AÇLIKLA İMTİHAN EDİLMEK

 Oruç  tutmak, bunun en güzel, yaşanmış örneğidir. Açın halinden anlamak Bugün, hem zengin iftar sofralarında, hem fakir iftar sofralarında, umuma açık verilen iftarlarda; yapılan israf, çöpe atılan yiyecekler; görenlerin içini, sızlatmaktadır. Dünyanın herhangi bir yerinde, insanlar; Bizim çöpe attığımız, yiyecekler için, canlarını ortaya koymaktan çekinmemektedirler.
Anlaşılan o ki; Açlığın ne demek olduğunu; henüz anlamamışız Ramazan ayı ve Oruç, bile; bunu bize anlatamamış .
Bu gün yeryüzünde en çok tartışılan konulardan bir tanesi; açlık, yetersiz beslenme yüzünden insanların hayatını kaybetmesidir. Bu acı durum, insanların yeteri kadar yiyecek bulamamasından, kaynaklanmaktadır. Dünyada herkese yetecek yiyecek ve içecek bulunurken; birilerinin; O, yiyecek ve içeceğin tamamına hakim olma düşüncesi yüzünden; başkalarının elindeki nimetleri kazanma, elde etme, el koyma, çalma, haksız yere elinden alma, düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Bu durum karşısında; aklımıza gelen sorunun cevabı olarak; Birincisi; Dünya nimetleri insanoğluna yetiyor mu yetmiyor mu Ya da; Dünya üzerindeki dengesiz dağılımdan dolayı; birileri nimetler içinde yüzerken, birileri açlıktan mı kırılıyor. Doğal olarak, Dünya nimetlerinin; Bu Dünyaya  fazlasıyla, yettiğini söylemeye gerek yoktur. Ancak,  Dünyadaki bu soygunu yapanların; bu dağılımı kendilerinin lehine çeviren bir sistemi vardır. Tamamı ile; Dünya nimetlerinin tamamının, kendilerinin hizmetine sunulduğunu zanneden güçler; karşısındakilere yaşama hakkı tanımadıkları gibi; ellerindeki  var olan tüm nimetleri de almak istiyorlar. İşin özü budur.
Bugün sadece bayanların ruj, makyaj, malzemelerine harcadıkları, miktar; yeryüzündeki açları doyurmaya yeter Bunu Dünya istatistik verileri, söylüyor. O, halde; fakir edebiyatı yapan bayanların kulakları, çınlasın
Bu olumsuzluklara bir de yaygara ekliyorlar. Dünya nüfusu hızla artmaktadır. O nedenle insanlar yiyecek sıkıntıları çekmektedirler. Bu yaygaralarına bir de; edepsizlik ekliyorlar. Allahın yarattığı kullarının rızkını vereceği ilahi emri ile, alay edercesine; onun öyle olmadığını ispata çalışıyorlar. Kendileri haksız mal edinme, birilerinin rızıklarını çalma, israfın zirvesine çıkma, gibi yaptıkları yanlışları görmeden; yanlışı başka yerlerde aramaya çalışıyorlar.
Tüm Dünya üzerindeki Dünya nimetlerine; her ne pahasına olursa, olsun; sahip olmak için; tüm güçlerini kullanıyorlar. Başkalarının, açlık ve yoksulluktan ölmeleri umurlarında bile; değildir.  O kadar çok acı yaşatıyorlar ki; tarif etmek çok zordur. Açlığın ne demek olduğunu, Suriyeli çocuğun,  annesine söylediği şu sözde; bulmak gerek. ( Anne, Cennette ekmek var, değil mi )
Bu gerçekler ortada iken; Gereksiz israf etmek, insanların tüketebileceği, tüm nimetlere el koyma çabası, kendisinden başkasına yaşama hakkı tanımama mücadelesinin adı; resmen hırsızlıktır, caniliktir, katilliktir. Bu yanlışları yapan adamın zaten insan hakkından, falan bahsetmesine gerek yoktur. Sadece yeri geldiği zaman; gevezeliklerini yapmaya çalışırlar. Utanmadan, Dünya nimetlerinin; İnsanları beslemeye yetmediğini savunmaya çalışırlar. Başkalarına yaşama hakkı tanımayanlar; karşısındakilerin; yaşama hakkını elinden almak için; olmadık bahaneler üretirler.
Batılılar, bu tür ilerin edebiyatını yapmaya, bayılırlar
Özelde;
Sadece, Ülkemizdeki büyük şehirlerimizde çöpe atılan yiyecekler; Bir Afrika ülkesini beslemeye yeter. Soframızdaki nimetlerin her kırıntısı için; Afrika ülkelerinden herhangi ,birisinde milyonlarca insanın ihtiyacı olduğunu, unutmamak lazımdır. O, ekmek kırıntılarının kaç kişinin hayatını devam ettirmesine yeteceğini unutmamak lazımdır. O, derece şükürden uzak olarak yaşıyoruz ki; Bir gün  Yaratanın, bizleri öyle sınavdan geçirebileceği, hiç aklımıza gelmemektedir.
Bu davranışlar ne örfümüze, ne Dini inançlarımıza ve ne de; Milli geleneğimize yakışıyor. İnsanların açlıkları üzerine hiçbir zaman mutluluklar inşa edilmemiştir. Bizim medeniyetimizde; paylaşmak, bölüşmek, yardımlaşmak; esastır. O, tür nimete el koyma, çalma, israf etme; yapılanmaların hepsi çürüktür. Hele, hele; bir de buna zulüm yapılarak, insanların ellerindeki yiyecekleri çalınıyorsa; zorla el konuyorsa; O, daha tehlikelidir. Çünkü, Tarihte zulümle hiçbir şey, abat olmamıştır
Kendi sofrasındaki zenginlikleri görmeyip; başkasının sofrasındaki nimetleri çalmaya, yok etmeye çalışan, hiç bir zihniyet; yaşamamıştır, yaşamayacaktır. Bu uğurda ortaya çıkarılan, tüm savaşlar; O, savaşları çıkaranların, kendilerinin geleceğini yok etmek için; bir sebeptir. Tarih boyunca da; öyle olmuştur.
Soframızdakilerin kıymetini bilerek şükür edelim. Şiddetle israftan kaçınalım. Başkalarının malına göz dikmeyelim. Hakkımız ne ise, ona razı olalım. Helalinden kazanalım, helal lokma yiyelim. Unutmayalım ki; bir gün bu yaptıklarımızın tamamından sorgulanacağız. Eğer soframızda fazla yiyeceğimiz var ise; onları da birileri ile paylaşalım ki; onların da gözü; bizim yediklerimizde olmasın. Bütün bunlara karşılık bize bu nimetleri veren, açlık gibi zor bir sınavla bizleri denemediği için; Rabbimize şükür edelim. Şükredelim ki; Allah da bize verdiği nimetleri artırsın. Hem kendimiz, hem de; etrafımızdakiler bu nimetlerden istifade etsinler.
Etrafımızdaki, yoksul, kimsesiz, yardıma muhtaç olan insanları; koruyup, kollayalım... Açları doyuralım, paylaşalım, nimetleri bölüşelim... En önemlisi; şükretmeyi bilelim ki; nimetlerimiz, artsın
Şunu unutmayalım şükretmesini bilmeyen toplumlar; daha büyük şeylerle sınava tabi olmaktadırlar. Allah, bizi o tür imtihanlardan korusun. Şükreden toplumlardan olmamızı sağlasın.
AÇLIK İNSANIN KADERİ DEĞİLDİR

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan Arslan Arşivi

ÜLKE BİZİMDİR

11 Temmuz 2025 Cuma 09:27