Bayramı yaşamak, bir mutluluktur. BU MUTLULUĞUN BAŞLANGIÇ YERİ İSE, AİLEDİR...
Aile ortamından uzak, tatil mekanlarında geçirilen zaman, insanlara Bayram sevincini yaşatır mı Bilinmez. Bilinen bir gerçek vardır, Böylece insanlar tatil yapıyorum diye, tüm çevresinden, yakınlarından, arkadaşlarından, dostlarından, sosyal anlamda ilişkilerden uzaklaşır. Tatil mekanlarında anlamsız bir yalnızlığa itilir. Kendisini örnek alacak yeni nesiller için, Bayram kavramının anlamı kalmaz. O, nesiller ilerleyen yıllarda'' Nerede eski bayramlar'' Diye, bir hatıranın bile hafızasında canlanmasından noksan olarak büyümektedirler.
Aynı zamanda, Allah'ın Müslümanlara bir hediyesidir. İnsanoğlu, Kıştan sonra, bahar sevincini nasıl yaşıyorsa; Bayram sevincini de öyle yaşamalıdır. İnsanoğluna bir mesajdır. Bakın Dünyada ne kadar sıkıntılı durumlar olsa da Bayram gibi sevince doyacağınız günleriniz vardır. Ne kadar yalnızlığı hissetseniz de sizi tekrar sosyal hayatın içine itecek yakınlarınız, arkadaşlarınız, dostlarınız vardır. Bayram insanlara bunu hatırlatır.
Özellikle, böyle zor günlerden geçtiğimiz şu zamanda; Bayramımızı coşku ile, kutlamak; bizim dışımızdaki tüm düşman ve hainlere verilecek, en güzel cevaptır.
Haydi, bayramımızı kutlamaya...
Haydi, çocuklarımızı bu manevi atmosferle tanıştırarak, onlara hediyeler alarak, sevindirmeye...
Haydi, yoksulun, kimsesizin yanında olmaya...
Haydi, hastayı, kimsesizi ziyaret etmeye...
En önemlisi; Ailemizle, tüm coşkusu ile, bayramı kutlamaya...
Allah, bize bu günleri bağışladığı için; dua etmeye, şükretmeye...
Geçmişlerimizi anarak, onları hayırla yad etmeye... Mezarlıkları ziyaret etmeye...
Uzaklardaki insanlarımızı, arayarak, yakınlaştırma çabalarına, hız verelim...
Toplumun her kesimi için; Bayram kavramı mutluluğu ifade eder. Amma, her zaman olduğu gibi; öncelik çocuklara aittir. Çocukların mutluluğu aynı zamanda; büyüklerin de mutluluğu sayılır. Çünkü, kimi zaman büyükler; çocuklarda kendi çocukluklarını görürler, hissederler. O anlar, onlara yıllar öncesini hatırlatır. Kendilerinin de aynı heyecanı duydukları, aynı sevinci yaşadıkları, zamanlara götürür. Çocukların mutluluğunda birazcık olsun sevinirler.
İşte, Bayram hem sevindiren hem de sevinilen olma özelliğini taşır. Süratle akıp giden insan hayatının olumsuzluklarla, yaşanan anlarının, telafi edilmesi gibidir. Her derdin karşısında sevincin, Her acının karşısında mutluluğun; var olduğunun ispatıdır. Çeşitli şekillerde bunalan insanların, nefes aldığı anlardır. Geleceğe daha iyimser, daha ümit var olarak, bakmanın adıdır, bayram. Hayatın devam ettiğinin, her şeye rağmen; zamanın durmadığının belirlenmesidir.
Bayramın özünde insan vardır. İnsanla birlikte olmak; her davranışın, insan merkezli bir, kaynaşma, ortamının oluşturulduğu zamanlardır. Normal zamanlarda fark edemediğimiz bir, çok, olayın irdelenmesi, fark edilmesi, normal zamanda yaşanamayan; güzelliklerin, sevinçlerin, mutlu ortamların yaşanmasıdır. Algılayamadığımız güzelliklerin, seçemediğimiz renklerin, bilinmesidir. Hayata her taraftan bakmaktır. Bizim dışımızda bir Dünyanın olduğunu anlamaktır. İNSANİ duyguların, coşmasıdır...
