?Müşriklere muhalefet ediniz; sakalları (nızı) gür ve sık bırakınız. Bıyıkları (nızı) da gayet kısaltınız.? (Buhari ve Müslim)
Müşrik: Allah´ a eş ve ortak koşan.
Şirk: Allah tan başka bir ilahın yaratıcının Rab- bin varlığını, ikiliğini iddia etmek, ibadette Allah´a ortak koşmaktır.
Yahudi ve Hristiyanlar Musa (a.s) ve İsa (a.s)´dan sonra tevhit inancını bozmuşlar, başka ilahlar icat etmişlerdir. Kuranı Hâkim´de; -?Yahudiler Üzeyir Allah´ın oğludur dediler. Hristiyanlar Mesih (İsa) Allah´ın oğludur dediler. Bu onların ağızlarıyla geveledikleri sözlerdir. Sözlerini daha önce inkâr edenlerin sözlerine benzetiyorlar Allah onları yok etsin. Nasılda uyduruyorlar.? (TevbeSuresi-30)
Tevhid akidesini bozan papazlar, hahamlar tabi ki ibadet, muamelat hayat tarzını fıtrata muhalif azgın, sapkın bir şekilde bozacaklardır. Allah´ın (cc) Resulü (sav) Medine´de yaşayan Yahudilere hayatın her alanında, kılık ve kıyafetinde bile muhalefet etmiştir.
Birkaç misal verecek olursak; onlar saçlarını uzatırsa Hz. Peygamber kısaltırdı. Onlar saçlarını kazıtırsa O (s.a.v.) saçlarını omuzlarına kadar uzatırdı.
Yine Medine´ye hicret ettikleri vakit Muharrem in 10. gününü Musa (as)´nın Firavun´un zulmünden kavmi ile Kızıl Denizden kurtuluşlarının şükür nişanesi olarak oruç tuttuklarım görünce; ?Biz kardeşim Musa´ya onlardan daha yakınız? buyurmuş ama Muharrem in 9 -10. veya 10-11. günleri oruç tutarak Yahudilere muhalefet etmiştir.
Ne yazık ki son yüzyıl da Ümmet´in örneği Hz. Peygamber değil, sapanlar ve azanlar olmuştur. Kılık ve kıyafetlerimiz moda defileleri ile çıplaklık özendirilmiş, çağdaşlığı çıplaklık diye sunan sistemler Ümmet´i körü körüne taklide sevk etmiştir.
Tıraşlarımız saç ve sakallarımız batının artistlerine benzetilmiş. Kadınlarımızın, analarımızın örtüsü gericilik olarak lanse edilmiş, İslam hayatın her alanında yok edilmeye çalışılmıştır. 1400 yıl önce Hz. Peygamber (sav) onlara saç ve sakal tıraşında bile taklit etmemek hususunda bizi uyarmıştır. Hanefi uleması buradaki bıyıkları bırakın, sakalları uzatın ifadesini emir sigası olarak telakki etmiş ve vucubiyetine hükmetmişlerdir. Bıyık ve sakalın özürsüz ve sebepsiz kesilmesi vacibin terki olacağı için günah oluyor. Sakalı bir avuç tutamdan uzun olması da hoş görülmemiş ahmaklık alameti olarak sayılmıştır. Bıyıklarda üst dudaklar gözükecek şekilde kısaltılmıştır.
Hz. Peygamberimiz (sav) şunlar fıtrattandır:
1- Bıyıklan kesmek (kısaltmak)
2- Sakalı salıvermek
3- Misvak ile ağızı dişleri temizlemek
4- Tırnakları kesmek
5- Kirlerin barınabileceği yerleri yıkamak
6- Koltuk altı kıllan gidermek
7- Kaşıklan tıraş etmek
8- Su ile burnu temizlemek
9- Necaset yolunu su ile pak eylemek buyurmuşlardır.
Tarihimizden koparılan bu millet Elhamdülillah son yıllarda Osmanlı dönemlerini anlatan bir kısım diziler, özümüzü geçmişimizi izzetli yıllarımızı görmenin güzelliği ile sakal ve bıyığın da güzel olduğunu er- keliğin nişanı olduğunu gördü. Toplumumuz kadınlara benzemek yerine, Allah (cc)´ın erkeği fıtratıyla, sakal ve bıyığıyla güzel yarattığını tekrar fark etti. Çünkü Hz. Allah (cc) öyle buyuruyor;
?Biz insanı en güzel şekilde yarattık.? (Tin Suresi-3)
