Şartlı Eğitim

Alper Duran
Alper Duran
Şartlı Eğitim
04-11-2021
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">T&uuml;rkiye&rsquo;de ve dahi İslam coğrafyasında hemen her g&uuml;n ve her ortamda duyduğumuz basmakalıp bir c&uuml;mle yankılanmaktadır; &ldquo;eğitim şart&rdquo;&hellip; Bunu duyduğum her vakit, s&ouml;z&uuml;n sahibine lisanı-ı m&uuml;nasiple sual ederim, neyin eğitimi, ya da hangi eğitim? Derli toplu bir cevap alamasam da, ifade edilmeye &ccedil;alışılan izahatların ortak &ouml;zelliği ş&ouml;yledir; modern k&uuml;lt&uuml;re uyumlu davranış sergilemek... Bu bakış a&ccedil;ısı, yokoluşun ve savrulmanın zirvesidir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bu hal, kendisinin ne olduğunu ve ne istediğini bilmemenin keşmekeş halidir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Bocalamanın, yozlaşmanın ve yabancılaşmanın seviyesi &ouml;yle raddeye gelmiş ki, bir kimlik sorunu olduğu a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;r&uuml;lmektedir. Milletlerin bazı d&ouml;nemlerde &ouml;zlerinden uzaklaştıkları v&acirc;kidir. T&uuml;rk milletinin tarihine baktığımızda da, zaman zaman ideallerinden uzaklaştığı devirlere rastlanmaktadır. Orhun abidelerinde yer alan ve <em>&ldquo;Ey T&uuml;rk kavmi kendine d&ouml;n!&rdquo;</em> ya da <em>&ldquo;T&uuml;rk milleti vazge&ccedil;, pişman ol&rdquo;</em> şeklinde terc&uuml;me edilen c&uuml;mleye baktığımızda, bir zamanlar bir şeylerin yanlış gittiğini anlamaktayız. Aynı ifade bug&uuml;n de ge&ccedil;erliliğini korumaktadır. M&acirc;m&acirc;fih milletimizin topluca pişman olması ve &ouml;z&uuml;ne avdet etmesi gerekmektedir. Her ne kadar bu ifade g&uuml;n&uuml;m&uuml;zde sloganikleşmiş bir vaziyet alsa da, muhtevası ziyade m&acirc;n&acirc;lar i&ccedil;ermektedir. Bu s&ouml;z&uuml;, milletimizin nezdinde, t&uuml;m İslam coğrafyasına yaymamız iktiza eder. Bunca gaflete, bunca yozlaşma ve bunca tehavv&uuml;le karşın, ey İslam &uuml;mmeti titre ve kendine gel hitabını her bir g&ouml;n&uuml;le layıkıyla işlemek lazım gelir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">D&uuml;nyadaki maddi g&uuml;&ccedil; &ouml;ylesine g&ouml;z&uuml;m&uuml;z&uuml; boyamış ve &ouml;ylesine ruhumuza sinmiş ki, her bir ferdin dimağındaki manevi hakikatler, maddiyatın ş&ouml;hretine yenik d&uuml;şm&uuml;şt&uuml;r. İnsanlığı zail olmuşların eğitimlerini &ouml;rnek alarak, bir halt olacağımızı zannetme garabetinde boğulmuşuz. Asırların birikim ve tecr&uuml;belerini bir kenara bırakıp kopyacılık ile muvaffak olmaya &ccedil;alışmak, d&uuml;ş&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;n en silik fotoğrafıdır. Bug&uuml;n gerek &uuml;lkemizde, gerek İslam beldelerinde eğitim adına kurulan b&uuml;y&uuml;k teşkilatlar, sayısız mevzuat ve mesai mefhumu g&ouml;zetmeksizin harcanan emeklere mukabil, hedeflediğimiz noktaya bir arpa boyu yaklaşamamış olmanın sebeplerini iyi tahlil etmek lazımdır. G&ouml;r&uuml;l&uuml;yor ki, eğitim şart demekle eğitimin keyfiyeti berraklaşmıyor, ya da şartı yerine getirdik&ccedil;e şartlar azalmıyor. O halde, akıllı ve makul insanların yapacağı şey, etraflıca tetkik, tafsilatlı tespit ve metod &uuml;zerinde azami oranda iyileştirmedir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Bug&uuml;n g&ouml;n&uuml;l coğrafyamızın eğitim denilen faaliyetleri i&ccedil;inde, ne