Kısacası, hayatı yeniden tanımaktır... Hayatınıza yeni anlamlar kazandırmaktır...
Böyle anlamlı günleri dopdolu yaşamak ve bu güzellikleri hissetmek gerekir. Özellikle çocukları, yaşlıları, kimsesizleri, çaresizleri sevindirelim. Sosyal hayatın olmazsa olmazlarından olan, insani ilişkileri; en üst seviyeye çıkaralım. Selamlaşalım, sohbet edelim, ziyaret edelim, bu günleri sadece insanlara ayıralım. İşten, çevreden, stresten uzak duralım. Kötülükleri, yanlış hareketleri terk edelim. Küsleri barıştıralım, dargınlıkları kaldıralım. Kucaklaşalım, paylaşalım, coşalım... DOSTLAR...
Yaşadığımız onca şey bizi, bizim dışımızdaki insanlara yaklaştırsın. Hep birlikte Yüce Yaratıcıya yakın olalım. Bayramın anlamı ve önemi gerçekleşmiş olsun. Zaten, tüm insanlığa bu sahada hizmet etmek isteyenlerin söyledikleri de bu değil midir
Bayramların, bayram gibi yaşandığı, hep birlikte Yüce Yaratıcıya yaklaştırdığı daha nice bayramlara… Çocuksu, saf ve temiz duygularla…
Bayramımız mübarek olsun...
Bizleri hayatın her alanında boğmak isteyen, aşırı fiyat silahı ile, ekonomik sıkıntı ile vurmaya çalışan, Devletimizi, Milletimizi hedef almış insanlıktan eser kalmamış, yaratıklar sizlerin de hala bir yerlerinizde çocukluğunuzda ruhunuza ekilmiş bir tohum var ise, o tohum ne kadar tomurcuğa dönüşmemiş ise de, hafızanızın bir köşesinde bir bayram gününün coşkusu vardır. İşte o anları hatırlayarak insanlığınızdan utanın... YARADAN vereceğiniz hesap gününün dehşetini düşünün... Bu aziz ve necip Millete yaşatmak istediğiniz sıkıntı ve belalar, dilerim kendinize ulaşır. Silahınız geri teper. Yüce Peygamberin şu kutlu sözünü hep hafızanızda canlı tutun.'' Bizi aldatan bizden değildir...'' İşte, size bayramlık müjdesi!
Beklentim, Ortalığı karıştırmak isteyen, tüm şer güçler; Bayramın sımsıcak duygularından, havasından etkilenerek; yaptıkları, yanlışı fark ederler… Ülkemiz rahat ve huzura kavuşur... Düşmanlıklar yok olur... Dostluklar, hayat bulur...
Özelde; Şehrimizde, ÇOCUKLAR İÇİN; Memecimin giliğini, horoz şekerini, şekerlemeleri, oyuncakları almayı, harçlık vermeyi unutmayın...
En azından yetimlerin başlarını okşayın, tebessüm edin, gülümseyin... Hayatlarına dokunun... Yalnızlıklarının onları esir almasına müsaade etmeyin... Gülümseyin... Paylaşın, yardımlaşın, yedirin, içirin... SOFRANIZI HERKESE AÇIN... KURBAN ETLERİNİZİ DERİN DONDURUCULARA DEĞİL, ONU HAK EDEN SOFRALARA İLETİN...
Bir kapı ardında bekleyen yaşlıları, kimsesizleri, yorgun gözleri; canlandırın, onları unutmayın, neşelendirin...
Çocukları sevindirin…
Gurbetten şehrimize bayram için gelenlere; yürekten bir, ’’Hoş Geldiniz…’’ Deyiniz…
Yedirin, içirin, ikramda bulunun... Kazanınızda, kurtlar; kaynamasın...
