SERCAN ÇETİNEL
Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar çoban bulmakta zorlanıyor. Yeni yetişen nesillerin büyük bir çoğunluğunun okuduğunu, okumayanların ise gurbete çalışmaya gittiğini söyleyen hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar, bu soruna bir türlü çözüm bulamamaktan dertli.
Sivas merkeze bağlı Ağılkaya köyünde ikamet eden Erol Yıldız isimli bir vatandaşımız ise bu sorunu yaşayanlardan sadece birisi. Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan 40 yaşındaki yıldız, yaklaşık 10 yıldır çoban bulmakta sıkıntı yaşadıklarını belirtti.
‘YENİ NESİL ÇOBANLIK YAPMAK İSTEMİYOR’
Yeni yetişen neslin çobanlığa heves etmediğini ya da yapmak istemediğini kaydeden çifti Yıldız, yaşadığı sorunları şu şekilde dile getirdi:
‘30 yıldır tarım ve hayvancılıkla uğraşıyorum. Sivas Merkeze bağlı Ağılkaya Köyünde yaşıyorum. Köyümüz Sivas’a 30 kilometre. Benim 15 adet büyükbaş hayvanım var. Yaklaşık 10 senedir çoban bulmakta sıkıntı yaşıyoruz. Şuan Sivas’ta köylerimizde çoban bulamıyoruz. Eskiden çobanı rahatlıkla bulabiliyorduk. Her evde bir kişi oluyor oda kendi arazi işleri falan halledebiliyor, hayvanları anca uğraşabiliyor. Yani bu işi yapmak için en az bir evde 2-3 kişi olacak ki o da yok yani, çoğu yaşlı nüfus. Genç nüfus hep gurbette artık. Yeni yetişen nesil kesinlikle çobanlığa heves etmiyor. Artık çoğunluğu okuyor, okumayanlarda gurbete çalışmaya gidiyor.’
‘3 BİN TL MAAŞA ÇOBAN BULAMIYORUZ’
Sivas’ta 3 bin TL’ye çalışacak çoban bulamadıklarını, bu yüzden genelde Güneydoğu’dan adam buldukları kaydeden çiftçi Yıldız, şöyle devam etti:
‘Çobanları genelde Diyarbakır, Adıyaman gibi şehirlerde yani genelde Güneydoğu’dan getiriyoruz. Bir çobanın aylık maaşı 3 bin TL’ye denk geliyor. 6 ay boyunca hayvanları yayıyor yani 180 gün sürüyor. Sezonluk anlaşma sağlanıyor ve aylığı ortalama 3 bin TL’ye geliyor.’
‘ŞUAN ÇİFTÇİLİK VE HAYVANCILIK ÇOK GÜZEL’
Geçmişe göre çiftçiliğin ve hayvancılığın çok iyi durumda olduğunu kaydeden Erol Yıldız, hayvanlarının artık para ettiğini ve çok memnun olduklarını kaydederek, şu ifadelere yer verdi:
‘Çiftçilikte olsun hayvancılıkta olsun şuan geçmişe göre çok güzel. Yani hayvanımız para ediyor. Eskiden bir hayvanı satıyordun bir derdin varsa sıkıntı varsa onu karşılamıyordu. Bugün normal büyük baş hayvan en alt başı 5 bin, en üst başı 10 bin TL. Tabi 15-20 bin lirayı bulanda oluyor. Ama dediğim gibi şimdi bir hayvan sattığınızda derdinizi sıkıntınızı hallediyor. Bundan çok memnunuz. Şuan çiftçilikten çok memnunuz ve hayvancılıktan güzel para kazanıyor.’
‘DESTEKLER ÇOK GÜZEL FAKAT BAZEN ALAMIYORUZ’
Devlet tarafından verilen desteklerin çok güzel olduğunu fakat bazen sıkıntıya düştüklerini vurgulayan Erol Yıldız, çifçilerin muzdarip durumda olduğu konu hakkında şu ifadelere yer verdi:
‘Biz çiftçilikten çok memnunuz ama tek sıkıntımız ektiğimiz arazinin desteğini alamıyoruz. Mesela benim ektiğim tarla dedemin adına. Dedem vefat etmiş durumda. Bu yüzden o tarlanın desteğini alamıyoruz. Ben işliyorum bu tarlayı 30 senedir fakat dedem vefat ettiği için desteğini alamıyorum. En büyük sıkıntımız bu yani. Mesela gübre, mazot desteği alıyoruz biz. Tarlanın dönümüne göre 10 TL alıyorsun. Misal 500 dönüm arsaya 5 bin TL eder. Benim 500 dönüm arazi eskiyorum. 180 dönümünün desteğini alıyorum. Gerisinin desteğini alamıyorum. Bu bize çok kayıp. Sattığımız ürüne destek veriyor devlet kilo başına 50 kuruş ama onu alamıyoruz. Ben 80 ton tahıl sattım, 20 tonun desteğini aldım. 60 tonun desteğini alamadım. Oda 3 bin TL ediyor. 3 bin TL’de öbür gübre, mazot desteğinden kaybım var. Destekler çok güzel fakat bu sorundan dolayı alamıyoruz. Köylünün en çok muzdarip olduğu konu bu.’
