Seçimi Değerlendirmek

Orhan Arslan
Orhan Arslan
Seçimi Değerlendirmek
05-04-2019

Üç ay boyunca siyasi mesajları dinledik. Benim endişem her alanda olduğu gibi, yalancılığın, sahtekarlığın, insan aldatmanın, boş vaatlerin, en az olduğu bir seçim süreci  yaşanması idi. Ancak, gerilim çok fazla idi.

Bildik manzaralar  çıkıyor karşıma. Ne ilkesini benimsediği, ne fikirlerinin uyuştuğu, ne de; o partinin icraatları ile örtüşen tavırlar içerisinde olmayan, Başkan adayları çıkıyor karşımıza, biz aldatılmış oluyoruz. Ben yöntemini, ilkelerini, siyaset anlayışını beğendiğim için bir partiyi tercih ediyorum. Seçtiğim  Başkan beyefendi seçimleri kazandıktan sonra; seçim öncesi vermiş olduğu bir takım sözleri unutmaktadır. Her seçim ortamına girdiğimiz zaman var olan, bir takım tartışmalar da; kendini göstermektedir. Aday üzerinden yapılan tartışmalar; sandığa yansımaktadır.

Seçim öncesinde;

Başkan adaylarına bakıyorum hemen beni düşündüren manzaralar ortaya çıkıyor. Falan adam  BAŞKAN  adayı olmuş deyince parti tabanı hemen o, ne zaman bizim partili olmuş? diyorlar. Yahut açıklanan adaylara tepki koyuyorlar. İşi daha da ileri götürerek protesto eylemleri yapıyorlar, Bana göre; seçim atmosferi zenginlikleri, olarak değerlendirmek gerekir. Demek ki; adamların bir bildiği var. Kimi zamanda bu protestoları yapanlar haklı çıkıyorlar.

Ondan sonra bakıyorsunuz seçim sonrasında,  kimi başkanlar, parti bile değiştirebiliyorlar. O zaman parti tabanının haklı olduğunu görüyorsunuz. Neymiş efendim o siyasi parti ile siyasi farklılık   yaşıyormuş. O zaman  sadece siyasi parti değiştirmeyi  bırak, başkanlıktan da istifa et. Neden çünkü, sen o partinin oyları ile seçim kazandın. O, partinin seçmeni seni diğer partilere geçesin diye seçmedi ki; sen o hakkı nereden alıyorsun? Bunları şimdiden yazalım ki sonradan bazıları ibret alsın. Ama, bütün bunlara rağmen neden Meclis, bu konuda önlem alıcı bir yasa çıkarmadı anlamış değilim.

Bazı seçmen de; küskünlüğünü beğendiği partiye oy vermeyerek, gösteriyor. Başka adaya oy veriyor. Yahut, sandığa gitmiyor. Gidiyorsa; oyunu kasıtlı iptal ediyor. Tepkisini böyle gösteriyor. Bazı başkanlar, Partisinin önceki yıllarda aldığı oyu alamıyor. Bazıları da; partilerine dolaylı mesaj veriyor. Ankara´daki seçim sonuçları, çok ilginç...

Sonuçlar ortada duruyor Bunun gibi, örnekler çok fazla. Bazı adaylar, partilerinin önceki seçimde aldığı oyu; alamamıştır.

Yine  Başkan adaylarına bakıyorsunuz aday olduğu partinin hedefleri ile uyuşmayan fikirler içerisinde. Onların tam zıddı işler yapıyor. Kimi partiler, partilerinden ihraç ettikleri insanları; tekrar kurtarıcı olarak aday göstermek istiyorlar, neden? çünkü, önemli olan seçim kazanmaktır.  Daha başka örnekler; Adam sosyal demokrat, merkez sağdan bir partiden aday oluyor, Sanki o partide onun gibi yetenekli başka adam yoktur. Adam darbe girişimlerini destekliyor, yahut o tür eylemlere katılıyor ama, eylemlerde eleştirdiği siyasi partiden, aday olmak istiyor. Adam savunduğu fikirlerle, herhangi bir sosyal demokrat parti ile uyuşmuyor ama, gidiyor oradan aday olmak istiyor. Bu çelişkiler hoş değil. Seçmenin kafası karışıyor.

Bence insanlar bu kadar ilkesiz olmamalıdır. Ben  Başkan olacağım, hayatta yapmadığım bir başkanlık, kaldı. Onu da elde edeyim mantığı yanlış bir mantıktır. Seçmen, böyle şeylere inanmıyor. Genel merkezlerin de aynı titizliği göstermesini istiyor. Hoş daha önceki seçimlerde de;   seçilenlerin nasıl belirlendiği aklıma geldikçe bu konuda fazla iyimser değilim. Demokrasiden bahseden siyasi partilerimiz, önce Demokrasiyi kendilerine uygulasınlar. Dayatma  adaylarla; Demokrasimiz bu kadar olur. Halkın tercihi değil; kendilerinin tercihi kabul ediliyor. Bu durumlar seçim öncesinde yaşandı.  Şimdi sonuçlar ortadadır. Pişman olmak; sonuçları değiştirmez...

Seçim sonrası yaşananlar ise; şöyle olacaktır. Bugün, seçim sonrası; siyasi partilerde bu yazdığımız nedenlerden dolayı; çeşitli kargaşalıklar olmaktadır. Kimileri il başkanlıklarını, yahut teşkilatlarını görevden alacaktır. Kimilerinin koyduğu adaylar hala, protesto ediliyor. Kimi siyasi partilerin, teşkilatları kendileri istifa edecektir. Kısacası daha Halkın düşüncesini yeteri kadar analiz edemiyoruz ki; bu sıkıntılar olmaktadır. Yoksa ben kimi aday koyarsam o seçilir. Mantığı ile, yaklaşılırsa; bu kadar insana ümit vermenin de; bir vebali olduğunu hatırlatmak isterim. Biz kimsenin niyet okuyucusu değiliz ama, gönüllerden geçeni bile, bilen bir makam olduğunu unutmasınlar? 

Ülke genelinde; Daha çok insanların fikirlerinin alınıp değerlendirildiği, gelişmiş seçimlerin olacağı günleri, ümitle bekliyoruz. Hani istişare diye bir kavram var idi. Lütfen uygulansın... Sonrasında daha az pişmanlıklar, yaşanır...

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?