Unutmayalım sayın yazar ve çizerler; söylediğiniz ve anlattığınız yorumlar, kendi aklınızın, fikrinizin, bilginizin, tecrübenizin, hayat anlayışınızın, sınırları ile çepeçevre kuşatılmıştır. Siz, sadece kendi aklınıza, fikrinize, dağarcığınızda olan bilgi ve deneyiminize, düşünce kabiliyetinizin gelişmişliğine dayanarak, yorumlar yapıyorsunuz... Sonra da oturup O, alt yapınıza güvenerek, kararlar veriyorsunuz. Hatta o kararlarda ısrarcı oluyorsunuz... Başkalarına kararlarınızı dayatıyorsunuz... Empoze ediyorsunuz...
Öyle de sizin aklınızın ve düşüncenizin mutlak doğru olabileceğini kim söylüyor Sonuçta, sizinki de bir insan aklıdır... O, kadar... Yani kapasiteniz, bir insan aklı ile sınırlıdır... Yanılma payı her zaman vardır.
Üstelik karşınızda olan bazı insanlarda sizde var olan özelliklerden daha fazlasının olabileceğini hiç aklınıza getirdiniz mi Ya o, insanlar sizden daha iyi bir analiz yapma yeteneğine sahip ise; İşte o, zaman nasıl olacak hiç düşündünüz mü
Evet, kimi zaman, akıl, akıldan üstündür...
İlkesini aklımızda tutmamız gerekir...