kişi ahlakı ne de z&uuml;mrenin bir ahlak tasavvuru bulunuyor; insanlığımızın &ouml;n&uuml;ne yerleştirdiğimiz sayısız maddi mefhumlar sebebiyle, kendimizden ve kendiliğimizden sıyrılmış durumdayız. Nedir bu değerlerden bıkkınlık? Serbestlik h&uuml;lyalarına kapılıp sağa sola savrulduğumuzu ne vakit idrak edeceğiz? Ş&ouml;hret ve nam sahibi olmak adına, yaptığımız her teşebb&uuml;s&uuml;n s&uuml;k&ucirc;tu hayal ile sonu&ccedil;landığını g&ouml;rmemiz gerekmez mi? Emeklerimizin mamule d&ouml;n&uuml;şmemesi ve mahsul&uuml;m&uuml;z&uuml;n akim kalmasının sebepleri, başkasının iradesinde yol almak değil midir? Sorunların sebepleri başka başka iken, meseleyi s&uuml;rekli eğitimsizlik &uuml;zerinden değerlendirmek kolaycılık olmuyor mu? Kaldı ki her g&uuml;n eğitim g&ouml;renlerin sayısı artmakta ve diploma merhalesi y&uuml;kselmektedir. Buna bağlı olarak su&ccedil; ve kargaşanın azalması gerekirken, orantısız bir nispette artış g&ouml;sterdiğini nasıl izah edeceğiz?&nbsp; H&acirc;lbuki muasır medeniyetler seviyesine y&uuml;kselmenin en &ouml;nemli şartının eğitim olduğu ezberi, her g&uuml;n zikredilmektedir. G&ouml;r&uuml;yoruz ki, eğitim alanların sayısı y&uuml;kseldiği halde, hedefler ger&ccedil;ekleşmedi ve ger&ccedil;ekleşeceğine dair umutlarımız depreşmiyor. Haliyle y&uuml;r&uuml;rl&uuml;kte olan sistemin sakatlığı g&uuml;n gibi ortadadır. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; teorik bilgi, bireyin ve toplumun nezdinde tatbike muvaffak olursa bir kıymet iktifa eder. Diğer t&uuml;rl&uuml; ise, kıyl&uuml;kal olarak &ccedil;ene yorar. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Eğitim, toplumların terakkisi i&ccedil;in, elbette &ouml;nemlidir. Lakin her husus, &ouml;yk&uuml;n&uuml;lm&uuml;ş m&uuml;fredatlar ve sınavı odaklı derslerle &ccedil;&ouml;z&uuml;lmez, &ccedil;&ouml;z&uuml;lemez ve dahi &ccedil;&ouml;z&uuml;lemiyor. Zira arızanın hallolması i&ccedil;in, vazife aşkı, mesuliyet i&ccedil;tenliği ve tatbik samimiyeti gerekir. Vazife aşkı ile mesuliyet i&ccedil;tenliği ise, milli vasıflardan neşv&uuml;nema etmelidir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; insanların hayata bakış a&ccedil;ısı, kutsalları ve icraatları &uuml;zerinden kendini g&ouml;sterir. Aslında hayat, &ouml;yle yorulmaya değer bir mefhum değildir. Gece rahat uyabilmek i&ccedil;in g&uuml;nd&uuml;z hassasiyet g&ouml;stermek, diğer d&uuml;nyada selamette olmak i&ccedil;in ise, bu d&uuml;nyada orta yolun takip etmek yeterlidir. G&uuml;nd&uuml;zleri hassasiyet ve hayat boyu orta yolda kalabilmenin &ouml;n şartı da, neyi niye istediğimiz de saklıdır. Eğitimi niye istediğimizi iyi bilmemiz gerekiyor. İstediğimiz şeklin, ya da metodun neden &ouml;yle olması gerektiğini de anlamamız icap ediyor. O metodu doğru kılan ilkelerin belirlenmesi ve aidiyet duygusunun sağlanmasındaki vesileler de, yine ayık bir zihniyetle anlamlandırılmış olması iktiza ediyor. Zira bilmeden, anlamadan ve anlamlandırmadan icra edilen eğitim faaliyeti, beyhudedir ve ondan bir fayda beklemek muhaldir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Bizim maarif diye adlandırdığımız eğitim mevzuunun temel umdelerinin hasarlı olduğu aşik&acirc;rdır. Kelimelerin ruhundan tutunda, ideal ve gaye noktalarına kadar her yerde ıslahatın numuneleri g&ouml;r&uuml;lmektedir. Hatta bazı yerleri yeniden