Yılbaşında hindi tüketmenin caiz olmadığını söylemenin çok zor olduğunu vurgulayan Bölükbaşı, mekruh olarak değerlendirilebilir diyerek ‘İlla hindi yenmek isteniyorsa bunu yılbaşı günü değil öncesinde veya sonrasında yenmesi daha iyi olur’ dedi.
SERCAN ÇETİNEL / ÖZEL HABER
Yılbaşı klasiği olarak bilinen hindiler pazardaki yerini aldı. İlimizde hindi alım satımı çok olmasa da, yılbaşında hindi tüketmenin caiz olup olmadığını merak eden vatandaşlar, halk arasında ‘Alo Fetva’ olarak bilinen Dini Sorular Bilgi Hattı'nı aramakta buldu.
‘CAİZ OLMADIĞINI SÖYLEMEK ÇOK ZOR’
Sivas Müftülüğü Vaizlerinden olan Saffet Bölükbaşı ise konu ile ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Yılbaşı geceleri hindi yenmesinin caiz olmadığını söylemenin çok zor olduğunu vurgulayan Bölükbaşı, kendi kültürümüzden kaynaklanan bir örf adetimiz olmadığını söyleyerek şu ifadeler kullandı:
‘Daha çok köylerde, kenar mahallelerde yılbaşı için özel olarak hindi yetiştirdiklerini söylüyorlar. Çünkü yılbaşında piyasasının normal şartlara göre biraz daha fazla olduğunu biliyoruz. Hindileri belirli bir cüsseye getirerek kilo hesabı satarak kar amaçlı bu işi yapıyorlar. Tabi doğrusu hindinin tek başına yılbaşı için hazırlanıp, kesilmesinin caiz olmadığını söylemek çok zor. Yani haram diyemeyiz ama yılbaşı bildiğiniz gibi bizim kendi kültürümüzden kaynaklanan örf adetimiz değil. Yani batı kültürü sonucunda ve bazı Müslüman ülkelerce benimsenmiş, dünyanın ortak bir kültürü haline dönüştürülmüş bir şey.’
‘MEKRUH OLARAK DEĞERLENDİREBİLİRİZ’
Yılbaşında hindi tüketiminin televizyonlarda ve sanal ortamlarda empoze edildiğini vurgulayan Bölükbaşı, ‘Hindi yenmek isteniliyorsa illa yılbaşı gecesi değil öncesinde veya sonrasında tüketilmesi gerekir’ dedi. Bunu mekruh olarak nitelendirebileceklerini söyleyen Bölükbaşı sözlerine şöyle devam etti:
‘Şunu rahatlıkla diyebiliriz ki, bir nefis muhasebesi yapma adına yılbaşının şöyle bir gözden geçirerek, 365 günü tamamladım. Bir takvimim var ve bu takvimden her gün bir yaprak koparttım. Aslında ben her gün hayatımdan bir gün eksilttim diyerek bir nefis muhasebesi yapmamız gerekirken, tam tersine bir kültür emperyalizmin maalesef sonucu neticesi olarak, insanlarımız kültürel bir takım şeyler bizlere enjekte edilerek, televizyonlarda, gazetelerde bizlere empoze edilmeye çalışıldı. Bunun bir parçası olarak da bize sunulan bazen dizilerde, reklamlarda olsun birçok alanda yılbaşı hindisi vs. önümüze konuluyor. Bunun yapılmamasını çok rahat isteyebiliriz vatandaşlarımızdan. Eğer illa yenilecekse bunu başka bir zamana, daha öncesine veya sonrasına taşımak daha uygun olur. Dolayısıyla caiz değildir diyemesek de, bunun yapılmasının hoş olmadığını diyebiliriz. İslami literatürde mekruh diye bir kavram vardır bilirsiniz, yani haram değil, caiz değil ama İslam’ın hoş görmediği, uygun görmediği, yani insan içine sinmeyen bir şey olarak değerlendirebiliriz. Dolayısıyla bir Müslüman’ın bir batı kültürünün tahakkümü sonucunda, evine hindiyi götürüp, onu allıya pullaya süsleyerek yemesi hoş bir davranış olmasa gerek.’
