Gümüşün faydaları ve piyasadaki durumu ile ilgili açıklama yapan ilimiz esnaflarından H.Hüseyin Açıl; gümüşün imitasyon ürünlerle karıştırılmamasına değinerek, gümüş işçiliğinin Sivas’ta pahalı olmasına ve İstanbul’un gümüş ticaretinde kalp rolü oynadığını dile getirdi
SERCAN ÇETİNEL
Yüzyıllar öncesinden çatal, kaşık ve su kabı yapan kişiler tarafından keşfedilen gümüşün halk arasında bilinen faydaları saymakla bitmiyor. Tarihinde gümüş metal yaprağı sargı bezi olarak kullanıldığı bile iddia ediliyor. Halk arasında en çok radyasyona karşı etki gösterdiği, şeker, sedef, kaşıntı gibi hastalıkların iyi yönde ilerlemesi olarak bilinir.
Sivas’ta yıllardan bu yana gümüşçülük mesleğine devam eden Hasan Hüseyin Açıl, gümüşün insan sağlığına faydaları olduğunu söyledi. Hediyelikten, takıya, süs eşyasından aksesuara kadar hemen hemen her alanda kullanılan gümüşün, vücutta oluşan negatif enerjiyi deşarj ederek vücudun rahatlamasını sağladığını bildirdi.
Açıl şunları kaydetti, ‘ gümüşün insan sağlığına olumlu yönde etkisi bilimsel olarak açıklanmıştır. Gümüş sadece bir takı olarak düşünülmemesi gerekiyor. Kimi vatandaşlarımız bu durumun bilince olsa da kimileri ise gümüşü sadece göze hitap eden bir takı olarak gördüğü için imitasyon ürünlere yöneliyor. Tabi buna gümüşün imitasyon ürünlere göre biraz pahalı olması da etkin bir rol oynuyor’ dedi.
Gümüşün manevi yönü dışında maddi yönlerine de değinen Açıl;
‘Gümüş işçiliği Sivas’ta çok büyük değerlere yapılıyor. Bu yüzden bizim gibi birçok meslektaşlarımız İstanbul üzerinden ticaretini gerçekleştiriyor. İsteriz ki işçilik fiyatları daha uygun fiyatlara yapılsın ve memleketimiz kazansın ama bu artık çok zor. Hal böyle olunca memleketimizde gümüş işçiliği yapan firma sayıları gün geçtikçe azalma göstererek mesleğe olan ilgiyi de düşürüyor. Sadece memleketimiz İstanbul ile ticaret yapmıyor. Türkiye de ki birçok il İstanbul’dan ticaretini gerçekleştiriyor. Çünkü gümüş üretimi Türkiye’nin hangi ilinde yapılırsa yapılsın İstanbul’da toplanıyor. Bunu bir kalp gibi düşünmek gerekiyor. Gümüşçülüğün kalbi İstanbul oldu ve olmaya devam edecek gibi görünüyor. Birkaç yıldır gündemde olan gümüşün altınla yarışıyor haberleri ise tam bir furya. Bu kasıtlı olarak yapılan bir durum. 2008-2011 yılları arası fiyatlarda muazzam bir yükseliş gösterdi. Daha sonra ciddi düşüşler gösterdi. O yıllarda fiyatların artması ve gündeme bomba gibi düşmesi insanları çok yanlış yönlendirdi. İnsanlar evlerini arabaları satarak gümüşe yatırım yaptılar fakat hepsi fiyasko olarak sonuçlandı. Şuan gümüş fiyatlarda herhangi bir artış söz konusu değil’ dedi.
Avrupa’dan Sivas’a gelen yerli turistlerin gümüşe olan ilgisine de değinen H. Hüseyin Açıl, Avrupa’da gümüş çok pahalı. Sivas’ta işçilik nasıl pahalı ise Avrupa’da da işçilik ucuz ama satış pahalı. Bu durum ise bizlerin tercih edilmesini sağlıyor.
Vatandaşımız imitasyon yerine gümüşü tercih etmeli. Çünkü imitasyon vücutta yaralar meydana getirebilir. Gümüş imitasyon gibi değildir, karıştırılmamalıdır. Gümüş ve altın başlı başına bir madendir. Bu madene sahip çıkmalı ve kaybetmemeliyiz. İmitasyon ürünler üzerine kaplama yaparak gümüş ürünlere benzetilmeye çalışılıyor fakat zamanla vücut teriyle zararları ortaya çıkıyor.
Bugünlerde tek temennilerinin gümüş fiyatlarının artmaması olan H.Hüseyin Açıl, şu günlerde fiyatların normale yakın seyrettiğini dile getirerek, fiyatların uygun olması müşterilerimizi memnun ettiği gibi bizleri de oldukça memnun ediyor. Talep artıyor ve gümüş piyasası ister istemez hareket kazanıyor diyerek sözlerini tamamladı.