Gündem

ŞİFAİYE MEDRESESİ 800 YAŞINDA?

ŞİFAİYE MEDRESESİ 800 YAŞINDA?

ŞİFAİYE MEDRESESİ 800 YAŞINDA?
16-01-2017 16:17


YUNUS BUDAKTAŞ

Zamana meydan okuyarak günümüze kadar ulaşan Şifaiye Medresesi, bugün hala ayakta. Pek çok medeniyet ve uygarlığa ev sahipliği yapan Sivas´ta ecdadımızın bıraktığı en önemli eserlerden birisi olan Şifaiye Medresesi, 800. yaşını kutlayacak. Bu kapsamda Sivas Valiliğin koordinesinde 2017 yılı içerisinde bir dizi etkinlik gerçekleştirilecek. İlgili kamu, kurum ve kuruluşları da yapılacak olan etkinliklere katkı sağlayacak.

Bilindiği üzere Sivas´ın en anıtsal yapılarından birisi olan ve 800 yıldır zamana meydan okuyan medrese, Anadolu Selçuklu döneminde yapılmış olan ilk tıp merkezlerinden birisi olma özelliğini taşıyor. 1220 tarihli en eski vakfiyeye de sahip olan ve döneminde tıp öğrenimi yapılması yanında hastane olarak da hizmet veren Şifaiye Medresesi Selçuklu döneminin şaheserlerinden biridir. Genç yaşta hastalanan Selçuklu Sultanı İzzeddin Keykâvus vasiyeti üzerine çok sevdiği Sivas´a ve yaptırdığı Şifaiye´deki  türbeye getirilerek 1220 yılında defnedilmiştir. Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykâvus tarafından 1217 yılında şifahâne olarak yaptırılan şifahane, 1768 yılında çıkarılan bir fermanla medreseye çevrilmiş.

Darüşşifa 48 x 68 m ebadında dikdörtgen planlı, tek katlı kesme taştan yapılmıştır. Orta avlulu ve revaklı olan medrese, portal ve arka duvarlar boyunca uzanmaktadır. Ana eyvanın yanında iki büyük salon bulunur. Medrese hücreleri beşik tonozla örtülü ve pencerelidir. Portaldeki arslan ve boğa kabartması, ana eyvan köşelerindeki madalyonlarda bulunan kadın ve erkek başı rölyefleri bu medresenin belirgin özelliğini oluşturur. Taş ve çini işçiliği ise ayrı bir önem arz etmektedir.

Taç kapısı cepheden daha ileriye taşkın durumdadır. Kapı kavsarası dokuz sıralı mukarnaslı olup yan yüzler geometrik ve yıldız motifleri ile işlenmiştir. Bu motifler, ışık-gölge tesirleri yaratacak görünümdedir. Kapı kemeri köşeliklerinde simetrik iki hayvan figürü görülmektedir. Tahrip olmuş bu hayvanlardan sağdakinin kuvveti sembolize eden bir aslan, soldakinin sıhhati sembolize eden boğa figürü olduğu kaynaklarda belirtilmektedir.

Binada taş, tuğla malzeme karışık olarak kullanılmıştır. Selçuklu yapılarında olduğu gibi taç kapı, pencere bordürlerinde, ana eyvan cephesinde Rumi tezyinata önem verilmiştir. Dikkatle incelendiğinde stilize çift başlı kartal ve kuş motifleri olduğu ortaya çıkar.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER