Hayrullah AĞKAŞ
Memur-Sen Konfederasyonu’na bağlı Bem-Bir-Sen Sivas Şube Başkanı Mustafa Pakoğlu, Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefatının 12’nci senesi münasebetiyle bir mesaj yayınladı.
Pakoğlu mesajında; “Sivas’ın gururu, hemşehrimiz, Türk siyasi hayatının mümtaz isimlerinden, büyük dava adamı ve gönül insanı, şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nu ve onunla beraber şehadete yürüyen arkadaşları Erhan Üstündağ, Yüksel Yancı, Murat Çetinkaya, İHA Muhabiri İsmail Güneş ve pilot Kaya İstektepe’yi rahmet ve hürmetle yâd ediyorum” dedi.
“Zor zamanlarda ilkeli duruşuyla milletimizin gönlünde yer edinen, Sivas’ımızın ve ülkemizin yiğit evladı Muhsin Yazıcıoğlu’nun Hakk’a vuslatının üzerinden 12 yıl geçti” diyen Pakoğlu, “O; iman ve idealleri için her türlü zorluğa, güçlüğe, fedakârca göğüs germiş, yılgınlık, korku ve umutsuzluğu asla aklına getirmemiş, inançlı, imanlı, azimli güzel bir insandı. Siyaset hayatı boyunca demokrasinin, hak ve adaletin yanında duran, vatan ve millet sevdalısı, inancıyla, dava adamlığıyla, ilkeli duruşuyla, üslubuyla ve örnek şahsiyetiyle bu milletin çok değerli bir evladı idi. Yaşadığı tüm acılara rağmen inançlı ve ilkeli siyasi mücadelesini, dürüstlüğü ve dik duruşu ile sürdürmüştür” dedi.
Yazıcıoğlu'nun milli ve manevi değerlere olan bağlılığından söz eden Pakoğlu, "Hayatının her döneminde, karşılıksız bir adanmışlık duygusu içerisinde, milli ve manevi değerlerin yücelmesi, millet ve vatanın bekası için kendi varlığını ve geleceğini feda edebilmeyi hayat düsturu olarak görmüştür. O daima, büyük bir davanın dümdüz bir takipçisi, katıksız, temiz bir ülkünün saf ve sade lideri olmuştur. O, sayılacak değil, tartılacak adamdır, tabii, ‘Özgül ağırlık’ denilen şeyin terazisi varsa. Yazıcıoğlu, hayat felsefesini vefatından kısa bir süre önce şöyle özetlemişti: Şimdi bakın yoldan geliyoruz, şimdi yine yola gideceğiz. Hiçbirimizin garantisi yok. Şurada ayakta duranın da oturanın da garantisi yok. Yani ruh bir saniyeliktir. Küf dedim miydi bir soluktur gitti. Bunun da nerede geleceği, nasıl geleceği, ne şekilde yakalayacağı belli değil. Bir saniyenize bile hâkim değilsiniz. Bir saniyesine bile hâkim olamadığın, hükmedemediğiniz bir hayat için, bir dünya için bu kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur. Düz yaşayacağız, düz duracağız, düz yürüyeceğiz. Dik duracağız, doğru gideceğiz. Allah’ın izniyle hayatım boyunca hep böyle gittim, bundan sonrada böyle gideceğim. O, adamlığına, ideallerine, istikamet sahibi oluşuna, dik duruşuna şahit olduğumuz, düşündüğü gibi yaşayan, yaşadığı gibi de ölen bir siyasetçiydi. Merhum Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının şehit olduğu sürecin aydınlatılması, olayın bütün yönleriyle araştırılarak şüphelerin giderilmesi ve bu hadisede ihmali, hatası, kastı ve kusuru olanların ortaya çıkarılıp, hukuk önünde yargılanarak hak ettikleri cezayı almaları en büyük dileğimdir. Bem-Bir-Sen ailesi olarak, onu ve beraberinde hayatını kaybeden yol arkadaşları ile birlikte İHA muhabiri İsmail Güneş'i ve pilot Kaya İstektepe'yi unutmayacağız. Her daim kendisini şükranla, minnetle yâd edeceğiz. Yokluğu, bizlerde büyük bir boşluk oluşturmuştur. Türk siyasetine olan katkıları unutulmayacaktır. Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Allah ondan razı olsun mekânı cennet olsun diyor başta ailesi olmak üzere tüm sevenlerine en kalbi hürmetlerimi sunuyorum.”
