Kamu işçileri için kritik öneme sahip toplu sözleşme zammı gündemdeki yerini koruyor.
Hükümetin zam teklifi, 2025 yılının ilk 6 ayı için yüzde 16, ikinci 6 ayı için yüzde 8, 2026 yılı için ilk 6 ay için yüzde 7 ikinci 6 ay için ise yüzde 5 oldu.
Demiryol-İş Sendikası Sivas Şubesi Başkanı Feyzullah Duman, Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayii Anonim Şirketi (TÜRASAŞ) Sivas Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi.
NE SİZ O TEKLİFİ VERMİŞ OLUN, NE DE BİZ DUYMUŞ OLALIM!
Sendika üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği basın açıklamasında 2025-2026 yılını kapsayan Toplu İş Sözleşme sürecinde hükümet tarafından sunulan teklife dair açıklamalarda bulunan Duman, “Burada, iş yerlerimizin önünden hükümete açık ve net çağrımızdır: Kamu Toplu İş Sözleşme sürecinde biz işçiler, sosyal diyaloga dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz. Uyardık, ‘Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor’ dedik görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik. En sonunda ise zar zor, lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Bu teklifinizi, bırakın kabul etmeyi, emeğimizi yok saymaktır! Bu nedenle, verdiğiniz rakamları burada, dile bile getiremeyeceğiz… Ne siz o teklifi vermiş olun, ne de biz duymuş olalım! Maaşlarımızla bir ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir. Zordayız geçinemiyoruz!” dedi.
İŞÇİLERİN OYALANMAYA, BELİRSİZLİĞE TAHAMMÜLÜ KALMAMIŞTIR
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in halktan koptuğunu ve bildiğini okuduğunu söyleyen Duman, “Geçinemiyoruz dedik zordayız dedik defalarca anlattık uyardık yine uyarıyoruz: Biz bu ülkenin üretim gücüyüz, binlerce çalışan kamu işçisiyiz, görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Gece gündüz demeden her koşulda çalışan biz emekçiler sayesinde kamu düzeni aksamadan sürmektedir. Başka bir isteğiniz olursa yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım. Şu gerçek çok iyi bilinmelidir bu mesele yalnızca kamu işçisinin meselesi değil herkesin meselesidir. Kamuoyunun da bu adaletsizliğe ve aksayacak olan kamu hizmetlerine sessiz kalmayacağı bilinmelidir. Emekçiyi oyalamak belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verecektir. Biz işçilerin beklemeye, oyalanmaya, belirsizliğe tahammülü kalmamıştır. Emekçi üstüne düşen görevini yapmıştır, yapmaya da devam etmektedir! alın terini dökerek ülkesine milletine değer katmaktadır. Bizi yönetenlerde sosyal devletin gerektirdiği görevini yerine getirmelidir. Hükümet en kısa zamanda süreci daha fazla uzatmadan, işçinin emekçinin hakkını vermeli adil ve kabul edilebilir bir çözümle sonlandırmalıdır. Bu böyle gitmez! Siz duymadan gelirseniz, biz duyurmayı biliriz! Masa susarsa, meydanlar konuşur! Bu işin sonu greve kadar gider! Artık yeter! Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz. Onurlu bir yaşam, adil bir ücret, güvenceli bir gelecek istiyoruz. Bugün buradayız, iş yerlerimizin önünde bildirilerimizi okuyoruz. Geçinemiyoruz, susmuyoruz, geri adım atmıyoruz! Emekten gelen gücümüzü kullanır, gereğini yaparız! Yaşasın örgütlü mücadelemiz! Yaşasın emekçinin onurlu direnişi! Yaşasın TÜRK-İŞ!” ifadelerine yer verdi.