Sizin 1.000 işçi çalıştıran bir fabrikanız var.
Vatansever ve Milliyetçisiniz.
Hiçbir oyuna gelmediniz ve ürettiğinizi mümkün olan en az kar ile piyasaya veriyorsunuz.
Ancak, asgari ücreti arttırmayı bir çıkış yolu zanneden Hükümet, sizin ödeyeceğiniz işçi ücretlerine %30 zam yaptı.
Yani Temmuz ayında Hazirandakinden %30 daha fazla tutarda bir işçi ödemeniz olacak.
Yani başka bir ifadeyle; tam dengeyi kurmuşken, maliyetleriniz %30 arttı.
Kılı kırk yararak kurduğunuz dengenin, bozulması karşısında, yeniden düzeltmek için üç yoldan birini seçmek zorundasınız;
1- Ya, siz de mecburen sattığınız mala %30 zam yaparsınız.
2- Ya zam yapmaz ama mecburen üç işçiden birine yol verirsiniz.
3- Ya da zararına çalışıp batmaktansa, son çare fabrikayı kapatıp, kapısına kilit vurursunuz...
Dördüncü yol bilen var mı...
***
Bir Ülke düşününüz ki;
Halkının kahir ekseriyeti Müslüman olarak bilinsin
Ama bu Ülkede;
- Zina kanunen serbest olsun.
- Kürtaj teşvikli serbest olsun.
- Yıllık alkollü içki tüketiminin sahtesi bile, birçok Avrupa Ülkesinin üzerinde olsun.
- Okul önlerinde, çerez gibi esrar satılsın.
- Cinsel sapıklığa siyasiler destek versin de, nümayişlerine milletvekilleri katılsın.
- Yazılı ve görsel medyası, kadın ticareti yapsın.
- TV ler, Aile kurumunu dağıtmak için bin bir yol ve yöntem geliştirsin.
- Çıplaklık ve çıplaklar dokunulmaz olsun.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de;
- Yol geçen hanına dönmüş sınırlarından, her gün binlerce fahişe girsin...
Böyle bir Ülkede;
İstikbal ve istiklalinizden kaygı duymadan yaşayabilir,
ya da
yaşamak ister miydiniz....
