OĞUZHAN SARZEP
TBMM Meclis İdari Amiri ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz hafta Sivas’ta düzenlendiği mitingin son 20 yılın en katılımlı mitingi olduğunu söyledi.
CHP Sivas İl Başkanlığı geçtiğimiz hafta Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımı ile düzenlenen mitingde emeği geçen CHP Gençlik Kolları ve Kadın Kolları ile birlikte kahvaltıda buluştu. Düzenlenen kahvaltı programına CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, İl Başkanı Ulaş Karasu, CHP Gençlik Kolları, Kadın Kolları, Merkez İlçe Başkanı ile çok sayıda partili katıldı.
Açılış konuşmasını yapan CHP İl Başkanı Ulaş Karasu miting çalışmalarını yürüten gençlik ve kadın kollarına teşekkür etti. Seçimlere 5 günün kaldığını ve bu seçimlerin en büyük emekçilerinin gençlik ve kadın kollarının olduğunu ifade eden Karasu ‘ Bu süreçte özellikle yerel seçime giderken müthiş bir çalışma azmi gösterdiniz. Gençlerimize, kadınlarımıza teşekkür ediyorum. Yöneticilerimizin, partinin farklı kişilerin, partinin kapısından geçmediği dönemde siz bu partiye ivme ve dinamizm kattınız ve bunun en güzel göstergesini yapmış olduğumuz mitingle bize ve tüm Sivas kamuoyuna göstermiş olduk. Siz mitingde gençlerimizin sabaha kadar bayrak asarken, kadınlarımız onlara börek, çay taşırken bazıları sıcak yatağında yatıp, sabah başarısız olsunlar diye bekliyorlardı ama siz hepsinin yüzünü kara çıkardınız, bizim yüzümüzü ak çıkardınız hepinize teşekkür ediyorum.’
SON 20 YILIN EN KALALIK MİTİNGİ
CHP İl Başkanı Ulaş Karasu’nun ardından söz alan TBMM Meclis İdari Amiri ve CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir Genel Başkanlarının katılımı ile gerçekleştirilen mitingin son 20 yılın en katılımlı mitingi olduğunu söyledi. Özdemir ‘Genel Başkanımızın katılımı ile düzenlenen mitingde gençlerimizi özellikle ve kadınlarımızı çok yoğun bir biçimde alanda gördüğümde içimdeki geleceğe yönelik umudun bir kat daha arttı. Son 20 yılın en geniş katılımlı mitingini birlikte gerçekleştirdik. Ama sadece Sivas mitingi değil Genel Başkanımızın gittiği her miting herhangi bir organizasyon olmadan son 20 – 30 yılın en katılımlı mitingleri haline dönüşüyor. Bizde 2 aydan beri il başkanımızla, gençlerimizle birlikte alanlardayız, ilçelere gidiyoruz, samimi söylüyorum şimdiye kadar gördüğümüz ilginin ötesinde insanlar siyasete ilgililer. Bunun sebebi bir parti çalışmasının ötesindedir. Toplumun 12 yıllık AKP iktidarı döneminde getirdiği topluma karşı dayatma siyasetin çıkmaz bir sokağa doğru sürüklenmiş olması, bizi bir arada tutan Cumhuriyetin temel değerlerinin aşındırılıyor olması toplumda ister istemez iktidara karşı bir değişim talebinin yükselmesine sebep oluyor. Uzunca yıllar sanki hiç gitmeyecekmiş gibi devleti teslim aldığını düşünen Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk ezberinin bozulduğu yer gezi parkı olaylarıdır. Orada belki çoğumuzun da ezberini şaşırtacak bir şekilde siyasete ilgi duymadığını zannettiğimiz gençler internetle uğraşıyor dediğimiz gençler, aktif siyasetin içinde değiller dünya ve memleket meseleleri ile ilgilenmiyor dediğimiz gençler bir anda Türkiye’nin her yanında meydanları doldurdular. Bugün hala Başbakan’ın anlayamadığı bir mesajı vermeye çalıştılar. Sayın Başbakan seçimle iş başına gelmiş olabilirsin bu ülkenin başbakanı olabilirsin ama bu ülkenin başbakanı olmak demek seçimlerde belirli oranlarda oy alıyor demek toplum olarak bizim gençler ve kadınlar olarak nasıl düşüneceğimize, nasıl giyineceğimize, kiminle oturup kalkacağımıza, kaç çocuk doğuracağımıza, çocukları nasıl doğuracağımıza burnunu sokmaya hakkın yok diyen bir anlayıştır. Toplumun kendiliğinden gelen refleks ve uyanıştı. Bunu önce sayın başbakan anlayamadı geçici bir irade zannetti. Ama günlerce özellikle büyük kentlerde 71 vilayette giderek demokratik bir direnişe doğru giden bu cephe büyümeye başlayınca başbakanın uykuları kaçmaya başladı. Artık hiçbir güç beni sittin sene iktidardan uzaklaştıramaz diyen başbakanın o ezberi bozulmuştur. Bunu gören başbakan bir gün gideceğini anlayan başbakan giderek daha çok şiddeti, giderek daha çok kötü muameleyi artırmaya başladı. Tayyip beyin giderek diktatörleşiyor olmasında ki yatan neden iktidara daha çok sarılmak durumunda kalışı iktidara devam etmekten çok iktidardan gidersem hesap veremeyeceğini biliyor bu ülkede bir gün bile kalamayacağının korkusu Tayyip Beyi sarmış vaziyette. Bu korku tarihte bundan önceki diktatörlerin gidişinde olduğu gibi bu diktatörü de daha çok diktatörleştirmeye, daha çok anti demokratikleşmeye, daha çok polis şiddetine mahkum ediyor.’
