Sen mâna güneşi, âlemin tek rehberi
Lütfeyle bizlere iki cihan Peygamberi
Firdevsi âlâda bu gözler seni görmek ister
Bu beden, bu ten yolunda ölmek ister
Uğrunda öleyim varayım huzuruna yüzü ak
Vuslatala bile mi Ya Rab bu ızdırap, bu firak
Bedenim dolaşırken küre- i arzda yalnız ve avare
Ruhum aşık olmuş Muhammed Mustafa adlı o yâre
Gönlüm düşmüşken bu derin derde müptelâ
Adını işitince titrer efendim, yer, gök ve arşı-âla
Alemler hatrına yaratıldı ezelden
Sen gittin efendim ne gelir elden
Deruni bir tutku bu benim sana duyduğum
Kurân – sünnet çizgisi tüm kalbimle uyduğum
Sevmiş, övmüş yaratmış , yardan cenabı Allah
Fikana düçar olmak korkusuyla çekerim ben ah!
Hicretim sana kavuşmak içinde gittiğim her yerde diyarda
Uzatma sürgünümü ötelerden gülümse yar
Ümetim dedin her dem, o vakar sessizliğinle
Yürürken Yaradana sen bütün benliğinle
Asırların ötesinden sesleniyorum sana
Gül Muhammed Mustafa şefaat et sen bana
Uğrunda öleceğim andım olsun Allah’a.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.