Hayrullah AĞKAŞ
20. Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası Başkanı Taylan Küçüker ; ebeveynler ve öğretmenlerin Ulusal Göz Taraması Programı hususunda bilgilendirilmesi noktasında il milli eğitim müdürlerine çağrıda bulundu.
20. Bölge Kuzeydoğu Optisyen Gözlükçüler Odası’nın Kars, Ardahan, Iğdır, Erzurum, Erzincan, Tunceli, Elâzığ, Sivas illerinin bağlı olduğu bir bölge odası olduğunu kaydeden Küçüker, bu illere bağlı il milli eğitim müdürlüklerine bir yazı göndererek çocukların düzenli göz muayenelerinin yaptırılması için çağrıda bulunduklarını ifade etti.
UYGULAMA BİRÇOK AB ÜLKESİNDE YAPILIYOR
Küçüker, “T.C. Sağlık Bakanlığımızın Ulusal Görme Taraması Programı Genelgesi kapsamı itibariyle Cumhuriyet tarihinde ilk ve en büyük projedir. Pandemi süresince çocuklarımızın evde kalma sınırlandırılmasının kaldırılması ile birlikte çocuklar açık havada aktivitelere teşvik edilmelidir. Ebeveynler çocuklarının tablet, bilgisayar, televizyon, akıllı telefon, sosyal medya, kullanımına kısıtlama getirilmeli kullanırken düzenli molalar verilmelidir. Öğrenciler her yıl kayıt yenilerken tam işittiklerine ve tam gördüklerine dair göz doktorundan alınmış bir raporu kayıt evraklarına eklenmesinin şart koşulması eğitimde başarı oranlarını yükseltecektir. Bu uygulama birçok AB ülkesinde yapılmaktadır. Sağlık Bakanlığımızın Ulusal Görme Taraması Programı Genelgesinden haberdar olmayan, öğretmenlerimiz, ebeveynlerimiz ve velilerimizin olduğunu düşünüyoruz. Öğretmenlerin, öğrenci ebeveyn ve velilerinin çocukların ulusal görme tarama programı kapsamında aile hekimliklerinde ücretsiz taramaları yapıldığı hususunda bilgilendirilmesi hususunda yardım ve katkılarınızı istiyoruz” dedi.
Çocuklarda görme sorununun belirtilerine dikkat çeken Küçüker, “Berrak, net görmeme, yazı tahtasında yazanları defterine yanlış kopya etme, kitabı gözüne çok yakın olarak tutma, harfleri ve kelimeleri ters olarak algılama, okurken başını kitaba bir açı ile eğme, dikkat zayıflığı, yakın çalışırken çabuk yorulma, okurken ya da yazarken bir gözünü kapatma ya da şaşı bakma. Arada bir veya ısrarla yazarken veya okurken ve özellikle görevi zor iken çift gördüğünü veya bulanık gördüğünü söyleme, yazı tahtasından deftere kopya ederken veya diğer yazılı materyalden kopya alırken yerini kaybetme, okuduğu kelimeyi parmağını kullanarak işaret etme, düzenli olmayan harfler ve kelime aralıkları ile yukarı doğru veya aşağı doğru yazma, okurken küçük kelimeleri ihmal etme, okumadan ve yakın çalışmadan sonra gözlerinde kaşınma, yanma ve baş ağrısı, yakın mesafe çalışması yaparken aşırı derecede göz kırpıştırma, kısa süreli okuma esnasında veya sonrasında gözlerini ovalama, devamlı okudukça kavrayışında azalma” ifadelerini kullandı.
GÖRME İNSANIN EN DEĞERLİ VARLIĞIDIR
“Çocuk net göremediği zaman, içe kapanık, öz güveni zayıf olur. Bazen hırçın, derslerinde başarısız olma riski söz konusudur” diyen Küçüker, “Görme insanın en değerli varlığıdır. Öğrendiklerimizin yüzde 83'ünü gözlerimizle sağlarız .Gözlerimiz adeta beyinin uzantısı gibi çalışır. Gözlük çocuklarınızın gözlerini dünyaya açar. Her şey bir göz muayenesi ile başlar. Bu vesile ile çağrımızı tüm illerimizdeki İl Milli Eğitim Müdürlüklerine yapıyoruz” açıklamasında bulundu.
