“Demokrasinin beşiği” diye yutturulmaya çalışılan Britanya’nın idare sistemi aslında nedir
1- Sıradan vatandaşların seçtiği “Avam Kamarası” 650 üyeden oluşan bir meclistir. Başbakan ve bakanlar buradan seçilir.
2- Bir üst kurul veya Senato yerindeki “Lordlar Kamarası” ise halkla hiç alakası olmadan “atanır.” 800’e yakın üyenin:
- 681’i Kral tarafından ömür boyu (bir kısmı babadan oğula miras yoluyla devam ediyor)
- 26’sı Kral tarafından Anglikan kilisesinden üst düzey papaz
- 75’i siyasi parti yönetimleri tarafından 15 yıllığına
- 15’i de Lordlar Kamarası üyeleri tarafından atanır. Bu 800 üyenin yaklaşık yarısı meclise hiç gelmez.
Bu “Atanmışlar Kamarası” halkın seçtiği “Avam Kamarası”nın üstündedir, sembolik falan değildir ve alttan gelen her şey bunların eleğinden geçip Kralın onayına gider. Bir şey halk meclisinden büyük ekseriyetle geçse bile Lordlar tarafından reddedilince gerçekleşemez.
Bunun en dramatik örneği de şudur: “Mart 2007'de Avam Kamarası üyeleri, Lordlar Kamarası üyelerinin tamamının seçimle göreve getirilmesi ilkesini 267'ye karşı 337 oyla kabul ettiler. Ancak Lordlar Kamarası bu öneriyi reddetti ve üyelerinin tamamı atama yolu ile göreve getirilmesine dayalı statükoyu muhafaza etti.”
Kazara Lordların gözünden kaçan bir şey olursa o da Kraldan veto yer zaten.
Avam kamarasındakiler de halkı temsilen ülkeyi yönettiklerini zannedip kumda oynayan çocuklar gibi oyalanırlar.
İşte bazılarının öve öve bitiremedikleri İngiliz demokrasisinin maktâ’ı/kesiti.