Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

Sivrialan İzlenimleri


22.05.2015 Cuma günü Dünya Ozanı aşık Veysel Kültür ve Sanat Günleri çerçevesinde, Sivas Kültür Müdürlüğü himayesinde, İl Kültür Müdürümüz Kadir Pürlü Bey'le birlikte sabah başlayan etkinliğin ardından iki otobüs dolusu şair, yazar, ozan, aşık ve yurt dışından gelen müzisyen dostlarla aşık Veysel'in Sivrialan Köyüne yola çıktık. Burada itiraf etmeliyim ki ömrünün yarıdan fazlasını Sivas'ta geçiren biri olarak bugüne kadar aşık Veysel'i ziyaret etmemiş olmak benim için büyük bir eksiklikti. Kültür Müdürlüğümüzün sağladığı bu imkandan dolayı kendilerine teşekkürü bir borç biliyorum. aşık Veysel'i anma ve onu en doğru şekilde anlama etkinliklerinin dört güne yayılması, yapılan işin ne kadar ciddi olduğunun bir göstergesi. Kültür İl müdürümüz başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Gelelim gezi izlenimlerime;
Şarkışla ilçemize 33 kilometre mesafede olan Sivrialan'a ulaşmak için 3-4 köyü ve Kızılırmak'ı geçtik. Köy yolu çok yeterli olmamakla birlikte birçok köy yoluna nazaran daha iyi durumda, asfalt bir yoldu. Sivrialan'ın rakımının yüksek olmasından kaynaklı rampa çıkış dikkatimizi çekti. Sivrialan'a girişte köy muhtarımız Mustafa Bey, aşık Veysel'in oğlu ve kızı Zekine hanım başta olmak üzere kadınlı erkekli köy sakinleri bizleri karşıladı. Köy muhtarımızdan, köy hakkında ve muhtarlık döneminde yapılan çalışmalar hakkında bilgiler aldık. Daha sonrasında köye yakın mesafede olan köy mezarlığında aşık Veysel'in mezarını ziyaret edip duamızı ettik. 25 Ekim 1894 doğumlu ve 21 Mart 1973 yılında hakka yürüyen büyük ozanımızın yaşadığı toprakları görmek bizim için çok anlamlı ve heyecanlıydı. O güzel yüreğinden geçenleri bırakırken bize 'dostlar beni hatırlasın' temennisindeydi. Onu hep hatırlayacağız. Allah rahmetini esirgemesin o güzel insana.
Daha sonra aşık Veysel'in restore edilen evini ve evden de geçişi sağlanan müzeyi gezdik. Yakın bir zamanda yapıldığı anlaşılan müze, gerek iç düzenlemesi gerekse binanın estetik görüntüsü köye ayrı bir güzellik katmış. Köyün çevresinde meşelik alanlar var. Aralarda kalan boşluklara da muhtarın gayretleriyle ağaç dikimleri yapılmış. aşık Veysel'in mezarının belki de ilk haliydi gördüğümüz. Şatafattan uzak, sade bir mezar görüntüsü vardı. Mezarlık çevresinde çevre düzenlemesi ve yolunun genişletilmesi dışında çok fazla bir eksiklik yoktu. Köyün içerisindeki yol ve kaldırımların kesme taşlarla döşenmiş olması dikkatimizi çekti. Keşke birçok köyün içi bu şekilde düzenlense dedirtti bize. Muhtarımız, aşık Veysel'in annesinin tarlada Veysel'i doğurduğunu, doğduğu tarlayı, aşık Veysel'in şiirlerinde geçen dağları ve mekanları bizlere gösterdi. Aşık Veysel müzesinde ve evinde ozanımızın kullandığı birtakım kişisel eşyalarını görme fırsatımız oldu. Güzel bir detay da; aşık Veysel hakkında yazılan arşivlenmiş kitaplar, dergiler, gazete yazıları gibi birçok kıymetli eserin bulundurulmasıydı.
