Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

EKMEK, UNLU YİYECEKLER SİZDE ŞİŞKİNLİK, GAZ, İSHAL, KABIZLIK MI YAPIYOR ...

ÇÖLYAK (GLUTEN İNTOLERANSI)

Çölyak Hastalığı (Çocuk) Nedir
Hassas kişilerde gluten ince bağırsak yüzeyinde emilimi sağlayan eldiven parmağı şeklindeki çıkıntıların (villus) düzleşmesine neden olarak besin maddelerinin emilimini bozar. Hastalığın oluşumunda kalıtsal ve çevresel faktörler birlikte rol oynar. Doğuştan yatkınlık taşıyanlarda her yaşta ortaya çıkabilir.
Cinsiyet: Kadınlarda daha fazla tanımlanmasına rağmen genellikle cins ayırt etmez. Son yıllarda hızla artış gösteren çölyak hastalığı önceleri sadece Avrupa ülkelerinde görülen bir hastalık olarak düşünülmüş, ancak tarama testlerinin yaygın olarak kullanımı ile hastalığın dünyanın her bölgesinde ve az olmayan bir sıklıkta görüldüğü bildirilmiştir. Dünyada sıklığı yaklaşık 1/250 dir. Bu sıklık Amerika Birleşik Devletleri'nde 1/133, Finlandiya'da 1/100 iken Türkiye'de kesin olarak bilinmemekle birlikte 1/150-1/200 olduğu tahmin edilmektedir.
Belirti ve bulgular:
Hastalığın şiddetine göre belirti ve bulgular değişik olabilir ve içeren gıdalara başlandıktan sonra ortaya çıkar. Tipik hastalıkta belirtiler genellikle 1 yaş sonrası başlar. Hastada çölyak hastalığı tanısı düşünmek için mutlaka tahıl içeren gıdalara başlanmış olması gereklidir. Uzun süreli ishal, karın ağrısı, karın şişliği, büyüme geriliği, kabızlık, iştahsızlık gibi yakınmalar yanında hastada hiçbir bağırsak hastalığı belirtisi olmaksızın boy kısalığı, tekrarlayan veya tedaviye cevap vermeyen kansızlık, karaciğer enzimlerinde yükselme, kemik erimesi, kısırlık, sık düşük yapma gibi durumlarda da çölyak hastalığını akla getirmelidir. Hastalık tanımlanırsa tedavisi kolaydır, ancak tanımlanabilmesi de akla gelmelidir. Tanı konulup tedaviye başlanmadığı zaman ise ölüme kadar giden sorunlara neden olabilmektedir. Çocuklarda belirti ve bulgular daha belirgin ve tipik iken, erişkinlerde daha farklı belirti ve bulgulara neden olduğu için tanı daha zordur. Bazen hiçbir belirti olmaksızın Çölyak hastalığı (sessiz Çölyak hastalığı) olabilir.

