Son yıllarda; “Bu kadar da olmaz” dedirten hiç bir rezilliğe, ağız dolusu tepki koymamayı öğrendim.
Zira, çok geçmeden; öncekine rahmet okutan bir gelişme oluyor.
Mesela; erkek erkeğe alenen yapılanı görünce, sokakta çiftleşenlere bile bir şey diyemedik.
Epeydir güzel haberlerin gelmediği Okullarımızda da kim bilir bu sene hangi kepazelik olacak diye, resmî bayramları diken üstünde geçiriyoruz.
Zira, bayramın peşinden, yurdun dört bir yanında kaydedilmiş rezillikler sökün ediyor.
Tabi pusuda bekleyen mezuniyet törenlerini de unutmayalım.
Bu sene de böyle oldu.
- Revü kızları gibi giydirilip, sokakta dans ettirilen küçücük kızlara.
- İspanyol fahişelere benzetilen yavrulara.
- Yunan sapıklarına özendirilen körpelere.
Öfke ve şaşkınlığımız geçmeden,
En rezil haber bu kez Tokat’tan geldi.
Erkek çocuklara dansöz elbisesi giydirip, pavyon dansı yaptırmışlar.
Çocuklarımızı bir okula değil de pavyon sermayelerine teslim etsek, herhalde bu kadarına cesaret edemez, ya da bu kadar vicdansız olmazlardı.
Resmî Bayramlar, milli heyecanın mı, yoksa bazı sapık öğretmenlerin sapkınlıklarını diri tutmak için mi yapılıyor…
Topraklar başımıza!
- Sapıkların ve sapkınların elinde, açmadan solan zavallı yavrular.
- Sapıkların ve sapkınların parçaladığı, aciz ve zavallı kanunlar.
- Sapıkları ve sapkınları, taşlamak yerine alkışlayan zavallı veliler.
- Sapıkların ve sapkınların oyuncağı olmuş, hem aciz hem de zavallı; İdareciler, Müdürler, Kaymakamlar, Valiler…
Ve
Zavallı ülkem.
Zavallı milletim.
Zavallı istiklalim ve meçhul istikbalim…