28 Şubat silindiri üstümüzden geçinceye dek, İmam Hatip Okulları halkın idi.

Okul binasını halk yaptırır, yurdunu inşa eder, elini üzerinden hiç çekmez, madden ve manen sürekli imar ve ihya ederdi...

İmam Hatip öğrencileri de halkın gözünde ve gönlünde her zaman, daha önemli ve özellikliydiler.

Zira halk, kendi yaptırdığı okullarda okuyanları daha bir bağrına basar, destek çıkardı.

Şimdi bu okullar tam anlamıyla devletin.

Yardım paralarıyla, hayırla, himmetle inşaatı yıllar süren binalara kıyasla, devasa binalar çok daha kısa zamanda yapılıyor.

Artık imkanları da daha fazla, artıları da.

Ancak gel gör ki, eskiye kıyasla bu kadar düzelme ve düzenlemeye rağmen;

Halktan rağbet görmüyor ve öğrenciler tercih etmiyorlar.

Bir şekilde tercih etmiş talebelerin de öyle eskisi gibi ne önemi kaldı, ne de özelliği.

Hal böyle olunca; Mekân, kalite, konfor ve donanım olarak eksiksiz olan İmam hatiplerin, en önemli unsurları eksik. Yani öğrencileri...

Hükumet; neredeyse her köşe başına bir İmam Hatip, her evde bir imam hatipli arzu etse de halk mesafeli. Hem de çok!

Bu kadar kısa süredeki değişme, önemli bir sosyolojik tahlil gerektiren bir mesele aslında.

Ancak anlaşılan o ki;

Halk;

Ya, İmam-Hatibi ve İmam-Hatipliyi düşman bilen eski Ceberrut Devleti unutamadığı için, mesafeli.

Ya da artık tercihler tamamen değişti ve halk artık o halk değil...