Bir yerde;

İcraat yoksa laf vardır.

Başarı yoksa bahane vardır.

Hesap, plan proje yoksa ahkâm kesme vardır belki fal vardır.

Hedef, gaye, zirve yerine zan vardır.

Hakikat sinmiş, doğru saklanmışsa; böbürlenen yalan vardır.

İlim ile amel edilmiyorsa, merkebe yüklü palan vardır.

Emniyet, güven, itimat kalmamışsa; nesilleri çayıra salan vardır

Sağlam değilse hesap; geride hep bir artan, hep bir kalan vardır.

Sevgi, muhabbet çıkmışsa gönüllerden; çıyan vardır yılan vardır.

Zarafet, nezaket, edep terk etmişse dudakları; bey değil ulan vardır.

Yiğitlik kayıp, erlik firar, mertlik esirse, düşene çullan vardır

İnsana değer, büyüğe hürmet, ilme ihtiram yoksa herkesi kullan vardır.

Feraset yoksa gözlerde; allanıp pullan vardır

Mürşit yoksa cemiyette karanlığa ilan vardır.

Kadın-Erkek kavgadaysa; yuva değil tepetaklak ehram vardır.

Helal yoksa kasalarda, kursaklarda haram vardır.

Lakin

Yeis yakışmaz Mümine;

Zira

Sabaha çıkaran vardır.

Kanıyorsa yaraların, elbet bir saran vardır.

Ümitsizlik olmasın şiarın; bunca dost yaran vardır.

Kalmasa bile hiçbir şeyin,

Bin hazineye bedel;

Gözyaşın vardır, niyazın vardır, duan vardır...