Devlet gerçekten büyüklüğünü göstererek, vatandaşını her alanda koruyup kollamaya çalışıyor. TOKİ aracılığı ile ev sahibi yapma girişimleri de buna örnektir. Büyük Devlet olmanın gereği vatandaşını sıkıntılardan kurtarmaktır. Bu girişim ile vatandaşın barınma ihtiyacı ne kadar giderilmiş olur, onu zamanla göreceğiz. Çünkü artan bir nüfusa sahibiz. Barınma ihtiyacını da ona göre planlamamız gerekmektedir. İlla herkese geniş evler sunmak zorunda değiliz. Bu hem israf olur hem Devletin bütçesini daha fazla yıpratmak anlamına gelir. Yalnız yaşayan bir insana onun ihtiyacını giderecek çözüm üretmek en doğru seçenektir.

Bu uygulamanın,  Bana göre bazı eksiklikler var, onu belirteyim.

Devlet TOKİ aracılığı ile yapacağı bazı konutları, vatandaşına kiralık olarak sunabilir. Burada önemli olan insanları sıkıntıdan kurtarmaktır. Bugün büyük şehirlerde kiralık ev sıkıntısı yaşanmaktadır. Memur veya dar gelirli bazı insanlar Devletin kendilerine sunacağı 1+1 dairler ile ihtiyaçlarını giderecek durumdadırlar. Bu ihtiyacı gidermek için, illa satın almak zorunda bırakılmaları, gelecek yıllara insanları borçlandırma politikaları herkes için doğru olmayabilir. Oysa kiralık olarak kullanacağı 1+1 daire ihtiyacına yetiyor ise, bu adamı zorlayarak daha geniş evlere yönlendirmek, hem Devlete sıkıntı olur hem vatandaşa sıkıntı olur.

Bugün bazı şehirlerimizde lojman uygulaması yapılmaktadır. İhtiyaca binaen yapılan bu uygulama orada memur olarak çalışacak insanların konut ihtiyacını karşılamaktadır. Böylece kirasını ödeyerek, hem kendisi rahat eder. Hem Devlete sıkıntı olmaktan çıkmış olur. Devlet açısından da yüklü miktarda yatırım yapma ihtiyacı ortadan kalkmış olur.

Bence böyle bir uygulamanın hayata geçmesi her bakımdan daha karlı olurdu. Dünyada böyle uygulamalar olduğunu biliyoruz. Vatandaşın ihtiyacına göre, konut planlaması yapılabilir. Hatta o, konutlar Devlet tarafından kurulacak işletmelerle vatandaşa daha cazip fiyatlarla kiralık olarak verilebilir. Bu aynı zamanda hem vatandaşı sıkıntıdan kurtarmış olur. Hem Devlet daha büyük yatırımlar yapmak zorunda kalmaz.

Bakın vatandaş pratik olarak buna çözüm arayışı içerisindedir. Nedir o Bir dairede oda paylaşımı. Yani oda kiralamak. Bu ne kadar sıkıntıya çare olur bilinmez. Ancak birilerinin iştahını kabartmış olabilir. Yani dairesini beş bin liraya kiraya verecek vatandaş, oda, oda kiraya vererek hem daha fazla para kazanmış olur. Hem dairesini kira açısından garantiye almış olur. Böylece kira gelirinden devlete vermesi gereken vergiyi de azaltmış olur. Böyle bir ev yapısının ileride hangi sıkıntıların ortaya çıkmasına sebep olacağını da yaşayarak öğreneceğiz. Bizim geleneksel ev yaşantımıza uygun değildir.

BİR BAŞKA ELEŞTİRİM İSE, UYGULAMADA OLAN ŞARTLARDAN bir tanesinedir.

