
Şadiye ÖZTÜRK
VİTAMİNCE; GÜNLÜK D VİTAMİNİ YETERSİZ ALIMI SONCUNDA KİLO VERMENİZİN DAHA ZOR OLACAĞINI BİLİYOR MUYUZ
Çağımızda, sağlık problemlerinin başında yer alan obezite, dünyayı maddi ve manevi yönden oldukça kötü etkilemektedir. Dünyada sağlık maliyeti ciddi boyutlarda artırması, şişmanlık yaşının çocuk yaşlara kadar düşmesi ciddi boyutta otoriterleri düşündürmektedir.
Dünyayı bir tarafa bırakalım, aynı zamanda bireysel olarak birçok ayrımcılığa maruz kaldığımız, üzerimizde ön yargıların oluştuğu hem sosyal, hem fiziksel hem de ruhsal yönde bizi epey yoran bir durum aslına bakarsanız obezite.
Konunun bu tarafını bir kenara bırakıp, D vitaminin bu mücadelemize nasıl yardım edeceğin bahsetmeden önce isterseniz D vitaminin biraz daha yakından tanıyalım.
Genelde güneşi hepimiz cildimize nüfus ederek yaşlanmamızı hızlandıran, ciltteki harabiyeti artıran bir etken olarak düşünürüz. Aslında vücut işlevinde bir o kadar da faydalı olan D vitamini en iyi kaynağı da güneşdir. Güneş ışınları olmaksızın vücudumuz D vitamini üretemez.
D vitaminin vücuttaki görevlerine baktığımız zaman ise bağışıklık sistemimizin düzenlemede ( atalarımızın boşuna dememiş 'Güneş giren eve doktor girmez' diye), kemik sağlığımızı korumada, hücrelerin sağlık olarak bölünmesinde ve yaşamsal faaliyetlerini sürdürmesinde etkili olduğuda bilinen gerçektir.
Asıl konumuz olan kilo vermede görevi ise, insulin metabolizmasındaki yeridir. Vücudumuzdaki D vitaminin yetersizliği sonucunda, insulin direncine neden olabilmekte, dolaylı olarak kilo almamıza meyil hazırlamaktadır. Daha detaylı açıklarsak bizim vücudumuzdaki metabolik denge içerisinde glikozu (kan şekeri olarak bilinmektedir.) vücudumuzdaki gerekli organlara taşınmasına yardımcı olan, fazlasını yağ dönüştüren ve bu sirkülasyonunda denetleyicisi insulindir. Eğer herhangi bir bireyde insulinde direnci oluşursa vücutta insulinin etkinliği glikoza karşı azalır ve dokular daha az enerji harcamaya başlar( dokulara harcaması için yeterli miktarda glikoz taşınmamasından), bri yandan da dokular yeterince enerji alamadığından iştah hormonları devreye girer ve fazla yemek yemeye yöneliriz. Sonuç olarak vücuda alınan enerji (düşmesi ile) ile harcanan enerji (daha fazla olması) arasındaki dengesizlik nedeni ile de kilo alma süreci başlar.
Yapılan bazı bilimsel çalışmalara değinecek olursak;
'D vitamini eksikliği olan ve olmayan 2 grup arasında metabolik sendrom açısından risk olup olmadığı karşılaştırılmış ve sonuçta D vitaminin eksikliği olan bireylerde bu risk daha yüksek bulunmuş.
'Yapılan başka bir çalışmada ise D vitaminin vücutta insulin salgılanmasında düzenlemede yardımcı olduğu vurgulanmış.
'Başka bir çalışmada ise normal insulin salgılanması için D vitaminin elzem olduğu belirtilmiş.
'Gestasyonel diyabet olarak adlandırdığımız hamilelikteki diyabettin D vitaminin normal düzeylerde olması önleyebilici etki gösterebileceği belirtilmiştir.
'İnsan üzerinde yapılan çalışmalarda D vitaminin yetersiz alımı, insulin duyarlılık oranı düşürdüğü, metabolik sendrom riskini ve tip 2 diyabet( şeker hastalığı) riskini artırdığı saptanmıştır.
Son söz; D vitamin yeterli alınması kronik hastalıklardan (obezite, diyabet, metabolik sendrom) korumaktadır. Yeterli D vitamini ise; 15 dakika yüz, baş, omuzun güneş görmesi ile sağlayabiliriz. ( güneş ışınlarının şiddetli olmadığı dönemlerde) Bu düzeyde güneş ışınlarından yararlanmayan bireylerin doktor kontrolünde durumlarına göre 400-1000IU D vitamini suplementi almaları gerekebilir. D vitaminin fazlasının da toksik etki oluşturabileceğinden bunun kesinlikle doktorun gerekli gördüğü koşullarda alınması gerektiğini söylememize gerek yok sanırım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.