İhanet Şebekesinin İhanetleri - 2

Orhan Arslan
Orhan Arslan
İhanet Şebekesinin İhanetleri - 2
30-03-2020

O genç beyinleri, çeşitli entrikalarla, bugün mahkeme tutanaklarına geçen; sahtekarlıklarla okullar kazandırmak,  DEVLET kadrolarında, onları kadrolaştırma çalışmaları yapmak; öğretmen kadrolarının yapmış olduğu, çalışmalarla ilintilidir. Öğretmen kadrosundaki şahıslar; ilgilendikleri gençler hakkında değerlendirmeler yaparak; kendilerine yararlı bir eleman olup, olmadıklarına karar veriyorlardı. Onların verdikleri kararlara göre; gençler yönlendiriliyor, kadrolaştırılıyordu. O nedenle; Üniversiteye hazırlık mahiyeti taşıyan yatılı kurs, gece, gündüz kontrol altında tutacağınız kamplar, önemliydi. Aynı durumlar; Devlet memuriyeti kadrosunda görev almak isteyen insanlar için de; geçerliydi...

Evet, bu çarkın en önemli dişlisi, öğretmenlerdi. Sonradan açığa çıkan yapılanmalarına baktığınız zaman; İmam olarak vasıflandırılan insanların çoğunun; Öğretmen kökenli insanlar olduğunu görmektesiniz. İnsanları yönlendirmedeki, kontrol etmedeki başarılarına göre; taltif ediliyorlardı. O nedenle;  bu alanda çalışan öğretmenlere; her türlü maddi imkanlar destek olarak, veriliyordu...

Bütün bu çalışmalar, Bugün gün yüzüne çıkmaktadır. Acı olan tarafı şunlardır.

EY  İhanet Şebekesi! Bir nesli mahvettiniz... Hedeflediğiniz mevziye ulaşmak için; her şeyi mubah saydınız... Kullandığınız gençlerin en az yüzde otuzu; Bu Ülkenin çeşitli alanlarında yararlanacağı süper beyinler idi. Siz onları bilerek, yanlış yönlendirdiniz. Bu alanda, Bu Ülkeye en büyük zararı verdiniz. Süper beyinleri, diskalifiye ettiniz... Diğer geriye kalan kısmına; hırsızlıkla, çalıp, çırpmakla makam elde edileceğini, hiç bir değer yargısı tanımadan yaşanılacağını  öğrettiniz.  Bir nevi, Onları, dava için; her şey mubahtır. Mantığı ile yetiştirdiniz. Tescilli hırsızlar, sahtekarlar, yetiştirdiniz...

Riyakarlık ve adam kandırma; birinci görevleri, idi.

Hatta kendi insanını öldürecek kadar; canavar ruha sahip insanlar haline getirdiniz. Vatan, Millet, İnanç gibi kavramları, kullanarak; aynı kavramlara düşman olan insan yetiştirdiniz... Kendisinden ve kendi düşüncesinden olmayan insanlara; yaşama hakkı tanımayan, bir nesil ürettiniz. Üniversitelerdeki yapılanmalar, bunun en güzel  örneğidir. O kadar karmaşıktır ki; hala çözülmeye devam etmektedirler. Hatta, bu aralar ellerindeki mevki ve makamları kullanarak; başka insanları dışlamanın yollarını aramaktadırlar. Üniversiteler, bunun örnekleri ile; doludur.

Hala, Üniversitelerin, temizlendiği söylenemez...

Siz, Hür akılları, hür insanları; birer robot haline getirdiniz, birer köle gibi kullandınız...

Son otuz yılın, tüm genç neslinin, geleceğini; ´´Ortaya koyduğunuz akıl almaz manevra ve dalaverelerle, kendi elemanlarımızı yerleştireceğiz çabası ile´´ mahvettiniz, kararttınız... Milyonlarca insanın hakkını yediniz... Milyonlarca  insanın ahını aldınız... Tüm bunları utanmadan, sıkılmadan, Dini terennümleri kullanarak, yaptınız. Yurt dışındaki okullarınızda ise; İslam dininin özelliklerinden bir nebze olsun bahsetmediniz... Tamamen size ve bağlı olduğunuz güçlere itaat eden, bir nesil yetiştirme çabası içerisine girdiniz...

Bu neslin ailelerle olan irtibatını kestiniz. Bazılarını ailelerine, düşman ettiniz.

Önünüze engel olarak çıktığına inandığınız, İHL  okullarını kapattırdınız. Onların var olan mülklerine el koymanın çabası içerisine girdiniz. Sizin kontrolünüzde olan, öğrencilerin dışında; Müslüman kimliği taşıyan öğrencilerin önünü kapatmak için; baş örtüsü yasağını desteklediniz. Kendinize bağlı olan bayanlara ise; başınızı açınız, emrini verdiniz. Çünkü amacınız, sizin gibi düşünmeyen İslami gurupların mensuplarının, Üniversite  yollarını tıkamaktı, başardınız... Başörtüsü zulmü ile, binlerce insanın geleceği ile, oynadınız...

Bugün O, mülkler gerçek sahiplerine, geri verildi...

Sonradan ortaya çıkan bazı iğrençliklere, göz yumdunuz...

Üniversitelerde; kendi kadro yapılanmanızın dışındaki, tüm çabaların önünü kesme adına, gayret sarf ettiniz. Adamlarınızı öyle bağladınız ki; sizin dışınızda fikir dahi beyan edemez, oldular. Acaba hepsinin birer kaseti mi, var? sorusu aklımıza geliyor. Öyle ya, siz bu işi iyi biliyorsunuz. Açık aramak, bulmak ve O, açığı yapan şahsı tehdit ederek; kullanmak... Bu sizin için; normal bir olaydı.

Şimdi gelelim, zamanla size para yardımından tutun da; çocuklarını okullarınızda okutarak, hatta sizin fikirlerinizin savunuculuğunu yaparak; Bugün sizden uzaklaştığını iddia eden insanların durumuna, şöyle bir bakmaya.

Devam edecek?

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?