Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

HERALANDA GÜÇLÜ OLMAK ZORUNDAYIZ

Son günlerde, hemen yakınımızda olan, olaylar göstermektedir ki; güçlü olmak zorundayız… Bugün İsrailin yaptığı tüm eylemleri gücümüzün yettiği kadar protesto ediyoruz. Lanetliyoruz. Kısacası insan olarak üzerimize düşeni yapıyoruz. Ancak, caydırıcı olmuyor. Neden Yeteri kadar, yahut karşımızdaki gücü korkutacak kadar, demek ki; güçlü değiliz. Bizi güçlü görmüyor… Aynı şeyler kuzey Irakta olan olaylar için de, geçerlidir. İşte cevap her alanda güçlü olmak zorundayız… Nasıl güçlü olacağız Doğal olarak, Devleti besleyen damarları daha güçlü hale getirerek, bunu elde edebiliriz.
Hafızamız zayıftır. Çabuk unuturuz. Bunun örneklerini günlük hayatımızda fazlasıyla yaşarız. Bunları yaşamak değil, yaşananlardan ibret almak, en önemlisidir. Bazen insan hayatındaki yaşanan bazı olaylar ondan tecrübe kazanılarak, bir daha yaşanmaması için insanlara ibret olmalıdır. Biz geçmişte sıkıntılı dönemleri yaşamış bir Ülkeyiz. O sıkıntıları her alanda çektik. Eğer o tecrübelerden yeteri kadar istifade edemez isek; o zaman başımıza çok felaket gelir, demektir. İnsanoğlu ateşin yakıcılığını her zaman elini ateşe sokarak öğrenmeye çalışırsa; zamanla azalarından olur. Tecrübe insan hayatının en önemli edindiği melekelerin başında gelir.
Devletin en zayıf tarafını bularak, o tarafını yıpratan adamlarla, doğal olarak güçlü olunmaz. Devletin bu gününde yanında olacak iken, Devlete kazık atmaya çalışıp banka ve şirketleri batıranlar ya da batık gösterenler. İşçisinin sigortasını yatırmayan hırsızlar. Dolambaçlı yollarla iflas ettiğini söyleyen, amma aslında iflas etmeyen şerefsizler. Fakirin, fukaranın elindeki bir dilim ekmeğe göz dikmiş yamyamlar. Devletin Malı deniz mantığında, her zaman ona kazık atan, dolayısıyla halka kazık atan, ondan zevk duyan Vatan düşmanları, Hesap edilmeyecek paralar kazanmalarına rağmen, zarar gösteren, sahtekarlar. Yeteri kadar görevini yapmayan Devlet memurları . Denetleme görevini yapmayan denetleyiciler. Ülkeyi soyan, kene misali para babaları, Yoksa, yine Ülke eskisi gibi bir karışaydı da; biz yine çalıp çalmaya devam etseydik diyen yüzsüzler neredesiniz Bu sıraladığımız işler devam ettiği müddetçe; güçlü olamayız.
Bütün çabamız yaşadığımız tecrübelerden ibret almak, aynı acı tecrübeleri bir daha yaşamamaktır. Yakın coğrafyamızda olan vahşetleri de unutmamaktır. Dış güçlerin çevremizi nasıl ateş çemberine dönüştürdüğünü ise, her zaman aklımızda tutmalıyız. Böyle şeylerden çok çalışarak, güçlü olarak, Vatanımızı, canımız kadar severek ve onu koruyarak kurtulabiliriz. Kuru kuru sevmekle değil, gerekirse önce malımızdan, yararımızdan fedakarlık ederek. Malını vermeyen canını biraz zor verir. Devlete olan zorunlu ödemelerimizi yaparak bunu başarabiliriz. Devlet her alanda güçlü olmaz ise; hiç bir alanda hizmet üretemez... Güçsüz Devlet imajı da; en çok düşmanlarımızı, bu coğrafyada gözü olan insanları sevindirir.
Çevremizde olan bu vahşet görüntüleri, aynı zamanda bizlerin onlara karşı gösterdiği tepkiyi de ortaya koymaktadır. Bu olaylar bizim Ülkemizin bu coğrafyada, bu bölgede ne kadar daha güçlü olmamız gerektiği gerçeğini vurgulamaktadır. Adeta haykırmaktadır. Asıl tepkimizi, Bu sahada en güçlü olmak adına çalışarak, bütünleşerek, birbirimize yeteri kadar sahip çıkarak ortaya koymalıyız. Devletimiz yeteri kadar güçlü olduğu zaman; unutmayın ilk fark edecek olanlar ezeli düşmanlarımızdır. Onlar bizim yeteri kadar güçlü olduğumuzu anladıkları andan itibaren; tüm tavır ve davranışları değişecektir. Tarih bunun örnekleri ile doludur.
Asıl o zaman, bizim bu topraklardan koyacağımız tepki, onların, bizim uzağımızda dahi olsa; yapacakları katliamları engelleyecektir. Bizden korkacaklardır, çekineceklerdir. O halde Ülkemizin daha güçlü, düşmanlarımız tarafından da caydırıcılığı olan, bir Ülke olması için, her alanda Ülkemize sahip çıkmalıyız. Devletimizi güçlendirmeliyiz. Kişisel yararları değil, Ülke yararlarını en önde tutmalıyız. Ben, SEN, O, OLMA ZAMANI DEĞİL, BİZ OLMALIYIZ... Hadi, ne bekliyoruz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi