dayanıksız olduğunu tespit ettikten sonra satış sürecinde rol alan kişilerle hastane arasındaki ilişkiyi sonlandırdı.

“Halk sağlığıyla oynanıyor” vurgusu

Savcılığa sunulan dilekçede, standartlara uygun olmayan ürünlerin çeşitli yollarla piyasaya sürülerek SGK’nin zarara uğratıldığı, halk sağlığının tehlikeye atıldığı ifade edilerek şirket hakkında şikâyetçi olunduğu belirtildi.