
Şadiye ÖZTÜRK
BATI KÜLTÜRÜNÜN HERALANDA ESİRİYİZ
Ülkemizde hemen, hemen her alanda yaşanan çeşitli toplumsal olaylar, üzülerek ifade edeyim ki; Batı kültürünün etkisi ile insanların ne kadar acımasız hale dönüştüklerinin, göstergesidir. İnsanlar, kendi gibi düşünmeyen, kendi gibi yaşamayan, hatta kendi gibi düşünme ve yaşama çabası içerisinde olmayan tüm gurup ve toplumlara karşı kin ve nefret kusmaktadır. Son olaylar, bu endişemi daha da derinlere indirdi. Bu nasıl insanlık... diyesi geliyor, insanın... evet, bu sorular aklı olan insanlara sorulur. Çevremizdeki, olumsuz ne kadar olay var ise; temelinde, kendi kültürümüzden uzaklaşmamız, dolayısıyla yabancı kültürlerin işgali altında olduğumuzun, apaçık bir göstergesidir. Yakma, yıkma, saldırma, yaralama, öldürme, olayları artık, sıradan olarak kabul edilmektedir.
Yukarıdaki sonuca varırken, Batı Kültürünün diğer ülkelere nasıl hakim olma çabası içerisinde olduğuna iyi bakmamız gerekir. Gelişmiş ülkeler; birçok alanda kendi ağırlıklarını karşı taraflara hissettirmek için günlük hayatta da bazı şeyleri dayatmaktadır. Bu gelişmişlik kültürünün bir parçası olduğu gibi ekonomik ve kültürel alanda da tesir altına alma çabalarının bir ürünüdür. Bu dayatmalar arasında tüm Dünyada kendilerinin kontrolünde olan, medya aracılığı ile; gündem belirleyen bir takım etkinlikleri belirlemek, bazı etkinlikleri savunuyor gibi görünmek, örneğin insan hakları... bunlar için bir örnektir. Aslında amaç; sömürgeyi daha derin hale getirmektir.
Devamında, Tüm spor etkinlikleri ve onların getirdiği Holiganizm, Herhangi bir şeye anlamsız şekilde ölümüne bağlanmak, kendi gibi aynı renkleri sevmeyen insanları düşman edinmek, üzülerek ifade edelim, Batı baskısı sonucu ortaya çıkan, bu saçma fikirler, gerçekler; tüm çıplaklığı ile karşımızda durmaktadır... Spor düşmanlığı... Ancak, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler veya az gelişmiş ülkelerin insanlarına ne oluyor da; bir ucu Hakim güçlerin emperyalistlerin aldatmacası olan bazı etkinliklere, bir takım isimler koyarak, herhangi bir günü, o isimle kutlama etkinliklerine yürekten sahip çıkmaktadırlar... işte yılbaşı, Dünya engelliler günü, Dünya sigara bırakma günü v.s. o günlere kutsallık verecek kadar sahip çıkıyorlar. Anlamak mümkün değildir. Bakın, bakalım. O hakim güçler, insan haklarına nasıl bakmaktadırlar. Adamlar kendi yararları için; Dünyayı ateşe sürüklemeden çekinmemektedirler. Bu gerçeği görecek gözler, idrak edecek akıllar gereklidir. Önümüze konulan, kendi dahlimizin olmadığı çoğu organizeler, bizlere dayatma ile kabul ettirilmektedir. Kimi zaman bu dayatmalar, kendi insanımız, kendi yöneticilerimiz tarafından da desteklenmektedir. Medyamız tarafından afişe edilmektedir.
