CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI VE SİVAS

Ahmet Hasdemir

7 ay önce

Türkiye Cumhuriyeti'nin Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının önderliğinde kurulması çoğu zaman Ankara'yla anılırken, milletimizin kaderini şekillendirmede çok önemli rol oynayan, daha az bilinen ama bir o kadar da hayati bir şehir var: Sivas.

Anadolu'nun kalbinde yer alan Sivas, çoğu zaman ülkemizin önemli tarihi merkezlerinin gölgesinde kalmaktadır. Ancak Cumhuriyetin kuruluşunda etkisi yadsınamaz. Geriye dönüp geçtiğimiz yüzyıla baktığımızda, Cumhuriyetin doğuşunda Sivas'ın önemli katkılarını ve kalıcı izini sürmek mümkündür.

Osmanlı İmparatorluğu parçalanmanın eşiğine geldiği 1919 yılında, Sivas tarihimizin en kritik olaylarından birine sahne oldu.  Sivas Kongresi, vatanımızın birlik ve egemenliğini korumaya kararlı, çeşitli bölgelerin etkili liderlerini bir araya getirdi. Misak-ı Milli Sivas'ta kabul edildi. Böylece Kurtuluş Savaşı'nın ve Cumhuriyetin kuruluş esaslarının temelleri Sivas’ta atılmış oldu.  Sivas, milletimizin geleceğini şekillendirecek kurumların temellerinin atılmasında önemli bir rol oynadı.

Bir Sivaslı olarak kurtuluş ve kuruluşta katkımızı ön plana çıkarmam ülkeme olan sevdamla ilintilidir. Tabii ki imparatorluk parçalanınca vatanını ve mukaddesatını seven herkes yeni Türkiye için bir araya gelmiş, aklını kullanmaktan, canını vermekten, kanını akıtmaktan çekinmemiştir. Tarihin derinliklerine baktığımızda, var olma mücadelemiz, büyük bir imparatorluğun çöküşü ve ardından ortaya çıkan belirsizlik döneminde filizlenmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşü, I. Dünya Savaşı'nın sona ermesi ve Sevr Antlaşması gibi ülkemizin geleceğini tehlikeye atan gelişmelerle sonuçlandı.

İmparatorluğun parçalanması, Türk milletinin bir araya gelmesi için bir fırsat haline geldi. Akıl ve cesaret, bu zorlu dönemde en büyük kahramanlık hikâyelerini yazdı. Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları, düşman işgali altındaki toprakları geri almaya ve yeni bir ulus kurmaya kararlıydılar. Kurtuluş Savaşı, bu dönemin en önemli olaylarından biriydi. Türk milleti, büyük bir inanç ve kararlılıkla, işgalcilerle savaştı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini attı.

Günümüzde, milletimiz, aynı inançla, vatanını ve mukaddesatını koruma görevini sürdürmektedir. Tarihimizi unutmadan, akıl ve cesaretin, ülkenin geleceğini şekillendirmede ne kadar önemli olduğunu hatırımızdan hiç çıkarmamalıyız. Etrafımızı saran ateş çemberi yüz yıl önce neyse bugünde aynıdır.  

Birlik ve beraberlik, Türkün gücünü ve direncini temsil eder. Ne zaman ki bir ve beraber olmaktan uzaklaşmışız,  vatan topraklarımız parçalanmış ancak bir ve beraber olduğumuzda vatanı kurtarmışız. Türk milletinin ne kadar büyük bir güç ve azimle vatanını savunabileceğini dünyaya göstermişiz. Bugün, bu mirası yaşatmak ve Türkiye'nin aydınlık geleceğini inşa etmek hepimizin görevidir. Birlik olma, akıl ve cesaretle sorunları çözme, Türkiye'nin yolunu aydınlatacak olan en kıymetli değerlerdir.

Başta Sivaslılar olarak önce kendi yaşadığımız yurdu, sonrada ülkemizin tamamını millet olarak dünyanın en gelişmiş yöresi ve ülkesi seviyesine çıkarmak bizim öncelikli görevimiz olmalı. Bu vatan için canlarını hiçe sayan aziz şehit ve gazilerimizin emanetleri olan bu güzel vatanımızı gözümüz gibi korumak zorundayız. 

Bu uğurda emek veren, canını feda eden ecdadımızı saygı ve minnetle anarken,  her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış kutlu vatanıma ve onu yaşatmaya çalışan aziz milletime daha nice 100 yıllar temenni ediyorum.  Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun!...

YAZARIN DİĞER YAZILARI