Tanı:
Çölyak hastalığının kesin tanısı ince bağırsak biyopsisi ile konulur. Belirti ve bulguları ile çölyak hastalığı düşünülen hastalarda öncelikle bazı kan tetkikleri ile hastalık araştırılır. Bu testler anti gliadin, anti endomisyum, anti retikülin ve anti doku transglutaminaz antikorlarıdır. Bu testlerin değerlendirilmesinden sonra ağızdan kapsül yutturularak veya endoskop (kıvrılabilir tüp benzeri bir alet ağızdan yutturularak boğazı, daha sonra mideyi geçip ince bağırsaklara ulaşarak buradan biyopsi alır) bağırsak biyopsi yapılıp, patolojik olarak biyopsi ile alınan doku değerlendirilir. İnce bağırsak yüzeyinde öncelikle villus düzleşmesi (villus atrofisi) olmak üzere oluşan tipik değişikliklerin mikroskopik incelemede görülmesi tanıyı koydurur.
Çölyak hastalığı düşünülen bir hastaya biyopsi yapılmadan tanı konularak diyet başlanması yanlıştır ve hastanın tanısını çok karıştıracaktır. Bu nedenle çölyak hastalığı düşünülen hastaların erişkin veya çocuk gastroenterolog tarafından değerlendirilmeleri gerekir.
Tedavi:
Çölyak hastalarına ömür boyu glutensiz diyet (gluten free diet) önerilir.
Bu diyette buğday, arpa, yulaf ve çavdar ve bunların un ve nişastasını içeren gıdalar yasaklanmış olup, son yıllarda yulaf verebilmesi ile ilgili çalışmalar devam etmektedir. Hastalar pirinç, mısır, patates, kuru baklagiller ve bunlardan yapılan un ve nişastaları rahatlıkla kullanabilirler.
Türkiye'de glutensiz gıdalar (ekmek, makarna, şehriye, bisküvi, gofret) bulunmaktadır. Hastaların özellikle gıdaların etiketlerine gluten açısından dikkat etmeleri tedaviyi kolaylaştıracaktır. Tedavide glutensiz diyet yanında emilimi bozulan demir, vitamin, ve kalsiyum verilmesi de gerekebilir. Hastalığın tamamen iyileşeceğinin bilinmesi hastaların zaman alsa da diyete uyumunu kolaylaştırmaktadır.
Çölyak hastalığının tek tedavisi olan 'Glutensiz Beslenme' ile hayatınızı normal bir şekilde devam ettirebilirsiniz.
Glütensiz beslenme, basitçe diyetten gluten isimli proteini çıkarmak anlamına gelir. Çölyak hastalığı için tek tedavi seçeneği bu diyettir ve ömür boyunca sürdürülmelidir. Glutensiz diyet, aslında günlük hayatımızda uygulamaya çalıştığımız kolesterolden fakir diyet, zayıflatıcı diyet, kas yapımını destekleyen diyet ya da tuzsuz diyet adı altında yapılan diyetlerden prensip olarak çok farklı değildir. Ne var ki, halk arasında buğday proteini olarak bilinen glüten, sadece buğday ve buğdaydan yapılan ürünlerde bulunmaz. Arpa, çavdar ve yulafta da bulunur. Dahası paketlenerek satılan pek çok gıdaya ve hatta kozmetik ürüne kıvam verici ve sertleştirici dolgu maddesi görevi ile glüten ilave edilmektedir.
Glütensiz diyet için buğday unu yerine sıklıkla mısır, patates veya pirinç unu kullanılabilir. Ayrıca fasulye, bezelye, barbunya, soya fasulyesi, mercimek ve nohut gibi baklagiller de diyette buğdayın yerini kolaylıkla dolduracaktır. Meyve ve sebze cenneti ülkemizde, bu gıdaların tümünü, taze, donmuş veya katkı maddesi ilavesi yapılmamak şartıyla kurutulmuş olarak tüketmek çölyak hastaları açısından güvenlidir. Bunların dışında, temel gıdalardan et, balık, süt, yumurta ve bal glütensiz diyette serbest gıdalardır. Zeytin, zeytinyağı, ayçiçek, mısır, fındık ve kanola yağları güvenlidir. Fındık, fıstık, antep fıstığı, badem, ceviz, leblebi gibi kuruyemişler de herhangi bir katkı maddesi eklenmediğinden emin olunursa sorunsuzca tüketilebilir. Bunların dışında işlenmiş ürün olarak alınan her gıda titizlikle glüten içeriği bakımından kontrol edilmelidir. Bu gıdalara örnek peynir, yoğurt, tereyağı, dondurma, şeker verilebilir.
Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden köfte, dolma, tarhana çorbası, bulgur pilavı, makarna, erişte ve irmik helvası ise yasaklar içindedir. Ne var ki, bu yemekleri buğday unu yerine yukarıda belirtilen diğer unlarla yapıp benzer tatları yakalamak hiç zor değildir.
Glüten, hayatımıza gıdalar dışında, dudak nemlendiricileri, kremler, güneşten koruyucular, diğer kozmetik ürünler, diş macunları, şampuan, saç kremi ve hatta sabunlarla da girmektedir. Dolayısıyla bu ürünlerin mutlaka glütensiz olanlarını tercih etmek gerekir.
Kısacası glütensiz diyet, ağız yolu ile sindirim sistemimize glüten girişini tamamen önlemek olarak özetlenebilir.
Yaşam tarzınızı ve yeme alışkanlıklarınızı, glütensiz hayata geçmek yönünde, gözden geçirmek sandığınızdan kolay olacak ve telaş etmenizin yersiz olduğunu fark edeceksiniz. Bu arada kendi yaratıcılığınızı kullanarak yepyeni yemek tarifleri de üretebilirsiniz. Unutmayınız ki; hayatınız sizin ellerinizde. Zamanında yapılmış çölyak hastalığı teşhisi ile geçeceğiniz glütensiz yaşam tarzı size sadece hayatınızda yeni bir pencere açacak ve bu pencereden dünyaya açılarak her şeye kaldığı yerden devam edeceksiniz.
Tarama Testi: Hastalığın genetik özelliğinin de olması nedeniyle hastanın yakın akrabaları özellikle kardeşleri kan testleri ile çölyak hastalığı için taranmalıdır. Aynca çölyak hastalığının normal toplumdan daha sık görüldüğü şeker hastaları, tekrarlayan demir eksikliği kansızlığı (anemi), boy kısalığı, kısırlık, sık düşük yapma öyküsü olan kişilerde de tarama yapılması belirti ve bulguları olmayan sessiz çölyak hastalarının tanımlanmasını sağlayacaktır.
Seyir:
Hastalar ömür boyu glutensiz diyet aldıkları takdirde hayatlarını sağlıklı kişiler olarak devam ettirirler. Diyete başladıktan 1-2 hafta sonra belirti ve bulgular düzelmeye başlar, 6-12 ayda ise tamamen kaybolur. İnce bağırsaktaki değişiklikler düzelir. Çocuklarda büyüme ve kemik gelişimi normale döner. Hastaların belirti ve bulgularının düzelmesi ve kan tetkiklerinin normale dönmesi diyet tedavisine cevabın iyi olduğunu gösterir ve çoğu hastada ince bağırsak biyopsisinin tekrarına gerek yoktur. Hastalar tanımlanıp tedavi edilmezse bağırsak kanseri gelişmekte, büyüme geriliği, kemik gelişmesinde bozukluk, kısırlık gibi bulgulara neden olmaktadır.


