
Şadiye ÖZTÜRK
ÖNCE DÜZ DUR, SONRA AKLINA SOR
Son pişmanlık derttir, ah tır
İnsanı yıkan eyvahtır
Düşmez kalkmaz bir Allah tır
Bilmez deme sor aklına…
Dağ fare doğurur mu doğurur
Yılanlar Yalanlar etrafımızda betondan sur olmaya başlamışken
Kafalarımızı karıştırmadan başımızı iki elimizin arasına alıp
Geçmişimize gitmek
Fazla uzağı değil on iki yıl önceyi hatırlatmak istiyorum
Memlekette yol yetersiz trafik kazları can alıyor
Terör belası annelerin yüreğine ateşler düşürüyor
Dış borç iç borç almış başını gidiyor
Faili meçhul cinayetler sır olmuş beyin adamlarımıza intihar ya da kaza süsleri veriliyor
Hemen hemen her şeye haftalık değil günlük zamlar geliyor
Sanki sinsi bir felaket üzerimizde kol geziyor
Bugün böyle bir ülkeden eser yoktur
Yabancı sermaye yatırım için ülkemi3zi seçiyor
Ve bu vatanın evlatları asla çatışma istemiyor
Hal böyle iken
Sanki rahatlık bir yerlerimize batıyor
Ama muhalefetin söylemlerini de göz ardı etmemek gerekiyor
Muhalefet emekli diyor
Muhalefet asgari ücret diyor
Muhalefete bu söylemleri dedirtenlerin dikkatini buraya çekmek istiyorum Demek ki bu problemleri görenler var
Düzelmek, düzeltmek gerekiyor
Evet, problemler bitmiş değil
Gelir dağılımı dengesizliği adaletsiz bir şekilde paylaşılırken
Bizim içimiz acıyor
Eminim ki Hz Ömer in kemikleri sızlıyordur
İki bin beş öncesi ve sonrası
Emekliler arasında ücret uçurumları meydana gelmiş
Giderilmek için ney bekleniyor daha ne kadar beklenilecek bilinmiyor
Kamu iş yerleri ile
Özel sektör arasındaki ücret farklılığı dağ gibi büyüyor
On yıl öncesi
Bir iş yerinde yirmi beş yıl çalışıp emekli olan bir işçi
Emekli kıdem tazminatıyla bir daire alabilirken
Bugün dairenin yarısını alamıyor
Daha önceki yazımda bir cümle kullanmıştım
''siz halkınıza vermezseniz birileri gelir yandaşlarına dağıtır''
Sonuna kadar bu cümlemin arkasındayım
80 öncesini yaşayan insanımız bilir ki
Hızlandırılmış eğitimlerle 3 ayda öğretmenlik diploması alan teröristleri gördük
Kardeşin kardeşi katlettiği
Mahallelerin kurtarılmış bölgeler ilan edilerek bölündüğü
Çileli Yılları yaşadık
Siz biz hepimiz çok iyi düşünmeliyiz
Güçlü olmak uzun ve mutlu yaşamak için
Düzgün olmalıyız
Uzun lafın kısası… Sözüm şu ki
İnsanlık alemi düz olacaksa
Kendi kimyamızı çözmeden olmaz
Senlik benlik haset son bulacaksa
Cehaleti yıkıp ezmeden olmaz
Bir oy bir ülkeyi yıkar mı Yıkar
Bir oy bir ülkeyi kurar mı Kurar
Vaatler kulağımıza öyle hoş geliyor ki
Adeta ruhlarımızı okşuyor
Geçmişte yaşadığımız bir vaadin
Hikayesinden kısaca bahsetmek istiyorum
Yetmişli yıllarda Şehrimize bir şeker fabrikası temeli atılmıştı
Yıllar yılları kovaladı şeker fabrikası atıldığı temelle kala kaldı
Sonra birkaç duyarlı vatandaşımız
Temsili temeli taksilerin bagajına koyup
Ankara ya meclis e götürüp bıraktılar
Yani dağ fare doğurdu
Aklıselim düşünerek
Gerçeklerden yana gerçekçi olmak
Hadi hayırlısı... Saygılarımla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.