
Pandemi Etkisi
Yaklaşık bir buçuk yıldır savaştığımız virüs hayatımızı önemli ölçülerde değiştirdi. Davranışlarımızın ve alışkanlıklarımızın çoğunu bu yeni düzene göre belirledik. Kendimizi bu yeni düzene adapte etmek zorunda kaldık.
Bu virüs ile hayatımızı bir korku, endişe kapladı. Kendi sağlığımız ve sevdiklerimizin sağlığı konusunda endişe ve kaygı duymaya başladık. Bu durumla birlikte stres seviyemiz de artmaya başladı.
Bu salgın ve salgından korunmak için aldığımız tedbirler beraberinde zorlu bir süreç getirdi. Salgına yakalanan insanların hastalıkla mücadelesi ve bu sürecin psikolojilerine etkisi büyük oldu.
Bu durumun bizleri bunaltıcı bir psikolojiye sürüklediğini düşünüyorum. Her ne kadar elimizden geldiğince savaşsakta eninde sonunda yine bir karamsarlığa kapılıyoruz. Çünkü her gün gelen ölüm haberleri nedeniyle endişe duyuyor ve karamsarlığa kapılıyorduk.
Bu süreç ile sosyal ilişkilerimizi uzaktan yürütmeye başladık ve pek çok sosyal etkinliğe ara vermek zorunda kaldık. Bu durum bizleri dar, kapalı alanlarda monoton bir akış içerisinde yaşamaya mecbur bıraktı.
Bu durum insanlarda kaygı ve depresyona yol açtı. Monoton bir çevrenin etkisiyle internet ve sosyal medyada uzun saatler geçirilmeye başlandı. Bu durumun insan ilişkilerinde duygusal becerilerin yıpranmasına yol açtığını düşünüyorum.
Bu durum kararlarımızı etkilemeye başladı. İçinde bulunduğumuz stres, bizlerin bazen mantıklı olmayan kararları almamıza ve bunları uygulamamıza neden oldu.
Biz insanlar sosyal varlıklarız. İletişim olmadan bir şeyler başarmakta ve üstesinden gelmekte çok zorlanırız. Yalnızlık böyle olaylarda büyük bir düşman haline gelir. Çünkü konuşamadıktan, bir şeyleri paylaşamadıktan sonra insan depresyona girer.
Bu depresyon hali daha fazla kötü düşünceler düşünmeye insanı sevk eder. İnsanın düzenini bozar. Uyku düzeni, yeme içme düzeni bozulan insan bir yerden sonra fiziksel olarak da rahatsızlık hissetmeye başlar.
Böyle sorunlar yaşamamak için iletişim kurmalıyız. Özellikle yaşlı ve çocuklara yalnız olmadıklarını hissettirmeliyiz.
Bayramdan sonraya kadar tam kapanmaya girdik. Hayatlarımızın normale dönmesini istiyorsak bu kurallara uymalıyız ki en yakın zamanda eskisi gibi maske ve mesafe olmadan hayatın tadını çıkartalım.
Temizlik tabii ki hayatımızın her anında önemlidir. İster pandemi ister normal zaman olsun taviz verilmemesi gereken konulardan biridir. Kişisel temizlik hem kendi sağlığımız hem de toplum sağlığı için hayatımızda önemli bir yer almaktadır.
Anneler günü önümüzde. Bazı insanlar pandemi dolayısı ile annelerinden, ailelerinden uzak kaldıkları için bugünü onların yanında kutlayamayacak. Sarılıp öpemeyecek. Ama elinde bu fırsata sahip olan insanlara bu şansı değerlendirmelerini tavsiye ederim. Öpün, sarılın ve onlara sevdiğinizi söyleyin. Sadece anneler gününde değil bunu her gün yapın. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi belirtin.
Anneler gününden sonra bizi Ramazan Bayramı bekliyor. Ancak eskisi gibi ziyaretler olmayacak, çocuklar şeker toplamayacak.
O bayram neşesi ve heyecanı maalesef bu yıl da hayatımızda yer almayacak.
O neşeyi ve heyecanı yaşamak istiyorsak kurallara uymamız gerekir. Aşılama çalışmalarının da sürdüğü bu zamanda biraz daha dayanmamız gerekecek.
Hepimiz o eski zamanları özledik ve bir an önce geri kazanmak istiyoruz. Bunun için bize düşen görevi yerine getirmemiz gerekir. Umarım en kısa sürede sevdiklerimiz ile doya doya sarılır ve güzel havalarda dolaşırız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.