YİYECEK GRUPLARI
SERBEST YİYECEKLER
YASAK YİYECEKLER

İÇECEKLER Süt, yoğurt, tatlı meyve suları, çay, kahve, karbonatlı içecekler Bira

TATLILAR Nişasta, mısır unu, patates, pirinç, soya fasulyesi unu Buğday, çavdar, yulaf, arpa, esmer buğdaydan yapılmış her türlü ekmek, makarna, erişte

SEBZELER Bütün taze sebzeler Tolere edemediğiniz sebzeleri diyetinizden çıkarınız.

MEYVELER Bütün taze meyveler ve meyve suları

YUMURTA Haşlanma ve rafadan, yağda yumurtalar Yumurtalı krema, yasaklanan unlarla yapılmış yumurtalı karışımlar

YAĞLAR Tereyağı, margarinler, bitkisel sıvıyağlar (mısırözü, ayçiçeği, zeytinyağı)

ET, BALIK, TAVUK, PEYNİR Haşlama veya ızgara şeklinde (sığır, dana, koyun, kuzu, tavuk, hindi, balık), beyaz peynir, kaşar peynir Kızartma etler, fazla yağlı balıklar, yasaklanan unlardan yapılmış soslu etli yemekler

TAT VERİCİ MADDELER Tuz, çeşni verici maddeler (kimyon, biber, yenibahar..vs)
GLUTENSİZ EKMEK
MALZEMELER:
200 G SÜT
200 G YAĞ
200 G ŞEKER
2 ADET YUMURTA
30 G PAKMAYA
250 G PİRİNÇ UNU
YAPILIŞI: Sütü kaynatıp ikiye bölün ve yarısını soğumaya bırakın. Sıcak süte pakmaya ilave edin. Şeker ve margarini karıştırın ve soğuk süte ilave edin, yumurtaları kırın. Soğuk sütlü karışıma sıcak sütü ilave edin, pirinç ununu da ekleyin ve karıştırın. Yağlanmış tepsiye döküp 20 dk mayalandırın. Sıcak fırında 15-20 dk pişirin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi