Şadiye ÖZTÜRK

Şadiye ÖZTÜRK

SÖMÜRMEK İNSAN HAKLARI

Somali'deki, saldırı ve arkasından o ülkenin insanının, Ülkemize karşı duyduğu; sevgi ve sadakat, Tüm Dünya ülkelerine şu mesajı verdi. Yeter artık, bizi yeteri kadar sömürdünüz. Bize sizin getireceğiniz, hiçbir şeyin faydası yoktur. Getirdiğiniz, her yeniliğin arkasından, yeni sömürme taktikleri ortaya çıkmaktadır. Bize, insanca muamelede bulunacak, kısacası bizi insan yerine koyacak, Ülkeler ve halkları başımızın tacıdır. Artık; insanlık yapmak, yardım etmek maskesi altında sömürülmek istemiyoruz. Bu haykırış tüm Dünyaya gelsin,demektedirler.
Batı Ülkelerinin asırlardan beri vazgeçemediği, kronik hastalıklardan bir tanesidir, sömürmek. Yani, emek sarf etmeden elde etmektir. Başkalarının kazandığını elinden alarak, el koymak, hakkı olmayan bir şeyi çalmak… O hakkı olmayan, el koydukları şeyleri afiyetle yemektir. Tarihin derinliklerine baktığınız zaman gördüğünüz manzara budur. Her zaman başkalarının bu kazançlarını, mallarını, mülklerini hatta canlarını çalarken, onlara ödedikleri bedel ise; karşı tarafa Acıdır, gözyaşıdır, kederdir, dehşettir, köleliktir.
Son Amerika' yı kim keşfetti Sorularına, şöyle bir tekerleme ile cevap gelmişti. Amerika' yı Müslümanlar keşfetti. Avrupalılar sömürdü, parçaladı, böldü. Tüm zenginliklerini görünce de; işgal etti. Olayın özü budur.
Asırlardan beri bu böyle olmuştur, olmaya da devam etmektedir. Bu gün Batı ülkeleri geri kalmış ülkelerden ucuz işçi, insan emeği getirterek çalıştırmaktadırlar. Kısacası onların sırtlarından kazanmaya devam etmektedirler. Çeşitli şekillerde ülkelerine kaçak olarak sokulan geçici işçileri kullanmakta, onlara oturum vereceklerini vaat etmektedirler. Bu arada işçiyi hem ucuz çalıştırmaktadırlar. Ne kıdem tazminatı, ne sigorta olmadığı için bedava işçilik sayılabilir. Oturumları, olmadığı için; her dönem ne kadar insan gerekli ise; o insanları bırakmaktadırlar. Geri kalanları çeşitli bahanelerle sınır dışı etmektedirler. Bu ne demektir yeni gelecek işçi; taze kan, taze can, yeni bedava iş gücü demektir. Bu hareket seneler boyu devam etmektedir. Artı, hiçbir sosyal garantisi olmayan bu insanlara sağlık, güvenlik hizmeti verememektedirler. Bir nevi, bu yükten de kurtulmaktadırlar. Hatta kimi zaman o insanların canlarından, kanlarından istifade etmektedirler. Çeşitli şekillerdeki ucuz organ bağışı meselelerinde kullanmaktadırlar. Bu kölelik böyle, Avrupa' nın göbeğinde devam etmektedir. İşte modern insan ticaretinden ve kölelikten bir manzara… Afrika gibi; geri bıraktıkları topraklarda, yaşayan insanlar için; Batı her zaman erişilmeyecek bir hayal olarak sunulmaya da devam edilmektedir. O hayal için; her yıl binlerce mülteci kaçış yollarında, can vermektedir. Bu da işin başka bir acı tarafıdır.
Asıl işin garip olanı bizim ülkemizdeki bazı Batı hayranlarının, o ülkelerin genel işleyişini bilmeden, aslını anlamadan yorum yapmalarıdır. Bir de gelip ülkemizde; işte onların çok çalışkan olduğundan, idealist olduklarından, insan haklarına saygılı olduklarından bahsetmeleridir. İşin aslını tüm çıplaklığı ile görseler, bunu övünerek anlatmazlar. Evet, söylenenler doğru olabilir. Ancak, onların bir de sömürgecilik yönlerinin olduğunu bilmek gerekir, köleliği hala kullandıklarını bilmek gerekir. İnsan haklarından bahsederlerken, kendi haklarından bahsettiklerini bilmek gerekir. Kendilerinden başka insanları sadece ekonomik olarak kullanılan, birer eşya olarak gördüklerini unutmamak lazımdır. Gözlerinin önünde kendi dininden olmayan insanların nasıl katledildiğini görmelerine rağmen, kıllarını bile kıpırdatmadan seyrettiklerini, hatta katliamı yapanları desteklediklerini hafızalarda canlı tutmamız gerekir. Avrupa' yı tanımak için bu gerçekleri ile tanımak lazımdır. İşte o zaman onlar hakkında daha doğru değerlendirmeler yapabiliriz. Son zamanlardaki, yabancı insanlara saldırı, hareketlerinin özünde bu yatmaktadır. Artık, onlara göre; işi biten yabancı ülke insanlarının topraklarını terk etmeleri, gerekmektedir. O, nedenle yabacılara çeşitli saldırılar düzenlemektedirler. Yıpratma ve sindirme hareketleri başlamıştır.
Günümüz Dünyasında bile; borsalarla, Altın fiyatları ile; Döviz fiyatları ile sürekli olarak oynayarak sömürmeye devam etmektedir. Nasıl oluyorsa; her alanda kazanan kendileri olmaktadır. Dünya üzerindeki tüm para piyasalarını belirleyen kurumları da kontrol altında tutmaktadırlar. Böylece kendilerinin kontrollerinde olmasını sağlamaktadırlar. Teknik ve ilimin ilerlemesi onların sömürü alanlarını, daha da; genişletmektedir. Son Rusya olayları, en güzel örnektir.
Beklentimiz bu sömürü düzeninin en azından azalması, Dünyayı sömürmeye çalışan büyük devletlerin daha adil ve daha paylaşımcı bir Dünya düzeni kurmalarını beklemektir. Dünya barışı ve huzuru için bu gereklidir. Dünyada çöpe atılan yiyeceklerle onlarca Afrika' nın besleneceğini herkes bilmektedir. Önemli olan bu amacı taşıyarak, hayata geçirmektir. Bu gidişat, sadece terör örgütlerinin çoğalmasına, zemin hazırlar. Sıkıntıların, huzursuzlukların olduğu bölgelerde; terör olaylarına uygun zemin var demektir. Gizli bir el, her zaman bu duruma müsait olan, gurupları; çeşitli isimler, idealler, inançlar, başlığı altında birleştirerek; sahneye yeni oyunlar koyabilirler. Bu tarz terör, onların işidir. Bir de; canımıza yetti, açısından gerçekten haklarını arayan, insanların çeşitli vesilelerle hak arama yöntemleri vardır. Bu ikinci kısmı, birincilerden ayırmak gerekir. İnanın, onu yapmak da, o kadar zordur ki; çok ince anlayış ve olayların gerçek yüzünü görecek, akıl ve fikir gereklidir. İşte o zaman kimin gerçekten hakkını aramak için, savaştığını, Hangi gurubun sömürgeci devletlerin piyonu olduğunu ayırt etmek gerekir. Bunun üzerinde ciddi çalışmalar yapmak, şarttır. Allah, Dünya üzerindeki tüm mazlumlara ve sömürülenlere yardım etsin. Hiç, bir ülkeyi terör sınavıyla; imtihan etmesin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadiye ÖZTÜRK Arşivi