USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Yeşilırmak Yok Olabilir!

Yeşilırmak Yok Olabilir!

Yeşilırmak Yok Olabilir!
01-11-2021 07:00
Google News


Oğuzhan SARZEP

 “Çevre Sorunlarında Bilinmeyen 100 Bilimsel Gerçek” kitabının yazarı olan çevre bilimci Dr. Emrah Akyüz, Yeşilırmak’ta yaşanan su kirliliğinin tehlikeli boyutlara ulaştığına vurgu yaptı.

Yeşilırmak’ta yaşanan su kirliliğinin ekoloji dengeyi bozacak seviyelere ulaştığını belirten Dr. Emrah Akyüz, kirliliğin önlenememesi durumunda Yeşilırmak’ın yok olabileceği uyarısında bulundu.

Temiz çevrede yaşamanın temel bir insan hakkı olduğunu belirten Akyüz, Yeşilırmak’ın kirletilmesinin anayasal bir suç olduğunu aktardı.

519 kilometre uzunluğundaki Yeşilırmak’ın Türkiye’nin en önemli su havzalarından bir tanesi olduğunu belirten Akyüz, “Türkiye yüzölçümünün yüzde 5'ine karşılık gelen Yeşilırmak, Anadolu’da yaşayan insanların önemli su kaynağıdır. Yeşilırmak geçiş yaptığı Sivas, Tokat, Amasya ve Samsun bölgelerinin can damarıdır.  Bu bölgede yaşayanların su ihtiyacının temin edilmesinde kullanılmaktadır. Aynı zamanda Yeşilırmak üzerinde çok sayıda baraj bulunmaktadır. Yeşilırmak üzerinde kurulan 20 adet baraj ve/veya HES sayesinde bölgenin enerji ihtiyacı karşılanmaya çalışılmaktadır. Bundan dolayı Yeşilırmak’ın korunması ve geliştirilmesi bölge halkı için hayati öneme sahiptir” dedi.

KURAKLIK RİSKİ YAŞANABİLİR

“İklim değişikliği günümüz dünyasının en önemli çevre sorunudur” diyen Akyüz, “Türkiye, iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ülkelerden bir tanesidir. Özellikle İç Anadolu bölgesi iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık sorunu ile karşı karşıyadır. Tatlı su kaynakları açısından zengin bir coğrafyaya sahip olmayan Türkiye, iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık sorunu ile mücadele edebilmesi için mevcut su kaynaklarını koruması gerekmektedir. Türkiye yüzölçümünün yüzde 5'ine karşılık gelen Yeşilırmak, iklim değişikliği ile mücadelede korunması gereken en önemli su kaynağıdır. Son zamanlarda Yeşilırmak’ta yaşanan su kirliliği tüm bölge halkını rahatsız edici boyutlara ulaştı. Yeşilırmak’taki suyun doğal rengi toprak rengidir. Fakat son dönemlerde Yeşilırmak’taki suyun rengi yeşile dönmüştür. Bu yeşil görüntü Yeşilırmak için tehlikeli boyutlara ulaşan su kirliliğinin habercisidir. Yeşilırmak’ta yaşanan su kirliliğinden dolayı mavi-yeşil alg adını verilen su yosunları artmakta ve bu durum su havzasının renginin değişmesine neden olmaktadır. Yeşilırmak bu şekilde kirletilmeye devam eder ise orta vadede bu su havzası yok olma noktasına gelebilir. Yeşilırmak’ta yaşanan kirliliğin birçok nedeni bulunmaktadır. Bunlar içerisinde en önemlisi sanayi tesislerinin neden olduğu atıklardır. Yeşilırmak’ın geçtiği bölgelerde bulunan sanayi tesislerindeki atık sular hiçbir arıtmaya tabi tutulamadan su kaynakların bırakılmaktadır. Sanayi tesislerinin atıkları yüksek oranda kimyasal maddeler içermektedir. Bu kimyasal maddelerin arıtılmadan su kaynaklarına deşarj edilmesi, suyun doğal yapısını bozmakta, yani su kirliliğini tetiklemektedir” ifadelerini kullandı.

ANAYASAL SUÇ İŞLENİYOR

Yeşilırmak su havzasında yaşanan kirliliğin ikinci en önemli sebebini kentsel atıklar olarak açıklayan Akyüz, “Yeşilırmak çok sayıda kentin topraklarından geçmektedir. Kentlerdeki atık sular bu su havzasına deşarj edilmektedir. Nitekim Yeşilırmak’a baktığımızda çok sayıda açık deşarj borularının olduğunu görmek mümkündür. Hiçbir arıtma yapılmadan kentsel atıkların doğrudan Yeşilırmak’a salınması, bu su havzasının kimyasal ve biyolojik atıklar ile kirletilmesine neden olmaktadır.  Türkiye’de çevrenin korunmasına yönelik önemli haklar güvence altına alınmıştır. Temiz çevrede yaşama hakkı Türkiye’de yasal güvenceye altındadır. 1982 Anayasası’nın 56. maddesine göre “herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Vatandaşların sağlıklı bir çevrede yaşayabilmesi için temiz su kaynaklarına sahip olması gerekmektedir. Bu nedenle Yeşilırmak’ta yaşanan kirlilik, bu su kaynağının etrafında yaşayan insanların 1982 Anayasası ile güvence altına alınan “temiz çevre hakkının” ihlal edilmesi, yani anayasal suç işlenmesi manasına gelmektedir. Yeşilırmak’ta yaşanan kirliliğe neden olan herkes, bölge halkının temiz çevre hakkını ihlal ettiği için anayasal suç işlemektedir” ifadelerine yer verdi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
20.05.2024
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3799+64
2Fenerbahçe3796+62
3Trabzonspor3764+17
4Başakşehir FK3758+10
5Beşiktaş3756+6
6Kasımpaşa3753-4
7Alanyaspor3751+3
8Sivasspor3751-8
9Çaykur Rizespor3750-8
10Antalyaspor3748-5
11Adana Demirspor3744-3
12Samsunspor3743-8
13Kayserispor3742-12
14Gaziantep FK3741-8
15Konyaspor3741-11
16MKE Ankaragücü3740-4
17Hatayspor3738-9
18Fatih Karagümrük3737-5
19Pendikspor3737-30
20İstanbulspor3716-47
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
CİLALI TAŞ!