Dünyada en fazla insan haklarını ihlal edenler veya kendilerinden başkalarına insan hakkı tanımayanlar onlardır. Çevre koruyuculuğu mu Hayır, Dünya dengesini bozan en büyük tahribatı yapan çalışmaları onlar yapmaktadır. Hastalıların bazılarını kobay olarak kullandıkları Afrika gibi ülkelerde; daha sonradan o hastalıklarla mücadele etmek için adamların kaynaklarını tüketenler de onlardır. Hangi birini sayayım. Dünya da birçok hastalığı yayıp, panzehirlerini anormal fiyatlara satanlar da onlardır. Hangi gelişmiş güç silahlanma paralarının binde birini, bu savundukları değerler uğruna harcamışlardır. Güldürmeyin... Batı insanının hedefi sadece kendi çıkarlarıdır, önemli olan budur.. Dünya kadınlar günü, sevgililer günü, kutlamaları da onların dayatmalarından biridir. Bu sayede çeşitli günler bahane edilerek ekonomik olarak ne kadar fazla insanları gereksiz tüketime yönlendirdiklerin,i uzmanlar söylüyor. Alış veriş çılgınlığını adeta bir sosyolojik açıdan din gibi tırmandıran da onlardır. İkincisi kendi yararlarına olmayan hiçbir şey onları ilgilendirmez. Örnek Dünyadaki tüm olaylar karşısındaki duyarsızlıkları delildir. Orta doğuda kanın akması umurlarında bile değildir.
Bizim Ana kültürümüzde, Dini inançlarımız da, geleneklerimizde velhasıl asırlardır tüm yaşantımız da bu tür günlerin kullanılmadığı zamanlarımızda, insanımıza değer vermediğimiz söylenebilir mi Bugün vahşi kapitalizmin kadınları çalışma özgürlüğünü temin ettiğini ifade ederek; dolaylı olarak köleleştirmesini, onun emeğini sömürmesini ve kazancını çeşitli reklam ve kampanyalar sayesinde tükettirmesine mi sevineceğiz... Sadece kadın hakkı bu mudur
Batılılar açısından düşünecek olursak, Bütün bu dayatmaların ardında kendi kültürünü, diğer toplumların her alanına hakim olmak adına yapılan çalışmalar olduğunu unutmayalım. İşte asıl esaret o zaman gelir. Bağımsızlık içi boş bir kavram değildir. Esaret altına alınmak ille de zincir vurularak olmaz. Her kültür esareti, arkasından ekonomik esareti getirir. Herhangi bir fikrin ekonomik hakimiyeti gelmeden önce, kültür hakimiyeti gelir...
Siyasi hayatımız da, bu örneklerle doludur. Batı kültürünün, çatışmacı, nefrete dayalı, bozuk kafa anlayışı, bizim düşünce sistemimize de yerleşmiştir. Bozuk olanlar, her yeri bozar... önemli olan bozuk olanları ayırt ederek, aralara sokmamak lazımdır... siyaseten, yapılanmalarda; öyle olmadı... Siyasi yapılanmalar; başka, başka kaygılar için her gelen insanı, kendi fikirlerine uymasa da; baş köşeye oturttular... o nedenle... kimse, kimseye, bırakın yardım etmeyi, yararı yoksa; selam vermez hale geldi... kendine engel gördü ise; dışladı, suçladı, itibarsızlaştırdı... ne yapalım kimse, kimseyi kandırmasın.., bu yapılanmadan, fazla da bir şey beklemesin... parlamenter demokratik nizamın kuralları böyle işliyor... Kimse, kimsenin ilmine, samimiyetine, fedakarlığına, dava adamlığına bakmıyor...!!! cebindeki paraya, üstündeki urbaya, taşıdığı makama, soyuna, boyuna, kendi siyasi hareketine getireceği yarara, seçmen sayısını çoğaltıp, çoğaltamıyacağına bakıyor... Evet, Batı kültürünün eseri olan; bu sistemin gereği budur... o nedenle fazla ümit bağlamamak lazımdır.., sonra hayal kırıklığı yaşarsın.., insanlardan nefret edersin.. Hakim gücün eseri olan fikir; gereğini yapmaktadır. İnsanlar arasında kırgınlık, ayrımcılık, nefret etme duygularını alabildiğine yükseltmektedir. Farklı bir şey beklemek yanlış olurdu.., doğru sonuç budur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.