Kuraklık bu yıl özellikle İç Anadolu Bölgesi’nde çiftçileri mağdur etti. Sivas’taki çiftçilerin bu yıl yüzde 35 oranında kaybının olduğu belirtilirken, mağdur olan birçok çiftçinin artık banka faizleriyle ayakta kalmaya çalıştığı ifade edildi.
HAYRULLAH AĞKAŞ
Mevsimin kurak geçmesi Türkiye'nin birçok bölgesinde üreticileri mağdur etti. Kuraklığın en çok vurduğu Konya, Aksaray, Niğde ve Nevşehir illerinde yağışsız geçen kış ve ilkbahar çiftçiyi isyan etme noktasına getirirken, Sivas’ta çiftçinin ürün kaybı yüzde 35 civarında gerçekleşti.
İç Anadolu Bölgesi’nde bazı illerde susuzluktan arpa ve buğdayın boy vermediği tarlaların büyük bölümüne biçerdöver dahi giremeyecek durumda. Kalkan hasat ise çiftçinin mazot ve gübre için harcadığı paranın yarısını bile karşılamıyor. Hükümet, çiftçiye kuraklık yardımı yapmadığı gibi köylünün devlete olan borcunu da ertelemiyor.
Bu yıl ilimizdeki çiftçi kesimin nasıl bir hasat dönemi geçirdiğini gazetemize açıklayan Sivas Ziraat Odası Başkanvekili Nuh Arslan, bu yıl ki ürün kaybının yüzde 35 civarında olduğunu belirtti.
Bu kayıpta bu yılki yağışların bir etkisinin olmadığının altını çizen Arslan, geçtiğimiz yıl Eylül ve Ekim döneminde yani ekin döneminde toprağın nemli olmamasından ötürü hasatın düşüş gösterdiğini kaydetti.
İlimizde 2014 yılı üretim sezonu bahar ayları itibariyle ekilen buğdayların, arpaların yulafların su ihtiyacı ihtiyaç zamanında karşılandığını belirten Ziraat Odası Başkanvekili Arslan şöyle devam etti:
‘Ancak üreticilerin 2013 yılı ekin sezonunda yani Eylül – Ekim aylarının kurak geçmesi nedeniyle bir kayıp yaşadı. Yani tohum toprağa düştüğü zaman toprakta nem olmazsa yeşermez. Yeşermesi için de toprağa düşen tohumun çiftleşmesi için yani tohumdan çıkan çitin çatallaşması gerekir. Bu çatallaşma ilimizde 2013 Eylül – Ekim aylarının kurak geçmesinden ötürü olmadı. Bu yıl çiftçinin ürün kaybı yağmurun az yağmasından değil, 2013 yılı ekim dönemindeki mevsimin kurak geçmesinden oldu.’
Kar yağışına da dikkat çeken Arslan, ‘Yağışların az olmasının akabinde çıkan buğdaylarda da kar yağışı olmadığı için toprağın üzeri açık kaldı, bu yüzden de don olayı oldu. Ondan dolayı bu yıl bizim ürün kaybımız yüzde 35 civarında gerçekleşti’ dedi.
Bir Oda yöneticisinden ziyade bu işin içinden olan birisi olarak açıklamalarda bulunduğunu belirten Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:
‘Artık girdilerimiz çok fazla. Eskisi gibi değil masraflar çok fazla. Artık gelir gideri karşılamaz hale geldi. Diğer taraftan ülke genelinde kulaklık had safhaya ulaşmış durumda. Yer altı ve yerüstü su kaynaklarımızda büyük oranda düşüş var. Kızılırmak’ın bu yıl ki debisi son yılların en düşük debisi olarak kayıtlara geçti. Bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi de kar yağışının olmaması…
Çiftçilerimizin büyük çoğunluğu çok zor durumda. İlimizdeki çiftçilerin yüzde 90’ı banka faizleriyle ayakta durmaya çalışıyor. Faiz de bizim inancımıza göre haramdır. Peki haram olan yerde bereket olur mu?’
