Hep ileriye bakışımız bizleri geçmişin güzelliklerini görmekten alıkoyuyor. Bazen de içinde bulunduğumuz zamanı fark etmemizi engelliyor. Özellikle de ticaretin içinde olan bizler günün nasıl bir hızla geçtiğini anlamakta bazen zorlanıyoruz. Aman Allah’ım bugün de akşam oldu sözünü zaman zaman tekrarlıyoruz.

Bu ifadenin bizim açımızdan iki türlü anlamı oluyor. Birincisi günün bereketli ve iş yoğunluğu açısından güzel geçmesi, ikincisi ise günün sıradan ve hızlı geçişi sonrasındaki elde edilemeyen bir duygusal serzeniş. Ama sonuçta elde edilen bir uğraşı sonrası negatif veya pozitif olarak ticarete yansıyan durumun dışa vurum şekli. Günün sonunda kurulan “bugünde akşam oldu” cümlesi ile bu duygu noktalanıyor.

Bunun gibi, gün sonunda kullanılan ve kalıplaşan birçok cümlelerle, esnaf ve sanatkârlar arasında sözlü bir kültür meydana geliyor. Hamd olsun, verdiğine şükür, Allah bu günümüzü aratmasın ifadeleri mevcut duruma şükretme, gelecekten de nasiplenmek için yaptıkları ve yapacakları işi önemseyerek, emeklerini hiçbir zaman esirgememe haline dönüşüyor. Ustalar tarafından, çırak ve kalfalara, küçük yaşlardan itibaren anlatılan, öğretilen en önemli ilkelerden bir tanesi olarak varlığını sürdürmeye devam ediyor.

Kendi gök kubbeleri altında çalışan esnaf ve sanatkarların, tecrübe ettikleri bilgi ve birikimlerini, ne kadar zorluklar altında elde ettiklerini anlatmaya, burada kullanacağım kelimeler, kuracağım cümleler yetersiz kalır.

Her meslek grubunun kendi tarihi, nice meşakkatli yolculuklarla, emeğin ve alın terinin oluşturduğu alınlardaki kırışıklıklarla, nasırlı ellerin ortaya çıkardığı çatlaklarla yani helal kazancın başarı hikâyeleri ile doludur.

Hikayelerin sonunda okuduğumuz çıkarımlar ve bin bir zahmetlerle elde edilen kazanımlarla, konulan kurallarla, elde edilen güzelliklerle oluşan geleneğin, modern zamanlarda yeniden modernize edilerek yaşatılıyor olmasının çok anlamlı ve çok kıymetli olduğunu düşünüyorum.

Temsil konumundaki odalarımız, birlik, federasyon ve konfederasyonumuzun da çok büyük bir çaba içinde hareket ediyor olması geleneğimiz açısından çok büyük önem arz ediyor.

Aslında bunun bir vefa göstergesi olarak tüm esnaf teşkilatlarımızın sorumluluğunda devam etmesi ve sivil toplum kuruluşları nezdinde ayrıca devlet tarafından da bir politikası haline gelmesini çok değerli buluyor ve önemsiyorum.

Merkezine insanı alan bir geleneğin ortaya çıkarttığı ve yüzyıllardır devam eden ilkeler zincirinin bugünde bizlere katacağı çok fazla değer olduğunun bireysel ve kurumsal anlamda bilincindeyiz.

Ticari hayatta ve sosyal yaşamda ortaya koyduğu, dürüstlüğe, dostluğa, hoşgörüye, cömertliğe, tevazuya, yardımlaşma ve dayanışmaya kısacası insanca yaşamaya odaklanmış bir geleneğin bugünde farkındayız.

Hayatın her alanında kendini gösteren, bizi biz yapan ve toplumun bütünü kucaklayan bir geleneğin günümüz ticari hayatına çok şeyler kattığını ve katacağını daha net olarak görüyoruz.

Kültürel, sosyal ve ekonomik yaşantımızın en önemli değerlerinden olan Ahilik felsefesi; yalanın yerine doğruluğun, çekememezliğin yerine dostluğun, nankörlüğün yerine vefanın, şiddetin yerine hoşgörünün, cimriliğin yerine cömertliğin, kibrin yerine tevazunun esas alındığı bir hayat tarzını dün olduğu gibi bugünde bizlere öğütlüyor.

Ahilerin piri olan Pir Ahi Evran Velinin ortaya koyduğu ve bir yaşam tarzına dönüşen prensiplerini her bir ticaret erbabının günümüz ticaret hayatının, temel kuralları ve baş tacı yapmaları gerekiyor. Bu ilkeleri burada sıralamak yazıyı fazla uzatacağı için okuyucuların mutlaka bu bilgilere ulaşmasını ve okumalarını tavsiye ediyorum.

Bu öğütler geleneğin ayrılmaz bir parçası ve uygulanabilir kuralları olarak geçmişte uzun yıllar yaşamıştır. Bugünde tüm zorluklara rağmen uzun yıllar yaşamaya devam edecektir.

Ahilik Haftası vesilesi ile bizlerde Sivas’ımızda yaptığımız etkinliklerle bu kültürü yaşatmaya, hatırlatmaya gayret etik. Sivas’ımızın kıymetli esnaf ve sanatkârları başta olmak üzere, emek ve alın teri ile cennet yurdumuzun her bir köşesinde, ticaretlerini hakkıyla devam ettiren, fedakâr/cefakâr ticaret erbabımızın Ahilik Haftası’nı kutladık.

Geleneğin güzelliklerini modern dünyada ahilik ilkeleri doğrultusunda yeniden yaşamak ve yaşatmak dileği ile tüm okurları en kalbi duygularımla selamlıyorum