Ülkemiz ve geleceğimizi tehdit eden ve geleceğimizin teminatı olan gençlerimize yönelik bir tehlike olarak gündeme gelen, koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınmaması durumunda, toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkması muhtemel görülen madde bağımlılığı ve uyuşturucu kullanımı, mühim bir problemdir. Özellikle gençlerimizin yaşamlarına bir kâbus gibi çökerek, onların ruh ve beden sağlıklarını tehdit eder durumdadır.

 

Madde Bağımlılığı ile mücadelede en etkin yollardan birisi de kurumlar ve sektörler arası iş birliğiyle yapılacak toplum eğitim çalışmalarıdır. Gençlerimizi bu zararlı alışkanlıklardan uzaklaştırmak için, birlikte sosyal aktivitelere yönlendirecek faaliyetler içerisine yönlendirmek amacıyla;

 

Gençlik döneminde ekip çalışmaları yaptırarak paylaşım ve ekip ruhunun aşılanması, ortak amaç ve hedeflere ulaşmada, birliktelik konularında eğitim ve rehberlik hizmetlerinin verilmesi amacıyla faaliyetler yapmak için, erişkinlerde işlevsel kapasite kaybı artmış, ölüm ve hastalanma oranlarının sedanter (hareketsiz) yaşam tarzına bağlı olduğuna ilişkin bilimsel kanıtlar bulunmaktadır.

 

Bu nedenle çocukluk çağında etkinlik programlarının önemli bir amacı, çocuklukta kazanılan spor, sanat ve kültürel faaliyetler yapma alışkanlığının erişkin yaşlarda sürmesini sağlamaktır.

 

Böylece, erişkin yaşlarda hareketsizliğe bağlı sağlık sorunlarının önlenmesi amaçlanmaktadır. Dezavantajlı grupların şartlarını eşitleyip, fırsat eşitliği sağlanarak sosyal gelişimi yüksek, medeni cesareti gelişmiş bireylerin artması adına çalışmalar yürütebilmektir.

               

Son yıllarda bütün Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de yetişkin nüfusun ölüm nedenlerinin başında kalp ve damar hastalıkları, kanser, beyin kanamaları, felç, solunum ve sindirim sistemi hastalıkları gelmektedir.

 

Yapılan araştırmalara göre bu hastalıkların oluşumunda yanlış beslenme ve hareketsiz yaşam şeklinin etkili olduğu görülmüştür.

 

Önemli sağlık sorunlarına neden olan şişmanlık giderek artmaktadır. Tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bizde de Obezite büyük bir problem olarak karşımıza çıkmakta.

 

Yaşamın her döneminde yapılan düzenli egzersizler ile sağlığın devamını sağlamak insanların kendi ellerindedir.

 

Uzmanlar düşük düzeyde fiziksel aktivitenin şişmanlık için önemli bir etken olduğu sonucuna varmış ve günlük yaşamda fiziksel aktivitelerin sağlık ve zindelik için sağladığı yararları giderek daha fazla şekilde öğütlemekteler.

 

Düzenli fiziksel aktivite ideal kilonun sürdürülmesi, dayanıklılık ve gücün esnekliğin artmasındaki rolünün yanı sıra günümüz hastalıkları olarak kabul edilen kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltacağı açıkça görülmektedir.

 

Söz konusu bu yararlar sadece bireysel düzeyde değil, maliyeti artan sağlık hizmetleri yönünden koruyucu sağlık hizmetleri kapsamında da fiziksel aktivitenin sağladığı yararlar önemli tasarruf sağlayabilmektedir.

 

Çocuk ve gençleri yeterli ve dengeli beslenme alışkanlıkları kazandırmakla birlikte düzenli aktiviteler yapmaya cesaretlendirmek, olumlu sağlık alışkanlıkları kazanmalarına destek vermek, okuldaki başarılarının gelişmesine yardımcı olacaktır.

 

Yaşlılık döneminde ise hastalıklara karşı korunmanın yanı sıra en büyük önemi zihinsel ve bedensel fonksiyonların korunması sağlanmış olacaktır.

 

Tüm bu nedenlerden dolayı, fiziksel aktivitelerin, yeterli ve dengeli beslenmenin, yaşam boyu sürdürülmesinde, Türk toplumuna her zaman her yerde yarar sağlayacağı aşikârdır.

 

Toplum olarak tembelliğe alışmadan, sağlıklı beslenip, fiziksel aktivitelerde bulunarak, sağlıklı yaşayalım. Sağlıklı bir yaşam konforu içinde, birlik, beraberlik ve huzur dolu bir Türkiye’de refah içinde varlığımızı kıyamete kadar sürdürelim.