Kültür Müdürümüz Kadir Pürlü Bey ve köy muhtarımız Mustafa Bey'in samimi açılış konuşmalarıyla birlikte program başladı. ABD'den, aşık Veysel Türkülerini okuyan sanatçı Nyofu Tyson ve Azerbaycanlı piyanist ve bestekar Kemale Aleskerli ve Sanatçı Lale Hüseyinova programda hazır bulundu. Sivas Şairler ve Yazarlar Derneği Başkanı Bekir Alim ve dernek üye şairleri, Sivas Fasıl Heyeti ve Halkoyunları Derneği Başkanı Ahmet Ayık ve dernek üyesi aşıklar, Sivas Aşıklar Kültür Derneği Başkanı Aşık Kaptani ve dernek üyesi aşıklar, Aşık Ruhsati derneğinden ve isimlerini sayamayacağım bir çok müzisyen dost etkinliğe destek verdiler ve katılım gösterdiler. aşık Veysel müzesi içerisinde bulunan salonda, katılımcı şair ve müzisyen dostlar tarafından aşık Veysel türküleri, şiirleri okundu. Köy halkıyla iç içe oturulması samimi bir kaynaşmayı da beraberinde getirdi ve herkesin huzurlu ve mutlu olduğuna inandığım bir iki saat geçirildi o güzel insanın topraklarında. Anılar anlatıldı, dilek ve temenniler dile geldi. Sivrialan'lı olup İstanbul'da ikamet eden Ozan Ali Sultan Bey, aşık Veysel'le yaşadığı bir anıyı bizimle paylaştı. Herkes gibi benimde çok hoşuma gittiği için burada paylaşmak istiyorum.
Ozanımız yıllar önce bir kızı kaçırır ve aşık Veysel'e gelip 'ben bir kız kaçırdım dayı' der. aşık Veysel de 'getir bir kızı göreyim' diyerek istekte bulunur. Ozanımız gelir ve kaçırdığı kıza 'dayım Veysel seni görmek ister' der. Kız da 'dayın Veysel beni nasıl görecek ki' der. Ozanımız kızı dayısı Veysel'in yanına götürür konuşurlar. aşık Veysel kıza dönerek 'bula bula bu kızılbaşımı buldun' diyerek nüktedan, yaren, hoş bir yaklaşımda bulunur gençlere. Yaşanmış olan bu hoş anının bizlerle paylaşılması, bizim için de güzel bir anı oldu. Köy muhtarımız ve ozanımızın kızı ve oğlu başta olmak üzere bütün köy sakinlerinin misafirperver yaklaşımları, pasta ve içecek ikramıyla ağzımızı tatlandırdılar. Eşim Şair Vildan Poyraz Coşkun ve oğlum Poyrazhan'la birlikte köy havasını kısa bir süre de olsa teneffüs etme fırsatını yakalamış olduk. Köy halkının misafirperverliklerinin ve güzel uğurlamalarının ardından dönüş için otobüsteki yerimizi aldık. Şarkışla'da küçük bir göle nazır lokantada hep beraber akşam yemeğini yedik. Akşam saatlerinde, baharın tabiat güzelliği ve beraberindeki yağmurun eşliğinde Sivas'a yol aldık.
Sivas'ımızda birlik ve beraberlik içerisinde gerçekleşen bu güzel etkinlikte şairlerimiz, aşıklarımız, ozanlarımız, müzik ve kültür adamlarıyla bir arada olmaktan dolayı büyük mutluluk duydum. Herkese tekrar teşekkür ediyorum.
Aşık Veysel'in güzel bir şiiriyle yazımı sonlandırmak istiyorum.
Selam ve saygılarımı sunarım.
beni hor görme kardeşim
sen altınsın ben tunç muyum
aynı vardan var olmuşuz
sen gümüşsün ben saç mıyım
ne var ise sende bende
aynı varlık her bedende
yarın mezara girende
sen toksun da ben aç mıyım
kimi molla kimi derviş
Allah bize neler vermiş
kimi arı çiçek dermiş
sen balsın da ben cec miyim
topraktandır cümle beden
nefsini öldür ölmeden
böyle emretmiş yaradan
sen kalemsin ben uç muyum
tabiata Veysel aşık
topraktan olduk kardaşık
aynı yolcuyuz yoldaşık
sen yolcusun ben bac mıyım

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi