İnternet kullanan gençlere kurulan tuzakların başında tanımadıkları kişiler   tarafından  gelen  mesaj    ve   e  mailler gelmektedir. Bunların her biri hiç  beklemediğiniz  tuzaklarla  doludur.  Hatta  hediye  verilir,  yarışma var gibi, çok basit  sorular sorularak, gencin kendileri ile  irtibat  sağlamalarını   temin etmektedirler.

Buna bir de  kumar oyunlarının cazibesini  eklerseniz,  tuzağın  büyüğünü  anlamış  olursunuz.  Nedir o   Herhangi bir bahis  sitesi  öncelikle gençleri kendilerine esir etmek için,  ilk  katılımlarında   hediye babından  oynamak için,  sanal paralar  ikram  etmektedirler.  Böylece genç kardeşimizin,  o siteye bağlanmasını başarmış oluyorlar.  Zaten oraya  bağlandıktan  sonra,  sizin peşinizi  bırakmıyorlar.

Diğer  tehlike  sosyal  paylaşım  sitelerindeki  reklamlar. Siz eğer reklam kullanılmasına  farkında  olmadan  izin verdi  iseniz, artık her  türlü  pisliğinde  içerisinde  yer  aldığı  reklamlardan  başınızı  alamıyorsunuz.  Bazı   zamanlar, çünkü bilerek ya da  bilmeyerek bir  defa  bile  olsa,  onayınız alınmıştır.

Başka bir  organize  yanlış iş ise; işte birlikte hareket  etmek,  grup  psikolojisini  yaşamak. Ondan  haz  duymak... Onunla  gururlanmak. İşte tüm eylemlere katılım  böyle  olmaktadır. LGBT eylemlerinde bile  baş  örtülü  birilerini  kullanıyorlar.  Yahut  herhangi  bir  bayana  baş örtüsü  taktırıyorlar.  Hatırlayınız 'Ben  müftü  karısıyım ' diyen  kişinin  ne  olduğunu... Tuzakları  böyle  kuruluyor…

Bunun başka bir örneğini  Sayın  Başkan  Erdoğan  youtube  üzerinden bir  canlı  yayın yapmıştı.  Bütün  bu  organize   gruplar  bunu  fırsat  bilerek  yayın anında  başkan  konuşurken  alt tarafındaki  beğenmeme  butonunu  kullandılar. Aynı anda  organize  oldular.  Bu grup hazzını yaşamak isteyen  gençler  bir anda organize  olarak, beğenmeme  butonuna  yüklendiler. Dolayısıyla  başkanın  konuşmasını  beğenmeyenlerin sayısı aldı  başını gitti.  Bu  gençler kendi aralarında  değerlendirme  yaparken  bu işten ne kadar haz  duyduklarını, zevk   aldıklarını  övünerek  birbirlerine  anlattılar.  Bir nevi  mutlu  oldular. Çünkü  devletin başındaki  insanı beğenmemek gibi bir  ayrıcalığı  yaşamışlardı.  Üstelik grup olarak hareket  etmişlerdi.  Onlara  göre, bu anlatılamaz  bir  durumdu. Ancak yaşanılırdı...

Sosyal  medyada  algı  operasyonlarını söylemeye  bilemem  gerek  var mıdır   Her gün  onlarcasını  yaşıyoruz. En önemli  ayrıntı ABD,  seçimlerini etkilemeleridir. Trump,  sosyal medya tarafından cezalandırıldı. Sosyal paylaşım siteleri, Trump'un mesajlarını yayınlamadılar, taraftarlarının mesajlarına engel  koydular. Çok ileri gidenlerin, Trump'ı  savunanların  hesaplarını kapattılar.  Kısacası ABD, seçimini direkt  etkilediler...  Hala Trump  bu  sosyal  paylaşım sitelerini  kullanamıyor,  engelliyorlar... Amma  en  çok  karşı   oldukları   Taliban   twitter kullanıyor…  Bu   işte   bir   gariplik   yok   mu

Şimdi  bana ne  sosyal  paylaşım sitelerinden diyemezsiniz... Orada bir  gizli  savaş var.  Üstelik  tüm  kamuoyunu  bilgilendirme  adı  altında yalan haber, yanlış haber, üretme durumundalar. Üstelik onlar milyonlara  ulaşıyorlar. Kimi insanlar siyasi bağnazlık,  kimileri sırf karşı olmak  için,  kimi  insanlar sevmediği için,  kimi  insanlar  dini  ve  milli değerlere karşı  oldukları için, size karşı tavır alıyorlar.  Üstelik  bu  adamlar  yüzde  100 yanlış  olan  bir  şeyi  paylaşsalar bile,  onların  her dediğini  beğenen  milyonlar var… Belki şöyle 'Varsın olsun canım' diyebilirsiniz;   öyle olmuyor. O, haberi gören insanlar bulundukları ortamda bu yalan haberi, algı da bulunmak için ortaya atılmış fikri, binlerce insana taşıyorlar.  Böylece  karşınızda  hiç de  beklemediğiniz  bir  güç  oluşuyor.

Şöyle  derler ya; 'Bir insana kırk defa deli derseniz,  deli olur. Aynen bu taktiği kullanıyorlar.  Hatta bunlara akıl veren uzmanlar yalanın  nasıl  anlatılacağını, nasıl  gerçeklik  kazanacağını  en  ince  ayrıntısına  kadar  anlatıyorlar. Muhataplarından   uygulamasını   istiyorlar...

Bu  ortamlarda  en  önemli  silah;  yalan   söylemek,  yalan  haberi   yaymak,  buna  bağlı  algı  ortamı  oluşturmak…  Böylece   gerçek  hayatı  etkilemektir.

Bu   amaçla   hedeflerine   ulaşacaklarına    kendilerini    inandırmışlardır… Daha   ne   olsun…