Bu uygulamaya baş vurmak için hane geliri belirtilmiştir. Bu çak yanlış bir değerlendirmedir. Örneğin hane geliri evde üç kişi çalışıyor ise, açıklanan gelirden yüksek olacaktır. Ancak ortada bu hane içerisinde bulunanların barınacak bir evi yok ise, hangi mantıkla hane geliri bu evde yüksek diye, vatandaşın ev edinme özgürlüğüne set çekilmektedir. Bugün Devlet o hanede yaşayan üç kişinin mal varlığı olup, olmadığını bilecek kadar güçlüdür. Eğer burada yaşayan insanların eve ihtiyacı var ise, belirtilen bütün şartları da uyuyor ise, mecburiyetten dolayı aynı evde yaşayan aile bireylerini aynı evde yaşıyorsunuz üçünüzün geliri hane geliri belirlemesini geçtiği için siz TOKİ nin bu yapılanmasına müracaat edemezsiniz demek, çok büyük yanlıştır. Bu vatandaşın aylık gelirinden başka bir geliri yok ise, üzerine herhangi bir mal, tapulu bir gayri menkulü yok ise, bu vatandaşı hangi gerekçe ile, ev sahibi olmasına engel oluyorsunuz. Onun yapacağı baş vuruyu kabul etmiyorsunuz. Bu büyük bir adaletsizlik olmuyor mu

Ayrıca bu hane geliri biraz baş vuru rakamının geçse bile, eğer vatandaş rahat bir şekilde bu borcu ödüyor ise, buna sevinmemiz gerekmez mi Bana göre bu şartları taşıyan insanlara yol açmak gerekir.

Görünen o ki, baş vuru sayısı yapılacak ev sayısını oldukça geçecektir. Buda göstermektedir ki,  konut edinme sıkıntısı devam ediyor demektir. Dolayısı ile baş vuranlar arasında kura çekilişi yapılacak, kuraya katılamayanlar bunun dışında kalacaklardır. Kura çekimi sırasında müracaat eden insanlar arasında var sayalım yeni evli bir çifte konut çıktı. Kura sonucu bir evde beş kişi yaşayan vatandaşa ise, kura sonucu ev edinme hakkı çıkmadı. Bu ne kadar adil bir kura çekimi olur!

Bir başka sıkıntı ise, konut edindirme şartlarındaki ağır hükümler. Alınan peşinat, birilerini, birilerine muhtaç edecektir. Bugün açıklanan hane geliri bu yükün altından ek gelir kaynağı yok ise, nasıl kalkacaktır. TOKİ nin önceden yaptığı uygulamalarda buna ben zr sıkıntılar yaşandığını biliyorum. O nedenle zorunlu el değiştirmeler yaşanabilir. Bunu da belirtmek isterim.

Son bir not, hane geliri açıklanan rakamlarda hayatını devam ettirmeye çalışan bir vatandaşın yerine bu şartları hazırlayan bir bürokratı koyalım. Ondan bu uygulamadan ev sahibi olmasını bekleyelim. Bakalım ne kadar başarılı olacak!

Büyük şehirlere göçü önleyecek tedbirleri alamadığınız müddetçe bu sıkıntılar artarak devam edecektir. Bu hal her zaman Devletin başını ağrıtmaya adaydır. Sadece bir örnek, neden Üniversiteler Büyük şehirlerde olmak zorundadır Büyük şehir olmaz ise, ilim, bilim olmuyor mu   Neden bazı ANADOLU şehirlerimiz sağlık yatırımlarının ana merkezi olmasın   Gelin hep birlikte Üniversite çağındaki öğrencileri büyük şehirlere taşımamanın çözümlerini bulalım. Örneğin kendi şehrindeki bir yüksek okulu tercih eden bir öğrenciye ek puanlar verelim. Böylece hem Devleti sıkıntıdan kurtarmış oluruz... Hem Aileyi... 

Devasa sıkıntıların üzerine yeni sıkıntılar ekliyoruz. Bakınız TOKİ en fazla konutu nereye yapıyor. Yani büyük şehirlere göç bir nevi teşvik ediliyor.

Devlet kademeli olarak ihtiyaca uygun daireler yapmalı, stüdyo daire, 1+1 daireler gibi. Hatta gerekirse böyle daireleri uygun fiyatlara kiraya vermelidir. Yoksa bu ev fiyatlarının, kira artışlarının önünü engelleyemez... Devletin her zaman başı ağrır...