temellendirmek icap ediyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bug&uuml;nk&uuml; eğitim sisteminde, ne olduğumuzu tanımlayamadığımız gibi, ne olmadığımızı anlatmanın sefaletine d&uuml;ş&uuml;yoruz. Mesela her talimi zafer &uuml;zerinden değerlendiriyoruz; bu anlayışımız bizi &ouml;l&ccedil;&uuml;s&uuml;z kılıyor, ihtirasa sevk ediyor ve insanlıktan uzaklaştırıyor. Nesillerimizin o gen&ccedil; dimağları hep lafızlar ve temenniler ile dolduruluyor. Bu temennileri eyleme d&ouml;kmenin şartları sual edildiğinde ise, cevaplar ya erteleniyor ya da gevelemece ile ge&ccedil;iştiriliyor. Anlıyoruz ki, s&ouml;zler ve temenniler m&uuml;himdir, fakat k&acirc;fi değildir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Eğitimin gerekliliği hususunda herkesle mutabıkım, lakin k&ouml;klerden g&ouml;klere uzanan bir s&uuml;re&ccedil; i&ccedil;erisindeki eğitimden yanayım. Yani k&ouml;kleri inanca, milliyete, hakikate ve medeniyete dayanan, akıl, ilim, eser ve iddiası ise g&ouml;klere y&uuml;kselen bir eğitim modelinden bahsediyorum. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; hakikatlerden uzak bir şekilde efsaneler yığını ile modern ve model olmak hayaldir. Zaten mihmandarı efsane olanların, menzilinin hayal olması ise ka&ccedil;ınılmazdır.</span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Eğitimden kasıt, her bir ferde kimlik şuuru, heyecan hissi ve huzur duygusu aşılamaktır. Zira kimlik sayesinde, marifet ve h&uuml;ner sahibi olunur. Heyecan ile daima gayeye ulaşma cehdi ayakta tutulur ve huzur ile de, insanlık cevheri selamete kavuşur. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Eğitimden kasıt, bilginin cehalete, h&uuml;rriyetin k&ouml;leliğe ve tevekk&uuml;l&uuml;n ihtirasa galip gelmesidir. Fakat insanların &ccedil;oğu eğitim aldık&ccedil;a cahilleşmekte, bile isteye k&ouml;leliğe tevess&uuml;l etmekte ve muhteris&ccedil;e doyumsuzlaşmaktadır. &nbsp;</span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Eğitimden kasıt, adaletin, sadakatin ve &uuml;retimin her bir yerde hayat bulmasıdır, lakin en b&uuml;y&uuml;k adaletsizlik diplomalılarda, en acı ihanet k&uuml;rs&uuml;s&uuml; sahiplerinde ve kısa yoldan ticaret ise, yine eğitimi ile &ouml;n plana &ccedil;ıkmış kişilerde g&ouml;r&uuml;lmektedir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,&quot;sans-serif&quot;"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Ezc&uuml;mle, eğitimin şart olduğu muhakkaktır, ama bedbaht bir &ouml;zenti ile olmamalıdır. Devirlerin ve dimağların hakikatinden ka&ccedil;makla, ruhlar p&icirc;r&uuml;p&acirc;k olmaz ve olmuyor. İniltiler dinmez ve dinmiyor. Ahlakımız tek&acirc;m&uuml;l etmez ve etmiyor. Acilen kimlik bilincinden kişilik bilincine, kişilik bilincinden ise kendilik bilincine akan bir maarif kurgulamaktır. Bu kurgu akıl, zihin ve kalp &uuml;&ccedil;geninde temellendirilmelidir. Bu sayede hem sonu&ccedil; alınır, hem de emekler heba olmaz. Bırakın emekleri bug&uuml;nk&uuml; gibi nesiller heba olmaz. Haliyle eğitim namına bir inkılabın gerektiği muhakkaktır, lakin bu inkılap, diploma yarışı ve sıraya dizilmiş &uuml;niversiteleri bitirmekle değil, kimliğe d&ouml;nmenin, kişiliğe b&uuml;r&uuml;nmenin ve akıl ile yol almanın inkılabı olmalıdır. </span></span></span></span></p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?