"...Güç her yüzyılda el değiştiriyor.
Tarihin kadim bir kuralıdır bu.
Tarih, devletler ve medeniyetler mezarlığıdır.
Her yüzyılda, yeni şeklini alacak olan Dünya için kollar sıvanır hazırlıklar yapılır.
Haritaları yeniden çizmek için, 20. yüzyıl başlarında da ölesiye bir savaş yaşandı.
Yüzyılın başında, Dünyaya yeni şeklini verme hakkını, açık ara İngiltere elde etti.
Ardından Fransa ve İtalya da galipler arasından payını aldı...
En son Lozan'da varılan uzlaşma gereği, Osmanlı toprakları paramparça edildi ve bölündü.
Osmanlıdan tevarüs eden topraklarda kan gözyaşı, çile, savaşlar, açlık sefalet, sömürü kol gezdi.
Her zulme rıza göstermek, bize verilenle yetinmek zorundaydık. Çünkü yenilmiştik.
Mütekebbir galipler, bir efendi edasıyla bize yalnız siyasi dayatmalar yapmadılar.
Neye nasıl inanacağımızdan tutun da başımıza hangi şapkayı giyeceğimize kadar, onlar karar verdiler.
Ama bununla da yetinmediler.
Zira, en büyük korkuları, geçmişte de çok zor ve çileli günler yaşamış olan Türk Dünyası, bir şekilde yeniden doğrulmayı başarmıştı.
Hun yıkıldı Göktürk doğdu. O yıkıldı, Uygur, O yıkıldı Karahanlı, Gazneli, Selçuklu, Osmanlı...
Bunu bildikleri için; bir daha ayağa kalkamayalım diye, bizi özümüzden uzaklaştırıp, kendi medeniyet! değerlerine ram ettiler.
Kültürel bir imha ve soykırıma uğradık...
Ancak tarihin kadim kuralı yine tecelli etti.
Toprağa gömdük sandıkları tohum, yeşerdi.
Türk insanı tarihini, kültürünü ve öz medeniyet değerlerini yeniden keşfetmeye başladı.
Ne zaman 1970’lerden sonra.
Bu uyanışı engellemek için darbeler yapıldı, işkenceler, çeşit çeşit zorbalıklar denendi ama nafile.
Ok yaydan çıkmıştı bir kere.
Tarih ve medeniyet perspektifinden bakarsanız bugün yaşadığımız sancılı süreç, bir doğumun habercisidir...
Doğum muhtemelen ve inşallah 2023’te gerçekleşecektir.
Eski Türkiye kodlarıyla düşünmeye alışmış ve mankurtlaşmış olanlar, bir cephede saf tuttular, Yeni ve Büyük Türkiye diyenler diğer safta.
Daha 2023' e kadar çok seçim var.
Bu seçim niye bu kadar önemli diyorsanız... Yanılıyorsunuz!
Şu an tekerlek tam tümsektedir.
Ya ileri ya geri, bu araba gidecektir.
Tümseği geçerse Yeni ve Büyük Türkiye yoluna devam edecek geçemezse, eski ve esir Türkiye olarak kalacaktır.
Yeniden Büyük Türkiye hayallerinin gerçeğe dönmesi için, Dünyanın yeniden kabuk değiştirmeye başlayacağı gelecek yüzyılı beklemek zorunda kalacaksınız.
Tarihin kuralı böyle.
Tarihten ders almazsanız, tarih sizden intikam alır.
Tarihini bilmeyenlerin coğrafyasını, başkaları çizer..."
(Şevki KARABEKİROĞLU - 2016)